Türkiye ve Suriye arasında 12 yıldır kesik olan ilişkileri yeniden tesis etme yönünde çabalar sürerken, Avrupa ülkelerinde de Şam’la yakınlaşma adımları dikkat çekiyor.
Suriye’de 2011’de patlak veren savaş sonrasında birçok ülke, Beşar Esad yönetimiyle ilişkileri kesmişti.
Rusya ve İran’ın desteğiyle Suriye topraklarının büyük bölümünde kontrolü yeniden ele geçiren Esad yönetimi son dönemde Arap ülkeleriyle ilişkileri normalleştiriyor. 12 yıl aradan sonra geçen yıl Arap Birliği’ne geri dönen Suriye, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi konusunda ise Türk askerinin Suriye’nin kuzeyinden çekilmesi ve silahlı gruplara desteğin durdurulması şartından vazgeçmiyor.
Bu gelişmeler gündemdeki yerini korurken bir dönem Esad yönetimini çok sert şekilde eleştiren, ilişkileri kesen ve Suriye’ye yaptırımları sürdüren Avrupa ülkelerinde de Şam’la yakınlaşma çabaları son dönemde hız kazandı.
Avrupa Birliği (AB) üyesi 8 ülke, önceki hafta, Suriye ile ilişkilerde mevcut politikaların gözden geçirilmesi ve yeni bir yol haritası belirlenmesi çağrısı yaptı. İtalya, Avusturya, Hırvatistan, Çekya, Slovenya, Slovakya, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi; AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’e ortak mektup göndererek Suriyeli sığınmacıların geri dönüşünü sağlamaya yönelik önerilerde bulundu.
İtalya da Suriye'ye yeniden büyükelçi atamayı planladığını açıkladı. Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg, “13 yıllık savaşın ardından Suriye politikamızın pek de iyiye gitmediğini kabul etmek zorundayız” dedi.
Bu arada Almanya'da bir mahkeme de, Suriye'nin artık “güvenli ülke” olduğuna hükmederek ülkede yaşayan Suriyelilerin sınır dışı edilebilmelerinin önünü açabilecek bir karara imza attı.
Yükselen aşırı sağın etkisi
Bu gelişmeler, göçmen krizinin de etkisiyle Avrupa’da aşırı sağın yükseldiği bir döneme denk geliyor.
Londra’daki Middlesex Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Tunç Aybak, Avrupa’da aşırı sağın yükselişinde göçmen krizinin çok büyük etkisi olduğunu vurgulayarak mülteci karşıtı sağ partilerin son dönemde Avrupa Parlamentosu’nda koalisyon oluşturma olanağı elde ettiklerini, böylece AB’nin karar mekanizmalarında çok etkili olacaklarını gösterdiklerini ifade ediyor.
Sözcü’ye konuşan Aybak, “AB’nin daha fazla içine kapalı, daha korumacı, göç ve vize konularında daha da sınırlayıcı tedbirlere başvuracağı görülüyor. Bu tablo, AB-Türkiye ilişkilerinin geleceği konusunda da pek umut verici değil. Daha dışlayıcı ve kutuplaştırıcı bir Avrupa göreceğiz” diyor.
Suriye-Avrupa ilişkilerinin normalleştirilmesi ve geri dönenler için güvenli bölgelerin belirlenmesi olasılığının yüksek olduğunu söyleyen Aybak, “Bu durum Avrupa'nın ekonomik durumu daha da kötüleştiren Suriye'ye yönelik geniş kapsamlı yaptırımlarının da sona ermesi anlamına gelecektir. Avrupa ile bağların yenilenmesi, Esad'ın meşruiyetini ve Suriye'nin güvenli bir ülke olduğu iddiasını güçlendirecektir. Diğer taraftan Esad’ın rejim karşıtı Suriyelilerin dönüşüne ne kadar istekli olacağı bir soru işareti” diye konuşuyor.
“Erdoğan’ın Suriye’de rejim değişikliği politikasından vazgeçmek zorunda kalması ve Esad ile uzlaşmaya yönelmesindeki temel güdüyü, siyasi tercihlerden çok Suriyelilerin geri gönderilmesi sorunu belirliyor” diyen Aybak, bu nedenle AB ve Türkiye arasında yeni bir Geri Kabul Anlaşması’na ihtimal vermediğini söylüyor.
‘Almanya ve Fransa, Suriye’yle normalleşmeye karşı’
Öte yandan Suriye’yle normalleşme konusunda AB içinde bir bölünme var. Almanya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sebastian Fischer, geçen hafta "Suriye rejimi her gün kendi halkına karşı en ağır insan hakları suçlarını işlemeye devam ediyor. Bu durum devam ettiği sürece Suriye rejimiyle ilişkileri normalleştirmeye çalışamayız" açıklamasıyla Berlin’in tavrını özetledi.
Avrupa’nın Suriye politikasıyla ilgili Sözcü’nün sorularını yanıtlayan İtalya’daki Bologna Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nden Riccardo Gasco, Almanya ve Fransa gibi birliğin dış politikasında belirleyici ülkelerin Suriye’yle normalleşmeye karşı çıktığına dikkat çekiyor.
Savaştan önce İtalya’nın Avrupa’da Suriye’yle en fazla ticaret yapan ülke olduğunu kaydeden Gasco, İtalya hükümetinin diğer AB ülkelerini de Şam’la normalleşme konusunda teşvik ettiğini, hatta İtalya istihbaratı ile Suriyeli yetkililer arasında görüşmeler gerçekleştiğini ifade ediyor.
Amacın Suriye’ye ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında Avrupa’daki Suriyeli sığınmacıların geri dönüşü olduğunu söyleyen İtalyan akademisyen, Esad yönetiminin iktidarda kalacağının belli olduğu bir dönemde Avrupa’nın bu duruma uygun bir yol bulması gerekeceği değerlendirmesinde bulunuyor./Sözcü