Çin, egemenlik ihtilafı içinde olduğu Tayvan'ın yeni lideri Lai Ching-te'nin göreve başlamasından üç gün sonra, Ada ve çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladı.
Çin, Tayvan yönetiminin "ayrılıkçı eylemlerine" cevap niteliğinde olduğunu belirttiği, Ada çevresinde "cezalandırma" tatbikatları başlattı.
Askeri tatbikat kapsamda Adayı tamamen kuşatan ağır silahlarla donatılmış savaş uçakları ve gemiler sevk edilirken, simüle saldırılar gerçekleştirildi.
Öte yandan Çin medyası, 20 Mayıs'ta yemin ederek göreve başlayan Tayvan'ın yeni Devlet Başkanı Lai Ching-te aleyhinde haberler paylaşmaya devam ediyor.
Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun (PLA) Doğu Cephesi Komutanlığı, ordunun Tayvan Boğazı, Tayvan Adası'nın kuzey, güney ve doğu bölgeleri ile ana kara yakınındaki Kinmen, Matsu, Wuqiu ve Dongyin adaları çevresinde müşterek askeri tatbikata başladığı açıklamasında bulundu.
Bir PLA sözcüsü, tatbikatın "Tayvan'ın bağımsızlığına yönelik eylemlere karşı ceza ve dış güçlerin müdahalesine karşı da uyarı amaçlı olduğunu" iddia etti. Tatbikata donanma, hava kuvvetleri ve roket kuvvetlerinin katıldığı bilgisini verdi.
Doğu Cephesi Komutanlığı'nın açıklamasında, "Müşterek Kılıç-2024A" (Joint Sword) adı verilen, iki gün sürecek tatbikata, kara, hava, deniz ve roket kuvvetlerinden birliklerin katıldığı, "müşterek deniz-hava muharebe hazırlık devriyesi, müşterek muharebe alanı ele geçirme ve kontrol ile kilit hedeflere müşterek atış talimleri yapılacağı" kaydedildi.
Ayrıca tatbikatta, "devriye araçlarının Tayvan Adası çevresindeki alanlara odaklanacağı, ada zinciri içinde ve dışında müşterek harekatlarla birliklerin gerçek muharebe kabiliyetlerinin test edileceği" kaydedildi.
Devlet kontrolündeki Çin medyası, Pekin'in gerçek füzeler taşıyan onlarca savaş uçağı gönderdiğini ve savaş gemileriyle birlikte yüksek değerli askeri hedeflere simüle edilmiş saldırılar düzenlediğini aktardı.
Geçen yıl nisan ayında yapılan benzer bir "Müşterek Kılıç" tatbikatından farklı olarak bu yılki tatbikatlar "A" olarak etiketlendi bu da potansiyel takiplere yol açtı.
Tayvan'dan kınama ve "kendimize güvenimiz tam" açıklaması
Tayvan Devlet Başkanlığı Ofisi, Çin'in "tek taraflı askeri provokasyonlarıyla" Tayvan'ın demokratik özgürlüklerini, bölgesel barışı ve istikrarı tehdit etmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Bununla birlikte halkın, Tayvan ordusunun güvenliği sağlayabileceğinden emin olduğunu belirtti.
Tayvan Savunma Bakanlığı da, Çin'in ada çevresindeki bölgelere kuvvet sevk ettiğini, hava savunma ve kara füze kuvvetlerinin hedefleri izlediğini ve topraklarını koruyabileceğinden emin olduğunu bildirdi.
Çin'in tatbikatını "irrasyonel provokasyon" olarak niteleyen bakanlık, "Çatışma arayışında olmamakla birlikte çatışmadan kaçacak da değiliz. Ulusal güvenliğimizi koruyacağımıza güvenimiz tam." açıklamasında bulundu.
Pekin'in eylemlerinin kınandığı açıklamanın devamında, "Tatbikatın başlatılması sadece Tayvan Boğazı'nın barış ve istikrarına olumsuz yönde katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda Çin'in militarist zihniyetini de ortaya koyuror." değerlendirmesinde bulundu.
Tayvan'ın yeni lideri Lai'nin yemin töreninin ardından geldi
Tayvan'ın çevresinde abluka oluşturan tatbikat, Ada'daki hükümetin yeni seçilen lideri Lai Ching-te'nin 20 Mayıs'taki yemin töreninin ardından geldi.
Tayvan'da 13 Ocak'ta yapılan başkanlık seçimini kazanan iktidardaki Demokrat İlerici Partinin (DPP) adayı Lai Ching-te, hafta başında yemin ederek görevine başlamıştı.
Lai, başkan olarak yaptığı ilk konuşmada, Tayvan Boğazı'nın iki yakasındaki statükoyu koruma sözü verirken Çin'e, Tayvan'ı askeri olarak tehdit etmeye son verme çağrısında bulunmuştu.
Tayvan hükümetinin egemenliğe, demokrasiye, özgürlüğe ve statükonun korunmasına bağlı kalacağını dile getiren Lai, Çin'e yaptığı çağrıda askeri ve siyasi tehditlerine son vermesini istemişti.
Başkan olarak yaptığı ilk yaptığı konuşmada, "barışın tek seçenek olduğunu" ve "Pekin'in, Tayvan halkının seçimine saygı duyması gerektiğini" söylemişti.
Tayvan'ı kenti toprak parçası olarak gören ve gerekirse güç kullanabileceği tehdidinde bulunan Pekin yönetimi ise, Lai'yi, "savaş riskini göze alan bir ayrılıkçı" olarak nitelendiriyor.
Keza Çin, Tayvan'ın bağımsızlığının bir "çıkmaz sokak" olduğu değerlendirmesinde bulunuyor.