Anlaşmayı “felaket” olarak niteleyen Barzani, “Bölge halkının görüşü ve demografi gözönünde bulunrulmadan 100 yıl önce yapılan anlaşma Kürt milleti başta olmak üzere bölgedeki milletlere büyük bir zulüm yapıldı” dedi.
Kürt - Arap ortaklığı esasına göre kurulan Irak’ta fiili olarak art arda gelen yönetimler tarafında Kürtler’in gözardı edildiği hatırlatılan mesajda şöyle denildi:
“En büyük zulüm ve inkar Kürt milletine yapıldı. Enfal’de 182 bin kişinin katledilmesi, Halepçe’ye kimyasal saldırı, 4 bin 500 köyün yerle bir edilmesi, Araplaştırma, savaş, tahribat ve soykırım bu ortaklıkta Kürt milletine düşen paydı.”
Siyasi tarafların farklı bahanelerle tarihi bir sorumluluktan kaçtığı vurgulanan açıklamada, “Milletin verdiği kararlar her karardan daha güçlü ve daha meşrudur. Kesinlikle millet kararını verecektir” denildi.
Kürtler sorumlu değil
Irak’ın mezhep çizgileriyle fiili olarak bölündüğü belirtililen açıklamada, şu ifadelere de yer verildi:
“Bölgede ve özellikle Irak’ta grupları zorla birarada yaşatmayı amaçlayan anlaşmadan sonra istikrar ve barış hiç yaşanmadı. Irak, Suriye ve birçok ülkede IŞİD’le birlikte yeni sınırlar çizilmiştir. Kürdistan kesinlikle Irak’ın bu durumundan sorumlu değildir. 100 yıl önce silah zoruyla istikrar sağlanmaya çalışılan ve başarılı olunamayan bölge ve Irak’ın üst düzey yetkilileri bundan sorumludur.”
Irak’ı bir bütün olarak korumak amacıyla her türlü yolu denediklerini hatırlatan Başkan Barzani, “Bu durumda Kürdistan halkının Irak’ın tek parça olarak kalması için daha ne yapabileceğini söyleyen biri çıkarsa memnun olurum” dedi.
Başkan Mesud Barzani, Bağdat’a seslenerek, “Ortaklık başarılı olmazsa iyi kardeş ve iyi komşu olalım” dedi.
Anlaşma gözden geçrilmeli
Iraklılar’ın daha fazla savaş, ihtilaf ve şiddete dayanamayacağına dikkat çekilen açıklamada, başka savaş ve felaketlerin önlenmesi amacıyla Sykes - Picot’un gözden geçirilmesi gerektiği ifade edilerek şöyle denildi:
“100 yılık yanlış ve felaketin tekrarlanmasında ısrar edilmemeli. Uluslararası toplum ve bölge ülkeleri, yaşananlara son verilmesi için, Iraklılar’ın doğasına, iradesine ve arzusuna başvurulması gerektiği gerçeğini artık anlamalı. Bunlar temel alınarak hayatları ve siyasi gelecekleri hakkında karar verilmeli.”
Diğer parçalar...
Diğer parçalardaki Kürtler’e ilişkin olarak da açıklamada, “Her parçanın kendine has durumu var. Bu yüzden Kürt sorunu diğer parçalarda barış ve diyalog içinde, o parçanın özellikleri gözönünde bulundurularak çözülmeli ” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, vatandaşlık kavramının oluşmadığı, artık sınır ve egemenliğin bir anlam ifade etmediği ve Sykes – Picot’un sona erdiği belirtilerek, “Şimdi ortaya çıkan gerçek itiraf edilmeli” denildi.
Tarihi sorumluluk ve fırsat
Açıklamada, “tarihi bir sorumluluk olarak” uluslararası topluma şu çağrıda bulunuldu:
“Irak halkının acılarının devam etmesinde ısrar etmek yerine, bölge için gerçekçi bir çözüm düşünmeleri lazım. Aksi halde savaş, şiddet ve felaket devam edecek, barış ve uluslararası güvenliğe tehdit ortadan kalkmayacak. Mevcut zor durum, geçmiş deneyimlerin tekrarlanmaması ve felaketlerin önüne geçilmesi için hepimiz için fırsat sayılır.”
