Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 20 Eylül 2019’da başlayan tutukluluğunun hukuki değil, siyasi nedenlere dayandığına karar verdi. Tutuklamanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) aykırı olduğu belirtildi.
Dosyaya ve Savunmaya Erişim Engellendi
AİHM, Demirtaş’ın dosyasına ve savunma hakkına erişiminin engellendiğini, tutuklamanın hukuki gerekçelerden yoksun olduğunu ve yargının bağımsızlığına dair ciddi şüpheler bulunduğunu vurguladı.
Tutuklama Gerekçeleri Yetersiz
Demirtaş’ın 2014’teki Kobani olayları nedeniyle, olaylardan beş yıl sonra tekrar tutuklanmasının somut ve yasal bir gerekçeye dayanmadığına dikkat çekildi. Siyasi konuşmaları ile suçlamalar arasında bağ kuracak delil bulunmadığı ifade edildi.
Uzun Süreli Tutukluluk Eleştirildi
Mahkeme, Demirtaş’ın dört yılı aşkın süre tutuklu kalması için geçerli ve yeterli nedenler sunulmadığını belirtti. İç hukukta alternatif tedbirlerin değerlendirilmediği de vurgulandı.
AYM’ye Başvurular Etkisiz Kaldı
Demirtaş’ın Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı bireysel başvurularda kararın dört yılı aşkın sürede verilmemesi nedeniyle, AİHS’nin 5. maddesinin 4. fıkrasının da ihlal edildiği kararlaştırıldı.
Siyasi Faaliyetleri Engelleme Amacı
AİHM, 2019’daki tutuklama kararının amacının “siyasi faaliyetleri engellemek” ve “demokratik tartışmayı bastırmak” olduğunu tespit etti. Bu durumun AİHS’nin 18. maddesi ile 5. maddesinin birlikte ihlali anlamına geldiği belirtildi.
Tazminat ve Süreç
Türkiye, karar kesinleşirse Demirtaş’a yaklaşık 55 bin 745 euro (maddi, manevi ve masraf) ödeyecek. Karar üç ay içinde itiraz edilmezse kesinleşecek ve uygulanması Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından denetlenecek.