Türkmen Kalkınma Partisi lideri Muhammed İlhanlı referandum kararına tam destek verdi.
Türkmen Kalkınma Partisi lideri Muhammed İlhanlı referandum kararını desteklediklerini açıkladı.
Dengeli siyaset yürütülmesi gerektiğini vurgulayan İlhanlı, referandum kararından Irak'taki Türkmenler'in durumuna ve Türkmenler arasındaki siyasi fikir ayrılıklarına kadar birçok konuyu Amerika'nın Sesi'ne (VOA) değerlendirdi.
İlhanlı’nın röportajından bazı öne çıkan bölümler şöyle:
VOA: Siyasetinizin ana çizgisi ne?
İLHANLI: Burada iki tane siyasi sistem, rejim var. Biri Irak rejimi, biri de Erbil merkezli Kürdistan siyasi rejimi. Biz, kalkıp da bu iki siyasi rejimden başka bazı hayali projeler üretirsek ve bunlarla ilgili Türkiye'ye yanlış bilgi verirsek hem kendimizi hem Türkiye'yi yanıltmış oluruz. Uzun bir süre sonra tekrar sıfırdan başlamamız gerekir.
Kürdistan Federe Bölgesi'nde buradaki gerçeğe göre, Bağdat'ta da Bağdat'taki siyasi kültüre ve gerçeğe göre siyaset yapmamız lazımdır.
"Bugüne kadar Irak'ta hep zulüm gören, haklarından olan Türkmenler Irak bütünlüğü üzerine siyaset yapıyorlar. Bunu anlamıyorum."
Bazı siyasi partiler bir slogan üzerinden yürümekteler, işte, Irak'ın toprak bütünlüğü… Irak'ın toprak bütünlüğünü Irak'a hükmeden ve Irak'tan büyük kazanımlar elde eden siyasi taraflardan daha çok korumaktadırlar. Biz Türkmenler, Irak'ı yönetmiyoruz. Başbakan bizden değil, Şiiler'den. Cumhurbaşkanı bizden değil Kürtler'den. Kürt olan cumhurbaşkanı, Şii olan başbakan Irak'ın petrolünü bütün servetinden faydalanan taraflar Irak'ı savunmuyorlar. Bugüne kadar Irak'ta hep zulüm gören, haklarından olan Türkmenler Irak bütünlüğü üzerine siyaset yapıyorlar. Bunu anlamıyorum.
"Kürdistan Devleti'nde siyaset yaparsan rencide oluyorsun da niye bir Arap ülkesinde rencide olmuyorsun, oradan zarar görmüyorsun?"
Sen Türkmenler'i temsil ediyorsun, hak hukukunu istiyorsun. Peki, Türkmenler'in neye göre Irak'ta kalmasında menfaati var? İkincisi, orası Türkmenistan değil, burası Türkmenistan değil. Orası Arap çoğunluklu, burası Kürt çoğunluklu. Niye eğer bir Kürdistan Devleti'nde siyaset yaparsan zarar göreceksin, rencide oluyorsun da niye Şii çoğunluklu bir Arap ülkesinde rencide olmuyorsun, oradan zarar görmüyorsun?
Kurduğumuz siyasette de dengeyi sağlamamız lazım. Mesela, Türkiye Ortadoğu'da büyük bir stratejik konuma sahiptir. Irak da burada bir devlettir. Kürdistan'ın da bir yönetimi var, devletleşmeye doğru gitmektedir. Bunların arasında dengeyi sağlayarak Türkmenler'in hak hukukunu, varlığını korumak için mücadele etmeliyiz.
VOA: Parlamentoda sandalyeniz var mı?
İLHANLI: Kürdistan Parlamentosu'nda Türkmenler'e 5 sandalye verildi. Türkmen Kalkınma Partisi olarak 1 sandalyemiz var.
Herkes "Kürt Devleti” diyor ama buradaki Türkmenler ve Hristiyanlar buna bu gözle bakmıyorlar. Biz de bu siyasi varlığın bir parçasıyız.
"Biz, Kürdistan'da olmak istiyoruz, Kürt yönetimi yanlısı olarak…"
Adı Kürdistan'dır. Bu bölgenin coğrafi olarak ve Irak anayasasında da siyasi olarak adını Kürdistan koydular. Bizim irademizin dışında bir durumdur. Eğer 70'lerde 60'larda böyle bir proje olsaydı Türkmenler buna karşı çıkarlardı ama bugünden sonra bu siyasi varlık zarar görecekse Türkmenler ve Hristiyanlar da zarar görür. Çünkü bu coğrafi bir bölgenin kaderi oldu artık. Çünkü başka bir alternatifimiz yok.
Diğer taraf Irak (Bağdat hükümeti) tarafıdır. Irak tarafı kötü bir yönetim olduğu için başka bir alternatifim yok. En iyilerini seçmek için biz, Kürdistan'da olmak istiyoruz, Kürt yönetimi yanlısı olarak…
"Niye, Kürdistan tarafını seçersem Kürt kuklası oluyorum da Şii tarafını (Bağdat hükümeti) seçersem Şii kuklası olmuyorum?"
Bazıları, "siz Kürtler'e bağlısınız, Kürt kuklası olmuşsunuz” diyor. Yani ben, Milli Türkmen partisiyim, Türkmenler'i temsil ediyorum, Türkmenler'in menfaatlerinin peşindeyim. Türkmenlerin menfaati bunu gerektiriyorsa bunu yaparım. Niye, ben eğer Kürdistan tarafını seçersem kukla oluyorum da Şii tarafını (Bağdat hükümeti) seçersem Şii kuklası olmuyorum?
Burada ekonomik kriz olmasına rağmen, Bağdat'ın buranın bütçesini kesmesine rağmen buradaki durum oradan daha iyi.
İkincisi, biz burada ikinci milletiz. Ama Irak'ta bize hiçbir zaman ikinci millet olarak bakmazlar. Buradaki yönetim Türkiye yanlısı bir yönetimdir. Oradaki yönetim İran yanlısı değil sadece İran'ın ve Şii nüfuzunu Ortadoğu bölgesinde güçlendirmek için mücadele eden bir yönetimdir. Hangi yönetimin yanında olmak Türkmenler için uygundur?
VOA: Türkmen nüfusu ne kadar? Seçmen olarak…
İLHANLI: Seçmen olarak az ama burada 250 bin Türkmen yaşıyor. Irak genelinde 2-2,5 milyon Türkmen yaşamaktadır.
Kerkük'teki Türkmenler'in yüzde 10-15'i bizim partimizle ilişkili ve Kerkük'teki bağımsız, tarafsız Türkmenlerin yüzde 60'ı referanduma evet diyecek.
VOA: Kerkük'teki Türkmen nüfusu ne?
İLHANLI: Kerkük'le ilgili çeşitli merkezlerden, çeşitli bilgiler geliyor. Değişiyor çünkü, herkes Kerkük üzerine kendi planını kuruyor.
Bazıları "dışardan Kürtler getirildi, Türkmenler azaldı, demografik yapı değiştirildi” diyorlar. Bunu Türkiye'ye böyle aktardılar. Biz, bunu düzeltmek istiyoruz. Biz bu hayallerle, bu bilgilerle gerçek bir siyaset yapamıyoruz.
Seçimde en fazla ne kadar hile yapılabilir? Yüzde 5-10 ama yüzde 50-60 yapmak imkansızdır. Erbil'in demografisini değiştirmek için 100 seneye ihtiyaç olabilir. Ben 10 içinde Erbil'de Türkmenler yüzde 70 ise, yüzde 40'ını nereye götürdüm. Niye yüzde 30 oldu? Orada Kürtler varlıklarını korumak için var güçleri ile çalışıyorlar. Orada bazı siyasi çekişmeler de yaşanabilir. Ama bir gerçek var, Kerkük'ün gerçeği var, o gerçeğe göre hareket et.
Türkmenler burada iyi bir şey elde ettikleri zaman Türkiye de kazanmış olur, sonuçta Türkiye Türkmenlerin menfaatini istiyor. Kaldı ki, kimse demesin "biz, Türkiye'nin menfaatlerini koruyoruz.” Buradaki yönetim Türkiye ile işbirliği içinde, buradaki yönetimin Türkiye ile yaptığı ittifak Türkmenlerin iç siyasetinden çok daha güçlü.
Milli güvenlik durumları, siyasi ve uluslararası düzeydeki anlaşmalar Kürdistan yönetimiyle Türkiye yönetimi iyi bir şekilde yapıyor. Onun için biz bu yönetimin bir parçası olmalıyız. Ben bir Türkmen olarak Türkiye ile siyaset yapmak yerine bölgede devlet olarak siyaset yaparsam Türkiye'ye hizmet edebilirim ve devlet yönetimi içinde Türkiye'nin menfaatlerine yönelik, komşu olarak iyi ilişkiler kurmak için iyi bir şeyler yapabiliriz.
VOA: Bölge referanduma hazır mı? İç siyasi çekişmeler, diğer ülkelerden tepkiler var.
İLHANLI: Referandum yapılması kararının alındığı toplantıdaydım. Haziran ayında 15 siyasi parti toplanıp bu kararı aldık. Biz dedik ki "biz bunu yaparsak Bağdat'tan tepki gelir ve bölgeler buna olumsuz cevap verirler”
Neden? Bir; hiçbir devlet bir diğerinin parçalanmasını ve bölünmesini istemez. Diplomatik usullere göre toprak bütünlüğünü ister, istikrar olsun, barış içinde çözülsün ister. Ama bizim buradaki referandum devlet ilanı anlamına gelmez. Bu referandum demokratik medeni bir eylemdir. İnsanların görüşünü almak istiyoruz. Eğer bölgenin şartları uygun olursa, komşu ülkeler özellikle Türkiye, BM ve özellikle daimi üye olan ülkelerin çoğu gelecekte destek verirse o zaman bağımsız devletin ilanı düşünülür. Referandumdan bir gün sonra devlet ilan edilmez.
"Peşmergeler burayı DAEŞ'e karşı savundu"
Şu an fiili olarak bir devlet var burada. Irak yönetimi ve Irak'taki sistem kendisi burayı referanduma, bağımsızlığa doğru itti. İlk önce kendi ordusunu buradan çekti. Peşmergeler burayı DAEŞ'e karşı savundu.
Kürtler'in, Hristiyanlar'ın ve Yezidiler'in yaşadığı bölgeler vardı. Oralardan da çekildi. Oralara da Peşmerge girdi. Emniyet, asayiş, devlet müesseseleri açısından burada Bağdat'a bağlı hiçbir şey yok. Sadece ortada mali durum vardı. Bağdat kendisi kesti bu bütçeyi.
İran, sınır kapısında Kürtler'le anlaşma yapmaktadır, Türkiye aynı şekilde. Demek ki biz ayrı bir devletiz, fiili olarak sadece bunun ilanı kalmış. İki ayrı ordu da var (Irak ordusu ve Peşmerge).
Kerkük'e gelirsek, Kerkük illa Kürdistan'a gelsin demiyorlar. Kerkük'te bir referandum olsun ve eğer oradaki insanların çoğunluğu Bağdat yanlısıysa ve gelecekte Kürdistan'a ilhak edilmek istemiyorlarsa referandumda hayır diyecekler.
"Oy potansiyelimiz olmamasına rağmen Kürtler bize 5 kontenjan verdi"
VOA: Türkmenler olarak buranın durumuna göre siyaset yaptığınızda menfaatleriniz neler?
İLHANLI: Burada oy oranımız çok az. Buradaki Kürtler'le iyi ilişkilerimiz olduğu için ve buradaki demokratik tecrübe daha ileri olduğu için bizim oylarımız az olduğu halde burada bir millet olduğumuzu biliyorlar ve bize parlamentoda yüzde 5 kontenjan verdiler.
"250 bin nüfusumuz var” dedik, bize "her 50 bin oya bir sandalye veriyoruz ama sizin 50 bin oyunuz yok. Bu nedenle biz, her 50 bin nüfusa bir sandalye verelim” dediler. Biz oy alsak da almasak da 5 sandalyemiz var. "Bizim neden 5 sandalyemiz var” diyenler buyurun, seçime girin fazla sandalye kazanın.
Bize bakanlık verdiler, devletin bütün müesseselerinde yönetimde Türkmenler var. Bunlar Erbil'deki Türkmenler'i temsil ediyorlar. Eğer Kerkük, Telafer de buraya gelirse biz burada ikinci büyük güç oluruz. Eğitim, kültürel, sosyal haklarımızın yanında siyasi zirve toplantıları var; 10 bin oy almış Türkmenler milyon oy alanla aynı zirvede oturuyor. Demek ki biz, siyasi haklarımızı aldık, daha iyisini istiyoruz.
Peşmerge, İçişleri ve Adalet bakanlıkları en önemli bakanlıklardır. Bunlardan birini, Adalet Bakanlığı'nı bize verdiler.
Biz daha fazla hak talep ediyoruz. Bölge başkanlığı, başbakanlık yardımcılıklarını istiyoruz, bunu talep ettik. Ama Irak'ta olanlara bakarsak hiçbir zaman zirve toplantılarına Türkmenler'i davet etmedi Maliki. Maliki, Irak dediği zaman sadece Şiiler, Sünniler ve Kürtler'den bahseder. Türkmenler'den ve Hristiyanlar'dan bahsetmez.
En son Brüksel'e gittik, Barzani bütün AB yetkilileri önünde Türkmenler'in ve Hristiyanlar'ın haklarının korunacağına dair söz verdi.
"Gelecek devletin(bağımsızlık sonrası) anayasasında etnik gruplarla özellikle Türkmenlerle ilgili maddeleri illa biz yazarız. Sadece yazılı değil kanuni taraflarını biz yapalım” dedik. Prensip olarak bunun da onayını aldık.