Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Diyarbakır\'daki bombalı saldırıya dair HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş\'ı aradığını söylemiş, \'\'Telefonuma çıkmıyor. Neden çıkmıyorsun? Ben insani görevimi yaptım\" demişti.
Demirtaş Erdoğan\'a \"Mesele ben değil mesele halktır. Hedef gösterdikleri için yalan iftira üzerine kampanya yürüttükleri için, bizi bu kadar düşmanca saldırının hedefi haline getirdikleri için halka karşı bir özür borçları var. Beni aramasınlar, Türkiye halkından özür dilesinler\" yanıtını verdi.
\'Konuşmam 5 dk gecikti, patlama konuşma saatime ayarlanmıştı\'
Diyarbakır\'dan İstanbul\'a gelen Demirtaş, Atatürk havalimanında gazetecilerin sorularını cevapladı. Demirtaş şunları söyledi:
Benim konuşma saatim beş dakika gecikti. Konuşmalar uzayınca beş dakika arabada bekledim. Patlamalar tam konuşma yapacağım saati ayarlanmıştı. Yüzlerce çocuk bebek bebeğiyle gelen insanlar yaşlılar arasında patlatıldı. Patlama benim 30 metre uzağımdaydı. İlk patlama hafif ikincisi büyük bir patlamaydı. İkinci patlamada içinde bulunduğum araba yerinden sarsıldı. Herkes çocuklarıyla bebekleriyle gelmişti benim ailem ordaydı. İki kızım, yaşlı annem babam oradaydı.
\'Tam bir kaos hesaplandı\'
Bütün halkımızı oradan çıkartırken bulunduğumuz yere gaz bombaları atıldı. İnsanlar hem yaralıları, parçalanmış ve yanmış vücutları yerden almaya toplamaya çalışıyor, bir yandan da polisin attığı gazdan nefes almaya çalışıyordu. Yardım eden polisler de var fakat gaz atan su sıkan polisler de var. Biz nefes alamaz duruma geldik. Orada ölmek üzere olan insanlar var, yaralılara yardım etmek isteyen insanlar, bir yandan da nefes almaya çalışıyor. Tam bir kaos hesaplandı.
\'Katliama uğrayan bir halk var, ondan özür dilesinler\'
Aynı saatte Cumhurbaşkanı Eskişehir\'de miting de konuşuyor ve yine bize saldırıyordu. Ne bir başsağlığı, ne bir geçmiş olsun ne de bir üzüntü beyanı vardı. Ülkenin Cumhurbaşkanı bir saat Eskişehir mitinginde konuştu ve o vahşi saldırıya dair tek bir cümle etmedi.
Kendileri bana ulaşmaya çalışmış olabilir ama önemli olan bana ulaşmaya çalışmaları değil. Orada katliama uğrayan bir halk var, arasınlar onlardan özür dilesinler, üzüntülerini belirtsinler. Mesele ben değilim, mesele halktır. Halka karşı bir özür borçları var.