AB Karadeniz'de 'deniz güvenliği merkezi' kurmak istiyor

Avrupa Birliği, Ukrayna savaşıyla birlikte jeopolitik önemi artan Karadeniz'de, altyapıyı ve taşımacılığı korumak için yeni bir deniz güvenliği merkezi kurmayı hedefliyor.

31.05.2025, Cts - 16:22

AB Karadeniz'de 'deniz güvenliği merkezi' kurmak istiyor
AP
Haberi Paylaş

Avrupa Komisyonu, Rusya'nın bölgesel ve küresel etkisini dengelemek ve Karadeniz'de güvenliği artırmak amacıyla Türkiye, Ukrayna, Moldova, Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan ile iş birliğini derinleştirmeyi amaçlayan yeni bir strateji açıkladı. Komisyon, bölgede bir "deniz güvenliği merkezi" kurarak altyapının korunmasını sağlamayı ve gerçek zamanlı bir gözetleme kabiliyetine sahip olmayı hedefliyor.

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Çarşamba günü Brüksel'de yaptığı açıklamada, "Rusya'nın hava sahasını ihlal etmesi, limanlara ve deniz yollarına saldırması karşısında güvenliği artırmak bu stratejinin merkezinde yer alıyor" ifadelerini kullandı:

Rusya'nın işgali sonrası Karadeniz'in rolü değişti

Bulgaristan ve Romanya gibi iki AB üyesinin yanı sıra Birliğe aday statüsündeki Türkiye, Ukrayna ve Gürcistan'a kıyısı bulunan Karadeniz, toplamda Rusya da dahil yedi ülke ile çevrili. Bu ülkeler arasında bulunan ve bir başka AB adayı olan Moldova, Tuna Nehri üzerinden Karadeniz'e erişime sahip.

Rusya'nın 2022 yılında Ukrayna'yı işgaliyle birlikte, Karadeniz kısmen bir çatışma alanına dönüşürken, aynı zamanda Ukrayna'nın küresel gıda güvenliği için hayati önem taşıyan tahıl ihracatını engelleyen Rus ablukalarına sahne oldu. Son dönemde AB, Rusya'nın internet ve iletişim için hayati öneme sahip denizaltı kablolara saldırı ihtimalinden ve AB yaptırımlarını aşmak için kullanılan "gölge filo" gemilerden endişe duyuyor.

AB ne öneriyor?

Yeni stratejinin en somut adımı Karadeniz'de kurulacak bir "deniz güvenliği merkezi". Strateji belgesine göre bu merkez, bölgesel güvenlik durumu hakkında bilgi sağlayacak, uzaydan deniz tabanına kadar gerçek zamanlı bir gözetleme yapacak ve potansiyel tehditlere karşı erken uyarı sistemleri geliştirecek.

Kallas, merkezin olası bir Ukrayna-Rusya ateşkesinin izlenmesine de katkı sağlayabileceğini aktardı. Aynı zamanda bölgedeki ulaşım altyapısının geliştirilmesi de planlar arasında. Bunun özellikle askeri hareketliliği kolaylaştırmak açısından önemli olduğuna dikkat çeken Kallas, "Askerlerin ve ekipmanların, ihtiyaç duyulan zamanda, ihtiyaç duyulan yerde olmasını sağlamalıyız" ifadelerini kullandı.

Bölge ülkeleri nasıl yaklaşacak?

Merkezin nerede kurulacağı, projeye hangi ülkelerin katılacağı ve hangi finansal kaynakların ayrılacağı hâlâ belirsizliğini koruyor. Komisyon, bir sonraki adımda AB üyesi ülkelerle Karadeniz ülkelerinin bakanlarını bir araya getirerek öneriyi nasıl ilerleteceklerini tartışmayı planlıyor.

Rusya hariç Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin tümü AB ile iş birliğine açık. Ukrayna ve Moldova tam üyeliği hedeflerken Gürcistan ve Türkiye de aday ülke statüsünde olmakla birlikte üyelik süreçleri durma noktasında. Ermenistan son yıllarda AB'ye giderek daha fazla yaklaşıyor; komşusu Azerbaycan ise hem Rusya hem de AB ile karmaşık ilişkiler yürütüyor.

AB'nin yakın bir ortağı ve bir NATO müttefiği olan Türkiye ise, güçlü bir bölgesel aktör olarak kendi stratejik çıkarlarını gözeten hibrit bir dış politika izliyor. Alman Dış İlişkiler Konseyi'nden (DGAP) Stefan Meister'e göre, Türkiye, NATO yükümlülüklerini yerine getirirken ABD ve NATO'nun Karadeniz'de daha fazla varlık göstermesine karşı temkinli yaklaşıyor. Meister, "Ankara, Rusya'yı güvenlik tehdidi olarak görüyor, Ukrayna'yı destekliyor ve Kırım'ın ilhakını tanımıyor. Ama aynı zamanda Batı yaptırımlarından fayda sağlıyor, Rus enerji kaynaklarını satın alıyor ve Ukrayna ile ticareti sürdürüyor" diyor.

AB'nin Karadeniz ilgisi büyüyor

AB'nin Karadeniz'e olan ilgisi, Bulgaristan ve Romanya'nın 2007'de birliğe üye olmasıyla somutlaşmıştı. Ancak Çin'in de bölgede etkisini giderek artırdığı söylenebilir. Örneğin Gürcistan, geçen yıl Anaklia'da inşa edilecek derin deniz limanı projesini, bazıları ABD yaptırımı altında olan Çinli bir konsorsiyuma verdi.

Brüksel merkezli Avrupa Politika Çalışmaları Merkezi’nden Tinatin Akhvlediani, "On yıl önce AB’nin bölgedeki angajmanı daha az stratejikti ve Çin'in etkisi bu kadar büyük değildi" diyor ve ekliyor:"Bugün burada bağları derinleştirmemek, Avrupa'nın güvenliği ve ekonomik gücü açısından ciddi bir maliyet doğurabilir."

DGAP araştırmacısı Meister ise Karadeniz'in artık "Avrupa güvenliğinin merkezinde" olduğunu ve Güney Kafkasya, Hazar Denizi, Orta Asya ve Orta Doğu ile bağlantılar için kritik önemde olduğunu söylüyor. Uzman, kurulması planlanan yeni deniz güvenliği merkezinin bölgesel güvenlik açısından olumlu bir adım olabileceğini belirtiyor.

 

Bu haber toplam: 1498 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:03:03:11
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x