'Partide gizli Erdoğancılar var' diyen Demirtaş'a Adil Zozani'den yanıt

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'ın \"Bizim parti içerisinde Erdoğan sevdalısı bir damar her zaman vardı. Bunlar gizli Erdoğancılardı aslında” sözleriyle kastettiği ismin eski HDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani olduğunun ileri sürülmesinden sonra konuşan Zozani, \"Böyle bir tartışmaya hiç girmeyeceğim ama Demirtaş’ın sözlerine tabii ki üzüldüm\" dedi.

20.12.2015, Paz - 09:40

'Partide gizli Erdoğancılar var' diyen Demirtaş'a Adil Zozani'den yanıt
Haberi Paylaş

Habertürk’ten Kübra Par’a konuşan Zozani’nin söylediklerinin bir kısmı şöyle:

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'ın \"Bizim parti içerisinde Erdoğan sevdalısı bir damar her zaman vardı. Bunlar gizli Erdoğancılardı aslında” sözleriyle kastettiği ismin eski HDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani olduğunun ileri sürülmesinden sonra konuşan Zozani, \"Böyle bir tartışmaya hiç girmeyeceğim ama Demirtaş’ın sözlerine tabii ki üzüldüm\" dedi.

Habertürk’ten Kübra Par’a konuşan Zozani Selahattin Demirtaş\'ın, “Eski milletvekillerimiz arasında Erdoğanseviciler vardı” sözleriyle kendisini kasdettiği şeklindeki soruya, \"Ülkemde her gün sokakta insanlar ölüyorken, her yer yakılıp yıkılıyorken; meseleleri kişiselleştirmem doğru olmaz. Bu ortamın içinden çıkalım, Kürt halkı kendi haklarını özgürce savunabildiği bir konuma gelsin; kaybeden Adil Zozani olsun. Dolayısıyla böyle bir tartışmaya hiç girmeyeceğim ama Demirtaş’ın sözlerine tabii ki üzüldüm.\" şeklinde yanıt verdi.

HDP\'nin 1 Kasım’da kendisini aday göstermemesini \"Zaman zaman siyasette de kan değişimine ihtiyaç duyulur. Bana göre partimizin takdiridir, Demirtaş’a göre ise bizim tasfiyemizdir.\" şeklinde yanıt veren Zozani, HDP içinde bazı arkadaşlarının ısrarla statükocu düzenin devamını savunmalarını doğru bulmadığını dile getirerek kendisinin Başkanlık sistemini savunmasının adaylığına mani olduğunu ileri sürdü ve HDP\'li olduğunu, hiçbir güç kendisini halkının mücadele değerlerinden koparamayacağını söyledi.

Siyasetin üstüne düşeni yapmaması sonucu bir tarafta hendekler, ‘halk savaşı’, özyönetim ilanları, diğer tarafta devletin yürüttüğü operasyonların bulunduğu bir noktaya geldiklerini belirten Zozani, siyaset son 3 yılda kalıcı barışı sağlayacak mekanizmayı işletemediğini, Kendine “Kürt’üm” diyen herkesin mevcut tablodan çok ciddi şekilde rahatsızlık duyduğunu ileri sürdü.

YDG-H neden şehir savaşı başlattı? Çocukları sokağa döken tam olarak nedir?

YDG-H’nin şehir savaşı başlatmasını güven kırılmasına bağlayan Zozani, tam 6 yıldır çözümü konuştuklarını, Diyarbakır Sur, Nusaybin, Cizre, Hakkâri Yüksekova’da hendekleri kazan gençlerin hepsinin bir kuşak olduğunu, içinde yetiştikleri savaş koşullarından dolayı Türkiye ile aidiyet bağları olmadığını dile getirdi.

Gençlere hep “Sabredin, demokratik yöntemlerle Kürt sorununu çözeceğiz” dediklerini, ama bu kuşağın kendi kuşaklarından farklı olduğunu vurgulayan Zozani, “Bu işler konuşarak çözülmüyor. Sonuçta bu bir güç sorunudur. Ya direnerek var olacağız ya da kaybedeceğiz” diye düşündüklerini, Kürt siyasetini paradigma değişikliğine zorlayacak esas sorunun da bu olduğunu dile getirdi.

Kandil’in “YDG-H, PKK değildir, halk içerisinde örgütlü bir mekanizmadır” demesine rağmen, özyönetim hamlesine PKK de şehir yapılanmasının da sahip çıktığını vurgulayan Zozani, HDP’in, “Ey Kandil, sana silah kullandırtmıyorum” diyemeyeceğini, bunu dese bile Kandil’in “İyi, senin gönlünü hoş etmek için silah bırakıyorum” demesinin beklenemeyeceğini dile getirerek, HDP’nin sadece çözüme dönük siyaset argümanlarını geliştiremediği için eleştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Göç sürerse çatışma metropollere sıçrar

Devletin oradaki kitlenin göç etmesinin önünü açmak, ardından kalanları etkisizleştirmek istediğine dikkat çeken Zozani, devletin bu politikada ısrar etmesi halinde gelecekte çatışmaların Batı’daki metropollere sıçrayacağı uyarısında bulunarak bir an önce müzakere masasına dönülmesi gerektiği önerisinde bulunuyor.

Başkanlık sistemini destekliyorum

Parlamenter sistemin demokratik özden uzak olduğunu, demokrasinin tam işlemesi için erkler ayrılığı prensibinin tam işliyor olması gerektiğini dile getiren Zozani, yargının kısmen bağımsız olduğunu; yasama ve yürütmenin, yürütmenin tahakkümünde bulunduğunu dile getirdi.

Başkanlık sisteminin, erkler ayrılığı prensibine dayandığını ve yasamanın yürütme üzerinde denetim yetkisi olduğunu dile getiren Zozani, Merkeziyetçi yönetim mekanizmaları olmadığından ve yetkileri az olan hükümetler makbul kabul edildiğinden Başkanlık sistemini desteklediğini belirtti.

Türkiye yönetimine hükmeden tek kişinin Erdoğan olduğunu hatırlatan Zozani, Erdoğan’ı bu noktaya parlamenter sistemin taşıdığını, dünyanın neresinde olursa olsun bu kadar yetkiyle donatılmış bir yürütme mekanizmasının tehlikeli olduğunu belirtti.

Öcalan yeniden devreye girmeli

Kandil’in son çatışmalı süreçte bir rolünün olmadığını belirten Zozani, Öcalan’ın yeniden devreye girmemesi, çözüm mekanizmasının yeniden işletilmemesi halinde daha tehlikeli bir noktaya gelecekleri uyarısında bulundu.

Bölünerek çoğalma şanslarının olmadığını, birleşerek büyümeleri gerektiğini dile getiren Zozani, yeniden çözümün konuşulması gerektiğini dile getirerek, PKK silahları gömdüğü zaman Kürt halkının yaşamında değişiklik olmayacağını, bu silahı gerekli kılan gerekçelerin ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.

Zozani, silahı gerekli kılan gerekçeler ile çatışmanın son bulması için gereken talepler konusunda şunları dile getirdi:

Anadilde eğitim ve kamusal hizmet hakkı verilmeli. Türkiye’nin idari ve siyasi yapısı değişmeli. Kürtlerin de kendilerini yönetme ve kimliksel doyum yaşayabilecekleri bir yönetim mekanizması geliştirilmeli. Dağdan inenlere siyaset yolu açılmalı. Kandil’deki Kürt siyasetçiler Diyarbakır’da da siyaset yapabilmeli. Bu haklar anayasal güvenceye kavuşmalı.

Çatışmanın bir nedeni de Türkiye’nin Rojava Politikası

Kürt sorununun yeniden çatışmalı aşamaya geçmesinin nedenlerinden birinin Türkiye’nin Rojava politikası olduğunu hatırlatan Zozani, hükümetin, Kürtlerin Suriye’deki kazanımlarını Türkiye’nin aleyhineymiş gibi yorumladığını belirtti.

Kürtler IŞİD ile çatışırken Türk hükümetinin PYD ile IŞİD’i bir tutmasının, Kürtlerde kırılma yarattığına atıfta bulunan Zozani, IŞİD’in, çözüm sürecinin akamete uğraması için uluslararası güçler tarafından devreye sokulduğu iddiasında bulundu ve “Kürtler ile devletle arasında yumuşama olduğu anda DAİŞ devreye girdi. Kavga başladı, DAİŞ kenara çekildi. Hükümetin kavrayamadığı gerçek bu” şeklinde görüş belirtti.

HDP’nin ‘AKP ile koalisyon kurmam’ demesi hataydı

Şiddet sarmalına geri dönülmesinden AK Parti ile HDP’yi sorumlu tutan Zozani AK Parti’nin, hep seçimlere endeksli bir çözüm müzakeresi yaptığını, seçimde bir getirisi varsa ileri adımlar attığını, yoksa süreci rölantiye aldığını ve bunun yanlış olduğunu vurguladı.

Kürt kitlesinin, HDP’ye sorunu demokratik ve barışçıl yöntemlerle, müzakere zemininde çözmesi için destek vermesine rağmen, HDP’nin 7 Haziran seçiminden itibaren siyaset sahnesinden bir adım geri çekildiğini vurgulayan Zozani, HDP’nin “AK Parti’ylee kesinlikle koalisyon kurmayacağım” demesinin hata olduğunu belirtti.

HDP’nin 7 Haziran’dan sonra “Kendi ilkelerim doğrultusunda tüm partilerle koalisyona açığım” demesi halinde, AK Parti’nin HDP’yle koalisyon müzakeresi yapmayacağını belirten Zozani, HDP’nin bunu söylemiş olmasının, AK Parti’yi diyalogdan uzaklaşan taraf olarak bırakacağını vurgulayarak, HDP’nin yanlışının temelinde bunun yattığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Seni Başkan yaptırmayacağız” diyerek, AK Parti’ye karşı güçlü bir muhalefet yürüterek yüzde 13’lük oy alan HDP’nin seçimden sonra AK Parti’yle koalisyona yanaşmasının çelişkili olmayacağını dile getiren Zozani, siyasette seçim sahasında konuşulanlar ile yönetim safhasında ortaya konulacak refleksler ve tutumların bir tutulamayacağını, sahada kazandıracak argümanlarla yola çıkılacağını ancak seçimden sonra yönetme kabiliyetinin devreye gireceğini belirtti.

HDP’nin, CHP ile hatta yer yer MHP ile dirsek temasındaymış gibi bir izlenim yaratarak, kendini iktidar hedefiyle siyaset yapan bir parti olma hüviyetinden çıkardığını dile getiren Zozani sırf AK Parti’yi iktidardan devirmek için “Anayasa’nın ilk 4 maddesi dokunulmazdır” diyen CHP ile HDP’nin anlaşamayacağını dile getirdi.

Cameron'dan parlamentoya IŞİD talebi Cameron'dan parlamentoya IŞİD talebi
Habertürk
Bu haber toplam: 4720 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:06:41:13
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x