Uzmanlar, Perry’nin ziyaretinin Erbil ile Bağdat arasında enerji alanında eşit şartlarda iş birliğinin gerekliliğinin işareti olduğunu kaydederken, Kürdistan’ın enerji kaynaklarının Erbil’deki siyasi istikrarın gelişmesine olumlu katkı sunacağını dile getiriyor.
K24’e konuşan Enerji Uzmanı Dr. Qeywan Siweyli, ABD Enerji Bakanı’nın Kürdistan temaslarının Irak ve Kürdistan için petrol sevkiyatını arttırmaları noktasında bir mesaj olduğunu söyleyerek, “Erbil ile Bağdat günlük petrol sevkiyatını arttırmalı. Bunun için de Kürdistan boru hattı kullanılmalı. Kürdistan petrol ve gaza sahip olduğu için uluslararası bir role sahip olabilir” dedi.
Petrolün jeopolitik rolü olduğunu kaydeden Siweyli, Kürdistan’ın doğal kaynaklarıyla bölgesinde etkinliğini arttırabileceğini vurgulayarak, “Kürdistan’nın, Türkiye başta olmak üzere bölgesel düzeyde etkinliği artabilir. Çünkü Türkiye’nin petrol ve gaz kaynakları yok. Bence ABD, öncelikli olarak pazara yüksek miktarda petrol sürmek istiyor ve piyasa fiyatlarının yükselmesini önlemek istiyor” ifadelerini kullandı.
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Şemal Hüseyin ise K24’e yaptığı değerlendirmede, ABD’nin enerji temelinde bir siyaset geliştirerek Kürdistan’ı daha korunaklı hale getirmek istediğini söyledi.
ABD’nin Kürdistan’ın enerji kaynaklarıyla büyük şirketler arasındaki bağın güçlenmesini istediğini vurgulayan Hüseyin şu değerlendirmede bulundu:
“Kürdistan’ın enerji kaynakları aynı zamanda Kürdistan’ın istikrarı için kaynak olacak. ABD Enerji Bakanı, Peşmerge’nin IŞİD’i yenerek Kürdistan halkının özgür yaşamını temin ettiğine değindi. Bu aynı zamanda Peşmerge sayesinde Kürdistan’daki enerji şirketlerinin rahat bir şekilde çalıştığı anlamına gelir. Kürdistan’ın büyük enerji şirketleri ile olan iş birliğinin bölgesel ve uluslararası etkileri her geçen gün hissedilecektir. Enerji kaynaklarının güçlü bir şekilde kullanılması, doğrudan siyaset ve uluslararası ilişkilere etki edecektir.”