Hak-Par Diyarbakır 10. Kongresini Gerçekleştirdi

DİYARBAKIR İL TEŞKİATI 10. KONGRESİ 6 Ekim 2024 tarihinde gazeteciler cemiyeti toplantı salonunda yapıldı.

06.10.2024, Paz - 20:10 [ Güncellenme: 06.10.2024, Paz - 20:15 ]

Hak-Par Diyarbakır 10. Kongresini Gerçekleştirdi
Haberi Paylaş

Kongreye Genel başkan Düzgün Kaplan, Merkez yöneticilerin yanı sıra PWK,PSK,KDP-T, KDP BAKUR,KDP KURD, HÜDAPAR ve CHP nin yanısıra çeşitli STK  temsilcileri ile aralarında Prof. Dr. Aziz Yağan, Ömer Özmen, Ali Öncü, Av. Mustaf Özer, Mela Arıf, Cabbar Bilir, Sait Veroj, Köroğlu Karasalan’ında   bulunduğu çok sayıda yazar ve siyasetçi de katıldı.

Eski genel başkanlardan Refik Karakoç ve Latif Epözdemir’in de hazır bulunduğu Kongre salonu, Şeyh Sait, Seyit Rıza, Kadı Muhammed, Mele Mustafa Barzan’inin posterleri ve Türkçe Kürtçe sloganlarla süslendi.

Kongre Saat 11 de başladı.

Kongreyi Divan başkanı Latif Epözdemir, İle katip üyeler Ayten Özmen, Necla Çamlıbel, Turan İl yönetti.

Divan Başkanı Latif Epözdemir  kongreye, kendilerini Divan’a seçtikleri için teşekkür etti ve halkımızın özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirilenlerin anısına 1 dakikalık saygı duruşuna davet etti, Konuşmalarını Kürtçe yapan Epözdemir daha sonra kısaca görüşlerini aktardı.

Kongrede Kürtçe ve Türkçe olarak konuşan İl başkanı Vasıf Kahraman kongreye katılanları selamladı ve 3 yıllık görev süresinde HAK-PAR Diyarbakır teşkilatında görev alan destek sunan partililere teşekkür etti,

Ortadoğu’da meydana gelen savaş ve çatışmaların tüm bölgeyi etkileyeceğine, İran’a, Irak’a sıçrayacağı ve Türkiye’yi de etkileyeceğine dikkat çekti.

Kuzeyde Kürt hareketinin dağınık ve etkisiz olduğuna Kuzey Kürdistan’ı da sarsacak bu değişim dalgasını halkımızın lehine değerlendirmek için Kürt yurtseverleri şimdide harekete geçmeli ve mutlaka birliğini sağalmayı ve ortak akıl mekanizmasını inşa etmeyi başarmalıdır.' dedi.

HAK-PAR kadrolarına da çağrı yapan Vasıf Kahraman sözlerini şöyle sürdürdü; ‘Küçük sorunları büyütmemeliyiz. Büyük denizleri aşıp derelerde boğulanlardan olmamalıyız. Birliğimizi pekiştirmeli, omuz omuza partimizi büyüterek Kürt yurtsever hareketini merkezi haline getirmeliyiz.’

İl başkanının konuşmasının ardında Genel başkan Düzgün Kaplan kısa bir konuşma yaptı: Kaplan; Avrupa’da, Ortadoğu’daki gerilim ve savaşların Türkiye’yi de etkilediğine ve giderek daha çok etkileyeceğine dikkat çekti,

‘İç ve dış siyasetini Kürt karşıtlığı üzerine şekillendiren Türkiye her geçen gün daha ağır ekonomi ve siyasal krizlerle karşı karşıya kaldığını, içeride ve sınırları dışında, Kürtler meşru haklarına kavuşmasın diye kaynaklarını silahlanmaya, operasyonlara, savaşa, harcayan yöneticilerin, bir yandan içeride özgürlük alanlarını daraltan politikalar ürettiğini, komşularıyla ve çağdaş dünya ile gerilimler yaşadıklarını diğer yandan meydana gelen ekonomik krizin faturasını da emekçilere çıkardığını. Bu durumun iç gerilimi patlama noktasına taşıdığına söyledi.

Düzgün Kaplan, özetle konuşmasını şöyle sürdürdü;. Türkiye’yi yönetenler ekonomik ve siyasal krizlerin, askeri darbelerin, komşuları başta olmak üzere tüm uygar dünya ile karşı karşıya gelmesine neden olan temel yapısal sorunların başında Kürt meselesi geldiğini görmelidirler.

Kürt meselesin, adil bir çözüme kavuşturan Türkiye hem iç barışını sağlar, hem demokratikleşmesine engel olan ırkçı, şoven, militarist anlayıştan kurtulur hem de savaşa, operasyonlara, bastırma siyasetine ayrılan devasa bütçeyi halkın refahına ve kalkınmasına ayırır.

Bunun için iktidarıyla muhalefetiyle tüm yöneticilerin ‘Kürt karşıtlığı’ üzerine inşa edilen ve sürekli olarak ekonomik ve siyasal krizler üreten tekçi zihniyetten kurtulmaları gerekir.

Dünyanın farklı alanlarında özellikle de Ortadoğu’da süren ve giderek boyutları büyüyeceğe benzeyen savaş ve gerilimlerin her ülkeyi daha çok etkileyeceği gibi Türkiye’yi de etkileyecektir.

Irak, Suriye ve İran başta olmak üzere Ortadoğu’da 100 yıl önce kurulan statükonun yarattığı baskıcı idari yapılanmalarda,  sömürgeci politikalarda ısrar eden, adil bir düzen kurmaya yanaşmayan ülkelerin içinde düştüğü durum ortadadır.

Türkiye bu riskleri görerek, iç barışını sağlamayı başarmalıdır.

Yöneticiler, Türkiye’nin çok uluslu, çok kültürlü yapısını bir zenginlik olarak kabul etmeden, idari olarak yeniden yapılanmayı başarmadan iç barışın da sağlanamayacağını görmelidir.

 Bölgesel yangınlardan, ekonomik ve siyasal krizlerden kurtulmanın tek yolu budur.’

Yeni Anayasa tartışmalarını da değerlendiren Düzgün Kaplan; 'Yeni anayasa, eski zihniyetle ve eskinin üzerine inşa edilemez’ dedi ve ekledi; ‘Bize göre; yapılması gereken,  mevcut anayasayı tümden bir tarafa atmak ve sivil, çağdaş, toplumun çok uluslu ve çok kültürlü gerçeğine uygun demokratik bir anayasa yapmaktır.

Anayasa da değişmez maddeler olmamalı,  herkesi Türk sayan tekçi zihniyete yer verilmemeli, Devletin adı, vatandaşlık tanımı, kurumları çok uluslu çok kültürlü yapısına uygun hale getirilmelidir. Federal tarzda yeniden yapılanmaya, Kürt sorununun eşitlik temelinde ve adil çözümüne de olanak sağlamalıdır.

Kürt dili de Türkçenin yanı sıra, resmi dil olmalıdır.

Temel hak ve özgurlükler Avrupa Birliği standartlarında olmalı, gerçekten demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletine dönüşmeyi içermelidir.’

1.Dünya savaşının ardından Kürt halkının aleyhine oluşturulan uğursuz statükoyu da sarsma potansiyeline sahip olduğu tespitini yapan Düzgün KAPLAN; HAK-PAR Kürt yurtsever hareketinin bu sürece mümkün olduğunca hazırlıklı olması gerektiğini düşünmektedir.

Bugün Israil, Lübnan, Suriye ve Yemen’i içine alan savaş ve çatışmaların Irak’a ve İran’a da sirayet edeceği beklenirken, seçimlere giden Güney Kürdistanlı kardeşlerimizin ulusal demokratik çıkarlar etrafında birleşerek, tam bir demokratik olgunluk içinde yöneticilerini seçmesini ve Ortadoğu’yu sarsan/sarsacak gerilimler karşısında iç birliklerini sağlayarak hazırlıklı olmalarını dilemektedir.

Hak ve Özgülükler Partisi HAK-PAR, Kuzey’de ise dağınık ve etkisiz durumdaki yurtsever parti ve kadroların sömürgecilerin tuzaklarını boşa çıkaracak, halkımızın meşru haklarını ve taleplerini esas alan etkili bir ulusal temsil mekanizmasını oluşturma perspektifiyle bir araya gelmesini, örgütsel birlik dahil, istikrarlı ilkeli işbirlikleri için harekete geçilmesini zorunlu görmektedir.

Biz bu konuda üzerimize düşeni yapmaya hazırız’  dedi.

Daha sonra söz alan konuklar Pr. Aziz Yağan, Ömer Özmen, Bora Balin, Muzaffer Toy, görüş ve düşüncelerini paylaştılar.

Çalışma raporunu Sait Akçan, mali raporun ise Ramazan Duruk tarafından sunulduğu ve tartışılarak ibra edildiği Kongrede, Parti üyeleri Latif Epözdemir, Refik Karakoç, Abdullah Çelebi, Masum Çelebi, Hüseyin Polat, Semir Güzel'de söz alarak, genel politik meseleler ile örgütsel sorunlarla ilgili görüşlerini ve çözüm önerilerini sundular.

Kongre de seçimlere tek liste ile gidildi

İl başkanlığına Mustafa Okumuş;

Yönetim Kurulu Asi üyeliklerine

Hanım Akdoğan, Hatice Tunar, Gıyasettin Demirtaş, Neşat Güneş, Bayram Canseven, Abdulhamit Güner seçildiler.

HAK-PAR Basın Bürosu

Bu haber toplam: 11996 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:14:04:36
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x