Fransa tarihinin en kanlı saldırısı cuma akşam yaşandı; Paris\'te yedi farklı noktaya düzenlenen intihar saldırılarında 132 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi ise yaralandı.
Kanlı saldırının hemen ardından, güvenlik önlemlerinin anında en üst seviyeye çıkarıldığı Fransa\'da soruşturmaya ilişkin tüm bilgilerin kamuoyu ile anında şeffaf olarak paylaşılması, Türkiye\'de Suruç ve Ankara saldırıları sonrası dosyalara getirilen gizlilik kararındaki çarpıklığı gözler önüne serdi.
Başbakan Davutoğlu\'nun Türkiye\'deki tepkileri kastederek \"Aydınlar, medya ve muhalefet ders alsın\" dediği Fransa\'daki tablo akıllara Ankara ve Suruç soruşturmalarını getirdi. Fransa\'nın aksine Türkiye\'deki kanlı saldırıların dosyaları gizli tutularak kamuoyuyla en ufak bir bilgi paylaşılmıyor. Haliyle bu maksatlı gizlilik soruşturmaların akibeti konusunda en ufak bir bilgi edinemeyen basın, aydınlar ve muhalefetin yoğun eleştirisini de beraberinde getiriyor.
Ankara\'da canlı bombaların kendilerini patlatmalarının üzerinden yaklaşık iki ay geçti ama olayda zarar görenlerin avukatları hâlâ gelişmeleri gazetelerden takip ettiklerini söylüyor.
RS FM\'de Yavuz Oğhan\'ın hazırlayıp sunduğu \'Bidebunudinle\' programına katılan avukatlar, \"Dosyalar gizli, hiçbir şeyden haberimiz yok, tek bir belge talebimize bile olumlu yanıt verilmiyor\" diyerek umutsuzluklarını ve isyanlarını dile getirdiler.
