Mektupta, iki IŞİD üyesinin ABD’de yargılandığı takdirde İngiltere’nin idam cezasının uygulandığı ülkelerde yargılanan vatandaşları için bugüne kadar bulunduğu “idam edilmeme garantisi” talebini, bu kez gündeme getirmeyeceğinin yazılı olduğu belirtildi. İngiltere hükümeti mektubun “istihbarat paylaşımı” olduğunu açıkladı. Bu durum ülkede tartışma yarattı. İdam cezasının olmadığı İngiltere’de, suçlular bu cezanın olduğu ülkelere iade edilmiyor.
Parlamentoda tartışıldı
Olayın basında yer almasının ardından İngiltere parlamentosunda acil oturum düzenlendi. İşçi Partisi Milletvekili Daine Abbott, hükümeti bu karardan vazgeçmeye çağırdı. Abbott, “Ölüm cezası karşıtlığı ilkemize sırtını dönen bu karar hem tiksindirici hem de utanç verici. Hükümeti son anda da olsa bu kararı değiştirmeye çağırıyorum” dedi.
Hükümetin kararını savunan Güvenlik Bakanı Ben Wallace ise “Bahsettiğimiz suçlar arasında bu dünyadaki en iğrenç örgütlerden biri tarafından onlarca masum insanın kafasının kesilmesi ve bunların videoya kaydedilmesinin bulunduğunu unutmayalım” dedi.
İki IŞİD üyesinin İngiltere vatandaşı olmadığını savunan Wallace, “Onları İngiltere’de yargılayabilmemiz için elimizde kanıtımız yok” diye konuştu. Basında yer alan haberlere göre, İngiltere hükümeti iki ismi daha önce vatandaşlıktan çıkarmış.
Wallace ABD’den istihbarat paylaşımı talebi geldiğini, İngiltere hükümetinin de doğal bir şekilde herhangi bir garanti talep etmeden bu talebi yerine getirdiğini söyledi.
IŞİD’in “The Beatles” hücresi
Alexandra Kotey ve El Şafe Elşeyh isimli iki tutuklunun İngiliz aksanlarından dolayı IŞİD içerisinde ünlü İngiliz müzik grubuna atıfla “The Beatles” olarak adlandırılan üst düzey bir hücreye üye olduğu iddia ediliyor. Aynı hücreye üye olduğu belirtilen diğer iki kişiden “Cihatçı John” lakabıyla tanınan Muhammed Emvazi 2015’te hava saldırısında öldürülürken, diğer isim Aine Davis ise Türkiye’de tutuklu bulunuyor. Söz konusu hücre 2014 ve 2015 yıllarında 20’den fazla Batılı’yı esir almış; Amerikan, İngiliz ve Japon gazeteciler ile yardım örgütü çalışanlarını ve Suriye askerlerini infaz ettiğini videoları internette paylaşmıştı.
İnfaz edilen gazetecinin annesinden açıklama
Uluslararası Af Örgütü de İngiltere hükümetine tepki gösterdi. Örgütün İngiltere Sözcüsü Allan Hogarth, iki IŞİD üyesinin dehşet verici suçlarına rağmen İngiltere hükümetinin ölüm cezasıyla ilgili ilkesinden vazgeçmemesi gerektiğini belirterek, “Bu çok üzücü bir gelişme. İçişleri Bakanı İngiltere’nin ölüm cezası karşısında uzun zamandır var olan tutumunu tartışmasız bir şekilde sürdürmelidir ve ABD’den sağlam garantiler talep etmelidir” dedi.
Söz konusu iki IŞİD üyesinin yer aldığı grup tarafından infaz edildiği öne sürülen ABD vatandaşı gazeteci James Foley’in annesi Diana Foley de BBC radyosuna yaptığı açıklamada, oğlunun katillerinin cezaevine girmesi gerektiğini ancak ölüm cezasının “onları kendi çarpık ideolojilerine göre şehit konumuna getireceğini” söyledi.
