PKK yöneticisi Remzi Kartal, MHP lideri Bahçeli’nin açıklamalarını "tehlikeli bir plan" şeklinde nitelendirdi. Kartal, PKK lideri Öcalan ile doğrudan görüşme yapılmadıkça tek taraflı söylemlerin “bir kıymeti olmadığını" söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması ve gelip Meclis’te DEM Parti grup toplantısında konuşması yönünde çağrı yaptı.
PKK’nin Avrupa’daki yöneticilerinden Remzi Kartal, Bahçeli’nin açıklamalarını ve gündemdeki "yeni süreç" tartışmalarını değerlendirdi.
MA’da yer alan habere göre Kartal, Abdullah Öcalan’ın çözüm konusunda her dönem misyon üstlenmeye hazır olduğunu belirtti ancak Bahçeli’nin “Örgütü tasfiye et” çağrısını "ciddiyetsiz bir çağrı" şeklinde nitelendirdi.
Remzi Kartal, “Bütün ömrünü Kürt sorunun çözümü temelinde Türkiye'nin demokratikleşmesi, Türkiye halklarının demokratik, özgür ve eşit bir sisteme kavuşması için mücadeleyle geçiren Kürt Halk Önderine böyle bir çağrı yapmanın ciddiyeti yok” dedi.
“Şu anda tek taraflı bir sazlı sözlü bir oyun var”
"AKP-MHP iktidarı sıkışmıştır" diyen Kartal, "10 yılda çok ağır bir süreç yaşandı ve sonuç almak için her şey yapıldı. Türkiye'de sistem değiştirildi. Sonuç almak için hazırladıkları plan boşa çıkarıldı. Tersine Türkiye devlet sistemi bir çöküşe gidiyor. Askeri olarak sonuç almadı, siyasi olarak ciddi bir kriz var ve çok büyük bir ekonomik çöküş var. Bu sıkışmadan çıkış arayışları var ama çıkış da tuzakla, hileyle, oyunla olmaz. Bu arayışlar açık ve iki taraflı diyaloglu olur. Şu anda tek taraflı bir sazlı sözlü bir oyun var. Bunun içinde yer almak mümkün değil" ifadelerini kullandı.
“Eğer gerçekten diyalog eksenli bir arayış varsa hemen İmralı'nın kapıları açılmalı” diyen Kartal, “Sayın Abdullah Öcalan’ın sesi duyulmadan, bu söylenenlerin hiçbir kıymeti yoktur” şeklinde konuştu.
Açıklamaların arka planında "tehlikeli bir plan" olabileceğini savunan Kartal, “Çağrıları büyük bir teşekkürle ve memnuniyetle karşılamak tek kelimeyle gaflettir. Bir süreç olacaksa, mutlak surette Önder Apo'nun başmüzakereci olarak yer alabileceği bir süreç dikkate alınabilir. Bunun dışında yaklaşımlar oyundur, tezgahtır, tuzaktır” yorumunu yaptı.