Beşar Esad yönetiminin devrilmesinin ardından 8 Aralık 2024'te Suriye'de yönetimi ele geçiren Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki geçici yönetimin Cumhurbaşkanı olarak ilan edilen Ahmet El Şara, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle Ankara'ya gitti.
Ahmet El Şara’yı Türkiye Cumhurbaşkanlığı'na ait uçak Ankara'ya götürdü
Suriye'de geçici yönetimin lideri Ahmet El Şara (Colani)ve Dışişleri Bakanı Şeybani, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın davetiyle Ankara' gitti. İlk yurt dışı ziyaretini Suudi Arabistan'a yapan Ahmet El Şara’nın Türkiye ziyareti ikinci yurt dışı ziyareti oldu. Suriye'nin geçici cumhurbaşkanını Türkiye Cumhurbaşkanlığı'na ait bir uçak başkent Şam'dan Ankara'ya götürdü. Şara ve Şeybani, saat 17.00'de Ankara Esenboğa Havalimanı'na indi. Erdoğan, Şara’yı saat 17.33'te Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde resmi törenle karşıladı.
Ortak basın açıklamasında Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Suriye'nin yiğit evlatları, zalim rejime ve destekçilerine karşı mücadleden hiçbir zaman vazgeçmedi. Sonunda zafer 8 Aralık itibariyle Suriye halkının oldu. Aziz kardeşim Şara'yı ve onun şahsında tüm Suriye halkını mücadelelerinden ötürü tekrar tebrik eidyorum. Şehit olan tüm kardeşlerimize rahmet niyaz ediyoruz. 13 yıllık kan ve gözyaşının ardından sadece Suriye'de değil tüm bölgemizde yeni bir sayfa açılmıştır. Suriye halkı kendi geleceklerini belirlemede gerekli artık iradeye sahiptir. Türkiye olarak Suriyeli kardeşlerimizi en umutsuz günlerinde nasıl yalnız bırakmadıysak, yeni dönemde de gereken desteği vereceğiz. Bunu kıymetli kardeşime ve heyetine de net ifade ettim.
Tarihi nitelikteki bugünkü ziyareti daimi dostluk ve iş birliği döneminin başlangıcı olarak göryorum. İlişkilerimizi yeniden stratejik düzeye taşımak için tüm kurumlarımız yoğun bir çaba içindedir. Malum yeni hükmetin Dışişleri Bakanını da 15 Ocak'ta kabul etmiştik. Önümüzdeki dönemde karşılıklı ziyaret ve temaslarımızın daha da yoğunlaşacağı kanısındayım.
Komşumuz Suriye'ye yönelik politikamızın esasını öteden beri bu ülkenin toprak bütünlüğü birliğinin muhafazası oluşturuyor. Sayın Şara ile bugün yaptığımız görüşmede de bu ilke üzerine bina edilen samimi bir havada geçti. Kıymetli kardeşimle ülkede güvenliğin ve ekonomik istikrarın tesisine yönelik atılabilecek müşterek adımları değerlendirdik. Hemen her konuda tam bir fikir birliğinde olduğumuzu gördük. Bilhassa Suriye'nin Kuzey Doğusunu işgal altında tutan bölücü terör örgütü ve yandaşlarına karşı atılacak adımları değerlendirdik. DAEŞ olsun PKK olsun terörün her türlüsüyle mücadelede, Suriye'ye gereken destseği vereceğimizi söyledik. Suriye'nin kuzeydoğundaki kampların kontrolünde yanlarımızda olduğumuzu teyit ettik.
Ahmet Şara kardeşimizin terörle mücadele konusundaki başarısından memnun olduğunuzu bildirmek istiyorum. Ülkelerimizin ve bölgemizin selameti açısından birlikte aynı hedef doğrultusunda güç birliği dışında bir yol bulunmuyor. Dayanışma içinde hareket ederek terörün olmadığı huzur iklimini ortak coğrafyamızda tam manasıyla hakim kılacağımıza inanıyorum. Bugünkü görüşmemizde Suriyelilerin iradesini yansıtacak şekilde ülke iradesinin kapsayıcı ve kucaklayıcı bir yaklaşımla tesisini önemsiyoruz. İnsani yardımların yanı sıra Suriye'nin harap olmuş şehirleri ve kritik altyapının yeniden imarında gerekli desteği sağlamaya hazırız. Suriye'nin ekonomik kalkınması hızlandıkça gönüllü geri dönüşler de hızlanacaktır.
Öte yandan, Suriye'ye yönelik bir dizi uluslararası yaptırım ülkenin ayağa kalkmasının önünde engel teşkil ediyor. Devrik rejimi hedef alan yaptırımların kaldırılması için yürüttüğümüz gayretlerinde de etkisiyle kısmen bir esneme sağlandı. ancak tam netice alınıncaya kadar girişimleirmizi sürdüreceğiz. İlk günden beri Suriye halkının yanında olduğumuzu somut adımlarla ortaya koyduk. Şam Büyükelçiliğiminin ardından Halep Başkonsolosluğumuzu da faaliyete geçirdik. THY, Şam'a uçuşlarını başlattı. Diplomasi alanında yeni yönetimin, bu ilk iki ayında bölgede ve uluslararası planda sesinin ve halis niyetlerinin duyurulması için elimizden geleni yapıyoruz. Yeni yönetimden ülkemizden ziyaretler olduğu gibi Türkiye'den de birçok bakan ve bürokrat Şam'ı ziyaret etti. Etmeye de devam edecek. Ticaretten sivil havacılığa enerjiden sağlık ve eğitime kadar tüm alanlarda ilişkileirmizi çok boyutlu şekilde ilerletiyoruz.
Hep söylediğim gibi iman varsa imkan da vardır. Biz her zorlukla beraber bir kolaylığın olduğuna iman eden buna teslim olan insanlarız. Direniş azimleriyle bölgeye ve mazlumlara ilham olan kardeşlerimizin ülkelerini ayağa kaldıracağından hiçbir şüphe duymuyoruz. Geriye baktığımızda Suriye halkının neler başardığını gururla göreceğiz. Tabii bu süreçte Arap ve İslam Dünyasının yeni yönetime ve Suriye halkına gereken maddi - manevi desteği sağlaması önemlidir. Yapılan karşılıklı ziyaretleri bölgesel sahiplenme adına çok önemli buluyoruz. Sözü sayın Cumhurbaşkanına vermeden evvel kendisine üstlendiği bu onurlu vazifede yüce Allah'tan muhaffakiyetler diliyorum. Toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum"
