Açıklamada, Kürdistan halkının alternatifsiz olmadığını göstermek için bazı Kürt il ve ilçelerinde adaylar gösterdiklerini ve bu süreçte güçlerinin ötesinde bir seçim kampanyası sürdürdükleri dile getirildi ve Yurtsever Demokrat İttifak'ın daha şimdiden Kürt halkı için bir umut olma kapasitesini ortaya koyduğu vurgulandı.
YDİ'nin açıklamasının tam metni:
31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimler, Kürt karşıtlığı üzerinden yürütülen şiddetin, şovenizmin, kutuplaşmanın ve adaletsizliğin damgasını vurduğu bir seçim oldu.
Türkiye’yi yöneten AK Parti iktidarı son birkaç yıldır varlığını Kürt karşıtlığına dayandırmış, Kürt ve Kürdistan’a ilişkin bütün değerlere karşı tam bir seferberlik ilan etmiş, bütün temel hak ve özgürlükleri bir yana iterek keyfi bir rejim kurmuş durumdadır.
Son olarak atadığı kayyumlarla Kürt halkının iradesini yok sayarak Kürdistan’da “sömürge valiliği” sistemini hayata geçirmiştir.
Kürt halkının ezici çoğunlukla büyük bir destek sunduğu HDP ise bu desteğin gereğini yerine getirmek yerine şiddet politikalarına boyun eğmiş, kentlerimizi viraneye çeviren ve binlerce canımızın yok olmasına neden olan hendek politikalarına çanak tutmuştur.
31 Mart 2019 yerel seçimleri gündeme geldiğinde, Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) ve Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) olarak milletimizin içinde bulunduğu bu kıskacı kırmak ve ulusal demokratik bir alternatif sunmak amacıyla yurtsever aydın, siyasetçi ve kanaat önderiyle birlikte Yurtsever Demokrat İttifak’ı kurduk.
Ne hendek, ne kayyum, kentlerimizi de ülkemizi de kendimiz yöneteceğiz
“Ne hendek, ne kayyum, kentlerimizi de ülkemizi de kendimiz yöneteceğiz” şiarı altında Diyarbakır, Mardin, Batman ve Muş olmak üzere dört il ve dört ilçede bağımsız adaylarla seçime girme kararı aldık. Aday göstermediğimiz yerlerde de bağımsız yurtsever adaylara destek sunma kararı aldık.
Son bir ay içinde aday gösterdiğimiz yerlerde gücümüzün çok ötesinde bir seçim kampanyası gerçekleştirdik. Kürdistan’ı yangın yerine dönüştüren aktörleri ve onların yıkım politikalarını teşhir ettik. Halkımızın, kendisine dayatılan çok yönlü baskı ve dayatmalara karşı çaresiz ve alternatifsiz olmadığını gösterdik. Kürdistan toplumunun üstüne örtülmek istenen ölü toprağını kaldırmak, halkımızı sindirmek için örülen korku duvarını yıkmak için fedakârca bir çalışma yürüttük. Gelinen aşamada Kürt milletinin inkâr, şiddet ve yıkım politikalarına karşı çaresiz olmadığı ortaya çıkmıştır. Halkımızın güveni, cesareti ve ulusal özgürlüğünü kazanacağına olan inancı artmıştır.
Elbette ki, Yurtsever Demokrat İttifak olarak, 31 Mart seçimlerinde alınan oylara ilişkin gerekli değerlendirmeyi yapacak ve açık gönüllülükle bunu halkımızla paylaşacağız. Ama, seçim sürecinde yaptığı çalışmalar, geliştirdiği kitle ilişkileri ve yurtsever duruş ve propagandasıyla, Yurtsever Demokrat İttifak'ın halkımız bakımından tarihsel bir rol oynadığı da ortadadır.
Partilerimizin öncülük ettiği ve bir çok yurtsever çevre ve şahsiyetin desteklediği Yurtsever Demokrat İttifak, 31 Mart 2019 seçim sürecinde kararlı ve cesaretli duruşuyla bir yanda Kürt siyasetinde yeni bir kapı aralarken, öte yandan seçim çalışma sürecinde sergilediği uyum, güven ve iş birliği kültürüyle kalıcı ulusal birlikler için uygun bir zemin oluşturmuştur.
Yurtsever Demokrat İttifak daha şimdiden halkımız için bir umut olma kapasitesini ortaya koymuştur.
Bu süreçte emeği olan herkese teşekkür borcumuz var.
Yurtsever Demokrat İttifak’ın bağımsız adaylarının seçim kampanyalarına katılan, onlara maddi manevi katkılarını esirgemeyen, oy veren, kanat geren bütün halkımıza teşekkür ve minnet duygularımızı iletiriz.
31 Mart seçim sonuçlarıyla ilgili olarak bilahare detaylı açıklama ve değerlendirmelerde bulunacağız.