Anayasa Mahkemesi, protesto ve gösteri yürüyüşü hakkı için emsal bir karara imza attı.
Resmi Gazete’de yayımlanan AYM kararına göre, olay tarihinde lise ikinci sınıf öğrencisi olan 1997 doğumlu K.K.S, U.Ş ve N.T.Ş 13 Aralık 2014’te Başbakan’ın Adana’ya gelişi nedeniyle düzenlenen basın açıklaması ve gösteri yürüyüşüne katıldı. Çocuklara Adana 4. Çocuk Mahkemesi’nde dava açılan davada 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefetten 3 ay 10’ar gün hapis cezası verildi. Bu ceza üç yıl süreyle denetimli serbestliğe çevrildi.
Bunun üzerine AYM’ye bireysel başvuru yapıldı. AYM, oybirliğiyle toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Kararda, şu satırlara yer verildi:
“Üç yıl süreyle denetimli serbestlik altına alınan sanıkların başka bir suç işleyip mahkum olmaları halinde ceza alma ihtimalleri bulunmaktadır. Dolayısıyla başvurucular katıldıkları bir barışçıl gösteri nedeniyle üç yıl boyunca bir ceza tehdidine maruz kalacak ve bundan sonra herhangi bir toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılıp katılmama yönünde kararın caydırıcı bir etkisi olacaktır. Sonuç olarak başvuruda, başvurucuların üç yıl denetimli serbestlik altına alınmasının Anayasa’nın 34/2 fıkrasında yer alan kamu düzeni meşru amacının sağlanması için gerekli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Açıklanan gerekçelerle başvurucunun Anayasa’nın 34. maddesinde güvence altına toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.”
Süreç Nasıl Gelişti?
Müvekkilleri adına Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunan avukat Esem Yiğit,hukukihaber.net‘e konuştu.
“Başvuruya konu davamızda; Adana’ya gelen Başbakan’ı İnönü Parkında protesto etmek üzere toplanan 20-30 kişilik grup basın açıklaması sonrası Atatürk Caddesine doğru yürümek istemeleri üzerine kolluk tarafından gözaltı işlemine maruz kaldı” diyen Yiğit’inyaptığı açıklama şöyle;
“Yaşı büyük müvekkiller hakkında Adana 23. Asliye Ceza Mahkemesinde ‘kamu görevlisine mukavemet ‘ ve ‘2911 sayılı yasaya Muhalefet’ suçlarından kamu davası açıldı.
Yaşı küçük müvekkiller hakkında da aynı suçlardan Adana 4. Çocuk Mahkemesine dava açıldı.
23. Asliye Ceza Mahkemesi müvekkiller hakkında beraat kararı verdi.
4. Çocuk Mahkemesi ise SSÇ’ler hakkında 3 ay 10 gün hapis cezası verdi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Bu karara karşı yaptığımız itiraz Adana 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunduk.
AYM kararında, her ne kadar usulüne uygun olarak bildirim yapılmadan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlenmiş ise de bunun silahsız ve saldırısız olması durumunda yani diğer bir değişle barışçıl nitelikte ise buna müdahale etmek Anayasa’nın 34.maddesi ile güvence altına alınmış olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının açıkça ihlali saydı.
Emsal Nitelikte
Bu kararla Türkiye’de barışçıl nitelikte olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyen vatandaşlara kolluğun müsamaha göstermesi gerektiğini, bildirim şartının usuli bir kriter olduğunu ve silahsız ve saldırısız sayılan protestolarda bu şartın ihlalinin müdahale için yeterli olmadığını hükme bağlamıştır. AYM kararı, mahkemelerimiz için bağlayıcı olup emsal nitelikte bir karardır.
Adana 4. Çocuk Mahkemesi, bu AYM kararının kendisine tebliği ile beraber yeniden yargılama yapıp ihlali ortadan kaldırmak için her üç SSÇ müvekkil hakkında beraat kararı vermesi gerekecektir.
AYM, her ne kadar 3 yıl aradan sonra başvurumuzu karara bağlanmış ise de adaletin geç de olsa tecelli etmiş olması ayrıca sevindiricidir.”