Diyarbakır'ın simgelerinden olan ve 9 bin yıllık geçmişe sahip surlar, kaçakçıların hedefi haline geldi. Söz konusu taşlar, bölgedeki işletmecilere dekoratif amaçlar için satılıyor. Sökülen taşlar nedeniyle sur diplerinde boşluklar oluştu, bazı bölümler yıkılma riski taşıyor.
"Tarihi eser kaçakçılığı suçtur"
Amida Haber'in aktardığına göre, Prof. Dr. Yağan, yetkilileri tarihi eser kaçakçılarını yargılamaya çağırıyor. Prof. Dr. Yağan, "Polis karakolunun karşısından başlayıp Mardin Kapısı'na kadar uzanan bu hırsızlık zincirinin, göz göre göre gerçekleştiğini" belirtti ve bölgeyi sürekli izlemek gerektiğini vurguladı.
Duvarların alt kısımlarından sökülen taşlar, surların yıkılmasına davetiye çıkarıyor. Prof. Dr. Yağan, geçmişte yapılan yanlış müdahalelerin surlara zarar verdiğini ve bu zihniyetin hala devam ettiğini ifade etti.
Prof. Dr. Yağan, koruma çabalarının sadece yetkililerle sınırlı kalmaması gerektiğini, toplumun her kesiminin bu mirasa sahip çıkması gerektiğini söyledi. Önerileri arasında, Diyarbakır surlarının etrafına güvenlik kameraları ve koruyucu bariyerler yerleştirilmesi, kontrollü geçiş sistemleri kurulması ve vatandaşların şüpheli durumları yetkililere bildirmesi yer alıyor.
"Torunlarımıza miras bırakmamız gerekiyor," diyerek, tüm toplumu tarihi mirası koruma konusunda sorumluluk almaya çağıran Prof. Dr. Yağan, Diyarbakır toplumunun bu koruma bilincine ulaşmasının önemini vurguladı.
