Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin çelişen kaynaklara dayandırdığı haberine göre, hafif silahlarla donatılmış 700’ün üzerindeki ÖSO militanı Türk otobüsleri aracılığıyla evvela Afrin’den İskenderun’a aktarıldı. Militanların sonrasında İskenderun’dan Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolünde bulunan Fırat’ın doğusundaki bölgelerin karşısındaki bir bölgeye veya Fırat’ın Kalkanı Operasyonu güçlerinin kontrolü altında bulunan Fırat’ın batısındaki bir bölgeye nakledildiği dile getirilen haberde, kaynakların bölge konusunda çeliştiği dile getirildi.
Türk istihbarat yetkilileri tarafından 1 Kasım 2018 tarihinde “Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı” operasyonlarına katılan örgütler ile Afrin’de gerçekleştirilen bir toplantıda, bu örgütlerin YPG’nin ana gücünü oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) karşı düzenlenecek yeni bir operasyona hazır olmaları talimatının verildiği dile getirilen Gözlemevi haberinde, Türk istihbaratının, bölgede Kürt ve Araplar arasında bir çatışma yaratmak için, bu toplantıda dile getirilen konuşmaları tüm örgütlere, özellikle savaşçıları Deyrezzor, Rakka ve Haseke bölgesi nüfusundan olma örgütlere direk olarak aktardığı ileri sürüldü.
Türk güçlerin Fırat’ın doğusundaki olası çatışmalar için kendilerine bağlı güçlerin Kürt kökenli savaşçılarını kullanmayı planladığı dile getirilen haberde, böylelikle Kürt ve Araplar arasında bir çatışma hedefledikleri niyetlerinin açığa çıkmayacağı dile getirildi.
Cerablus’ta Menbiç konferansı
Bu arada Türkiye’nin girişimleri sonucu Suriye istikrar komitesi isimli bir örgütün öncülüğünde, Cerablus ilçesinde 8 saatlik bir toplantı organize edildi.
Menbiçli bazı aşiret liderlerinin ve siyasilerin de katıldığı toplantıda söz alan konuşmacılar Menbiç’in PKK’ye teslim edildiği, korsan olarak nitelendirdikleri Menbiç Meclisi’ni tanımadıkları dile getirilerek, Türkiye’nin yanında duracakları mesajını verdiler.