BirGün'e konuşan siyasetçi ve analist Aydın Sezer, "Ankara'nın iki arada bir derede kaldığı" görüşünü dile getiriyor.
"“ABD’nin Biden döneminde Rusya’ya bakışında değişiklik olacağını zaten Biden ifade etti, bunun sinyallerini aldık. Rusya’yı resmen düşman kategorisine koyduğunu da, Çin’i rakip ülke alarak ele aldığını da biliyoruz" diyen Sezer, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Rusya’ya yönelik olarak özellikle Ukrayna ve Kırım üzerinden, ama daha çok Putin’in Navalny ve Rus muhalefetine yönelik tavırları yüzünden Biden’ın sıcak bakmadığını da biliyoruz. Bunların hiçbiri sürpriz değil. Putin’in de beklediği tavır buydu. Biden gibi siyasi açıdan köklü bir geçmişi ve deneyimi olan birisinin Putin’i katil olarak nitelemesi benim şahsi görüşüm, aklını kaçırmış olmalı. Trump seviyesindeki birinin bile yapmadığı, yapmayacağı düzeyde diplomatik bir üslup olmanın ötesinde, suçlayıcı, son derece kaba bir yaklaşım oldu. Ben Biden’ın bu ifadeyi kullanırken hangi ruh halinde olduğunu bilmemekle birlikte, Rusya tarafından da çok sert bir tepkiyle karşılanacak bir ifade olduğunu düşünüyorum. Yeni Amerikan yönetiminin Rusya’ya karşı bu açıkça ilk salvosu oldu. Şu ana kadarki tepe noktası bu ancak böyle bir ifade diplomatik olmadığı için ABD’ye yönelik kritik bir eleştiri getirecek. Örneğin Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, Avrupa’nın nasıl tepki vereceğini düşünemiyorum. Sıra dışı bir ifade oldu."
ABD yönetiminin Türkiye ile ilişkilerinden hoşnut olmadığını söyleyen Sezer, "S-400 krizi nedeniyle Ankara’nın F-35 uçak projesinden çıkarılması CAATSA yaptırımlarını uygulamak noktasında kararlı olduğunu gösterdi" yorumunu yapıyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Dolayısıyla Amerika’nın pozisyonu belli. Bundan sonraki ilişkilerinin geleceğiyle ilgili zaten CAATSA yaptırımları ve F-35’ten dışlanmak Amerika açısından bir sinyaldi. Bunun sinyal olduğunu da yaptırımların gündeme geldiği dönem, önceki Dışişleri Bakanı Michael Pompeo’nun açıklamasında bunun bir sinyal olduğu zaten belirtiliyordu. Eski yönetimden miras kalan bir konu. O açıdan Biden yönetiminin eli rahat. Türkiye’ye de üstü kapalı ayar vermeyi de içeren bir mesaj. Bundan sonra Türkiye’nin ABD ile ilişkilerini düzeltmesi yolunda özellikle Halkbank ve Fırat’ın doğusundaki gelişmeler belirleyici olacak. Türkiye’nin bu konuda da tepki gösterip göstermeyeceğini bilemiyorum ancak orta yolcu bir perspektifle yaklaşım sergilemesi bu aşamada olumlu olur. Ancak bunu söylerken Dışişleri Bakanlığı’nın Ukrayna sorusundaki açıklamasının da Rusya’da yarattığı bir rahatsızlık da var. Özetle Türkiye’nin işi çok zor. Resmen iki arada bir derede kaldı. Rusya da endişeli. ABD veya Biden yönetimine dair tavırlarının Türkiye’yi Rusya’dan uzaklaştırabileceğini düşünüyor. O nedenle S-400 ikinci partisinin görüşülmesini istiyor. O nedenle Sputnik V aşısının bir an önce Türkiye’de üretimine başlanmasını istiyor. Dolayısıyla Suriye’de adım atmasını istiyor. Geçen gün Rusya Türkiye’yi uyardı. Dolayısıyla ortalık toz duman. Türkiye de ABD-Rusya restleşmesinden en çok etkilenecek ülkelerden birisi.”
Rusya-ABD-Türkiye ilişkilerini yakından takip eden bir başka uzman Semih İldiz ise, böyle bir açıklamanın ve zamanlamasının sürpriz olmadığını düşünüyor.
"Demokratlar, Ruslara seçimlere müdahale etmeye çalıştıkları gerekçesiyle zaten kızgınlar" diyen İldiz, "Buna mukabil başta Navalny olmak üzere geriye doğru baktığımızda birçok Putin muhalifinin hem Rusya içinde hem Rusya dışında şüpheli şekillerde ölmesi ve öldürülmesi de Batı tarafından Putin’in emriyle yapıldığına inanılıyor" ifadesini kullanıyor.
İldiz'e göre Biden'ın "Putin’e katil demesinde de çok yeni ve sürpriz bir açıklama yok."
"Asıl önemli olan bu kelimelerden ziyade, ‘yakında cezasını görecek’ ifadesi" diyen İldiz, şunları kaydediyor:
"Bundan neyi kast ettiği önemli. Ancak ilk etapta bu açıklamayı yaptıktan sonra Rus Rublesi’nin hızlı bir şekilde düşüşe geçtiğini görüyoruz. Öyle tahmin ediyorum ki bizzat Putin’in şahsına ve çevresine dönük yeni yaptırımlar gelecektir. Biden da bunun sinyalini veriyor şu anda. Biden’ın Türkiye’ye dönük yaklaşımı ortada. Gerek Libya ve diğer konularda, Doğu Akdeniz’deki enerji hatları konusunda mesajları hep olumsuzdu. Dolayısıyla Biden’ın Türkiye’ye dönük politikası zaten katı. Putin’e dönük katı söylemi sadece şunu gösterebilir. Biden seçim kampanyası sırasında Rusya ve Türkiye’ye yumuşak davranmayacağını söylemişti. Bu son çıkışları sözünü tutmaya devam ettiğini gösteriyor."