HDP MYK’nın açıklamasında, “Bağımsızlık Referandumu, halkın kendi kaderini tayin etmesi açısından ve tarihsel olarak meşrudur” denildi.
HDP Merkez Yürütme Kurulu, kürdistan’da 25 Eylül’de yapılması kararı alınan Bağımsızlık Referandumu ile ilgili bir açıklama yayınladı.
“Parlamento’da yüzde 30 temsil gücü bulunan Değişim Hareketi’nin (Gorran) ve Kürdistan İslami Toplum Partisi’nin (Komel), Parlamento’nun kapalı tutulması nedeniyle katılmadığı toplantıda, Kürdistan Yönetimi’nin 3 eyalet (Hewlêr, Silêmanî, Duhok) ve 5 bölgede (Kirkûk, Mûsil, Şingal, Diyala, Xurmatu) sandıkların kurulması ve halkın iradesine başvurulması kararı deklare edildi” ifadelerine yer verilen açıklamada, “Halkların Demokratik Partisi olarak, Kürdistan Bağımsızlık Referandumu’nun şeffaf ve demokratik ilkeler çerçevesinde yapılmasını sonucun meşruiyeti açısından da önemli bulduğumuzu belirtiyor, referandumun Ortadoğu coğrafyasında kalıcı barışa ve demokrasi kültürünün gelişmesine katkı sunmasını diliyoruz” denildi.
\"Demokratik Hak Kullanımıdır\"
Açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Irak ve Kürdistan\'da yeni siyasal ve idari düzeni belirleyecek olan, o bölgelerde yaşayan halkların iradesi olacaktır. Bu halklar, aynı zamanda bölgenin barışını ve huzurunu tesis edecek temel dinamiktir.
Referandum kararı, halkların iradesine başvurularak çözümü aranan bütün hak arayışları gibi demokratiktir, halkın kendi kaderini tayin etmesi açısından ve tarihsel olarak meşrudur. Referandumu kararı, Ortadoğu’da, yüzyılın başından itibaren çözümsüz bırakılmış bu sorun hakkında demokratik bir hakkın kullanılmasının güncel bir örneğidir.
Bu kararın kalıcı barışa ve demokrasi kültürünün gelişimine yol açmasını temenni ediyoruz. Sonucun her türlü meşruiyet tartışmasından uzak tutulması için, Parlamento’daki tüm siyasi partilerin sürece eşit ve özgür bir şekilde katılımının sağlanması; siyasal ve ulusal birliğin inşası için Ulusal Kongre adımının daha fazla geciktirilmemesi; Parlamento’nun bu süreçte yeniden işler hale gelmesi ve etkili bir karar merkezi olması hayati öneme sahiptir.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi, yüzyılın başından günümüze, Irak Devleti içinde farklı idari ve siyasi statülere sahip olmuş bir bölgededir. Bugün federatif bir yapı olan Kürdistan Yönetimi, merkezi hükümetle yaşanılan anlaşmazlıklar ve siyasi/iktisadi sınırlamalar dolayısıyla, bağımsız bir devlet olma önerisini vatandaşlarının iradesine sunmaktadır.
Halkların Demokratik Partisi olarak, Kürdistan Bağımsızlık Referandumu’nun şeffaf ve demokratik ilkeler çerçevesinde yapılmasını sonucun meşruiyeti açısından da önemli bulduğumuzu belirtiyor, referandumun Ortadoğu coğrafyasında kalıcı barışa ve demokrasi kültürünün gelişmesine katkı sunmasını diliyoruz.”