İskoçya'nın Büyük Britanya'dan bağımsızlığı için öngörülen referandumun kabul edileceğine kesin gözüyle bakılıyor. İngiltere Başbakanı Theresa May çarşamba günü AB'den ‘boşanma' mektubunu Birlik Komisyonuna gönderecek.
Britanya Hükümetinin AB'den ayrılma sürecinde benimsediği tartışmalı ‘topyekun çıkış' stratejisi İskoçya'nın bağımsızlığının yeniden gündeme gelmesine yol açmıştı. 2016 yılındaki referandumda çoğunluğun AB'de kalınmasından yana oy kullandığı İskoçya, Avrupa iç pazarından ayrılmak istemiyor. Ayrıcalıklı uygulamalara karşı çıkan Başbakan May İskoçya'ya ek yetkiler tanımaya ise hazır olduklarını söyledi. Londra, ülkeyi AB'nin siyasi kurumları gibi Avrupa iç pazarından da çıkarmayı amaçlıyor.
İskoçlar AB'de kalınmasını istemişti
İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon, Britanya'nın AB'den ayrılışı tamamlanmadan, 2018 sonbaharı ile 2019 yılı ilkbaharı arasında bağımsızlık referandumu yapılmasını planlıyor. Theresa May ise Britanya AB'den ayrılmadan İskoçya'da Birleşik Krallıktan ayrılma referandumu yapılmasına kesinlikle karşı çıkıyor. İskoçya'da halkoylaması yapılabilmesi için İngiltere Hükümeti'nin onay vermesi gerekiyor.
2014 yılında yapılan bağımsızlık referandumunda İskoçların yüzde 55'i Britanya'da kalınması yönünde oy kullanmıştı. İskoçya hükümeti AB'nin siyasi ve ekonomik yapısından ayrılma kararı alınmasıyla şartların değiştiği noktasından hareket ediyor. Son anketler Britanya'dan ayrılma oylamasının başarıya ulaşmasının şüpheli olduğunu gösteriyor. 2016 yılının Haziran ayındaki Brexit referandumunda İskoçların yüzde 62'si AB'de kalınmasından yana oy kullanmıştı.
