peygamber olduğunu 2011 yılında ailesine açıklayan İsmail Taşkıran’ın ailesi hakkında yaptığı ilk suç duyurusu hakkında takipsizlik kararı verildi.
Taşkıran, daha sonra annesi Gülşen, kardeşi Cem Taşkıran ve kız kardeşi Rahime Pınar Taşkıran Sabuncu hakkında, kendine inanmadıkları, hakaret ettikleri, baskı yaptıkları ve darp ettikleri iddiasıyla manevi tazminat talebiyle dava açtı.
‘Ailem ibadetime karışarak baskı uyguladı’
Taşkıran, mahkemeye sunduğu dava dilekçesinde şunları yazdı: “2011 yılından ilişkilerimi tamamen bitirdiğim 2016 Haziran ayına kadar ailem, bu inancımı bilmesine rağmen, oruç tutmama, namaz kılmama ve diğer ibadetime de karışarak şahsıma baskı uygulamıştır. Böylece manen zarara uğradım. Bu husus psikologumun muayene raporlarında da sabittir. Davalı şahıslardan annem ve babamın ibadetime karşı baskıları 1992 yıllarından bugüne kadar da zaman zaman olmuştur. Bu nedenlerle uğradığım manevi zararın tazmini için ailem aleyhine 10 bin liralık tazminatın şahsıma ödenmesine karar verilmesini talep ederim.”
Bilirkişi ve sosyolog istedi
Davayı kabul eden İstanbul 14’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada Taşkıran ve aile üyeleri katılırken, 10 bin lira tazminat istediğini belirten Taşkıran, bilirkişi ve sosyolog talebinde bulundu: “Türk Edebiyatı Vakfı ve Ahilik Kültürünü Araştırma Vakfı hakkında da 10 bin liralık manevi tazminat talebim var. Psikolojik durumumla ilgili ayrı manevi baskı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını ve sosyolog bulunmasını da talep ediyorum.”
Duruşma ertelendi
Davayı kabul etmediklerini söyleyen aile üyeleri de davanın reddedilmesini isterken, taraflar mahkemenin arabulucu teklifini de reddetti.
Mahkeme, bir sonraki duruşmada dinlenilmeleri için davacı tanıklarına tebligat gönderilmesine hükmetti. Davaya ilişkin davacı ve davalıların sosyoekonomik durumlarının tespit edilebilmesi için davalılardan Cem Taşkıran’ın Beşiktaş’taki ev adresinde inceleme yapılmasını da kararlaştıran mahkeme, duruşmayı erteledi.
