Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi sınırları içerisindeki operasyonlarına PKK’nin varlığını gerekçe gösterdiğinin altını çizen Başbakan, Türkiye\'nin ihlallerinin endişe verici olduğunu söyleyerek, “PKK’nin Kürdistan Bölgesi’nin anayasal haklarına saygı göstermesini umuyoruz. Çünkü Kürdistan Bölgesi’ni özgürleştirmek için çok kan döküldü, çok mücadele edildi. Kürdistan Bölgesi’nde misafir olarak kalmak isteyen tüm taraflar için şartımız Kürdistan Bölgesi’nin idari ve yasal egemenliğine saygı göstermeleridir” diye konuştu.
Başbakan, Kürdistan Bölgesi ile Irak arasındaki sorunların çözümü için dost ülkelerin varılacak anlaşmaya destek olmasından memnuniyet duyacaklarını bildirdi.
İhlallerin bir an önce bitmesini umduklarını kaydeden Başbakan, Türkiye ile PKK arasındaki çatışmalardan ötürü o bölgelerde yaşayan halkın evlerine dönemediğini bildirdi.
Başbakan, “Tüm komşu ülkelere çağrımız şudur ki; Kendi muhalifleriyle yaşadıkları sorunları bizim sınırlarımızın dışına çıkarsınlar” dedi.
Kürdistan Bölgesi’nin Bağdat’tan hiçbir zaman anayasal bütçe payını alamadığını kaydeden Başbakan, yüzde 17 olan bütçe payının yüzde 12.6 olarak gönderildiğini ve Kürdistan Bölgesi’nin alt yapısının bütçenin iyi idare edildiğini bir göstergesi olduğunu söyledi.
Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarını hiçbir şekilde Irak hükümetinden almadığından Irak halkının haberdar olmasını istediğini belirten Başbakan, 2005 yılında Irak Anayasası’nın kabul edilmesinin ardından şimdiye kadar Bağdat’taki federal hükümetin anayasayı uygulamaya yanaşmadığını ve bugün yaşanan birçok sorunun temelinde anayasanın uygulanmamasının olduğunu ifade etti.
Başbakan, Irak Anayasası’nın ilk yazım sürecinde Irak Hükümeti ile eşitlik, uzlaşı ve ortaklık esası üzerine anlaştıklarını ancak sonraki süreçte bunu görmediklerini vurguladı.
IŞİD’in 2014 yılında Musul ve Tikrit’i işgal ettiği süreçte Peşmerge’nin olmaması durumunda Kerkük ve Kerkük’teki petrol kaynaklarının IŞİD’in eline geçecek olduğunu söyleyen Başbakan, “Çünkü Irak kalmamıştı. O bölgelerdeki federal güçler hiçbir şekilde kalmamıştı. Peşmerge sadece Kerkük’ü değil, tartışmalı bölgeler ve petrol kuyularını da korudu. Belki IŞİD’i yenerek Irak hükümetine örgütlenme imkanı verdi. Petrol gelirlerine gelince, Kürdistan Bölgesi’nin Bağdat tarafından ödenmeyen mali haklarıyla kıyaslanmalı ve bu durumda kimin borçlu olacağı ortaya çıkacaktır” dedi.
\"Kürtlerin Arap milletiyle sorunu yok\"
Erbil ile Bağdat arasındaki sorunlara değinen Başbakan, “Kürtlerin Arap milletiyle sorunu yok. Ölümsüz Barzani de, şimdi Başkan Mesud Barzani de her zaman Kürtlerin Arap milletiyle sorununun olmadığını dile getirmiştir. Bunu tüm Iraklı kardeşlerime hatırlatmak istiyorum. Sorun Kürdistan halkının haklarını haksızca yiyen yönetimlerle. Kürdistan’ın kapıları Iraklı tüm kardeşlerimize açık. Kürdistan Bölgesi’ne göç etmiş Iraklılar, Kürdistan Bölgesi’ni kendileri için huzurlu bir sığınak olarak görüyorlar” ifadelerini kullandı.
Başbakan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer Kürdistan Bölgesi ve Irak’ın diğer bölgeleri arasında kıyaslama yapacak olursanız, çok ciddi bir farklılık olduğunu görürsünüz. Bunun nedeni Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarının fazlasına sahip olması değildir. Kürdistan Bölgesi’nde daha iyi bir yönetimin olması nedeniyle Kürdistan Bölgesi’ndeki bu gelişim gerçekleşti.
Irak’ın diğer bölgelerine bakacak olursanız, o bölgelerin gelirlerinin yüzde 95’i Irak hükümetinin elindeydi. Ne yapıldı?”
Enfal, kimyasal saldırılar ve Kürdistan Bölgesi’ndeki 4500 köyün yıkılmasından ötürü Bağdat’ın Kürdistan Bölgesi’ne tazminat ödemesi gerektiğini bildiren Başbakan, Irak’ın şimdiye kadar bu görevini yerine getirmediğini belirtti.
IŞİD’le mücadele sürecinde Irak ve Suriye’den 2 milyona yakın sığınmacının Kürdistan Bölgesi’ne geldiğini kaydeden Başbakan, Irak hükümetinin mülteci kamplarına destek konusunda da herhangi bir adım atmadığını ifade etti.
Başbakan, Peşmerge’nin Bağdat’a doğru ilerleyen IŞİD efsanesini yendiğini hatırlatarak, Irak hükümetinin bunun karşılığında Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarını vermek yerine Erbil yönetiminin bütçesini kestiğini dile getirdi.
IŞİD’le mücadele sürecinde Bağdat yönetiminin Peşmerge’ye askeri destek sunmadığını kaydeden Başbakan, gelen askeri yardımları da engelleme yoluna gittiğini belirtti.
Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi sınırları içerisindeki operasyonlarına PKK’nin varlığını gerekçe gösterdiğinin altını çizen Başbakan, Türkiye\'nin ihlallerinin endişe verici olduğunu söyleyerek, “PKK’nin Kürdistan Bölgesi’nin anayasal haklarına saygı göstermesini umuyoruz. Çünkü Kürdistan Bölgesi’ni özgürleştirmek için çok kan döküldü, çok mücadele edildi. Kürdistan Bölgesi’nde misafir olarak kalmak isteyen tüm taraflar için şartımız Kürdistan Bölgesi’nin idari ve yasal egemenliğine saygı göstermeleridir” diye konuştu.
Başbakan, Kürdistan Bölgesi ile Irak arasındaki sorunların çözümü için dost ülkelerin varılacak anlaşmaya destek olmasından memnuniyet duyacaklarını bildirdi.
İhlallerin bir an önce bitmesini umduklarını kaydeden Başbakan, Türkiye ile PKK arasındaki çatışmalardan ötürü o bölgelerde yaşayan halkın evlerine dönemediğini bildirdi.
Başbakan, “Tüm komşu ülkelere çağrımız şudur ki; Kendi muhalifleriyle yaşadıkları sorunları bizim sınırlarımızın dışına çıkarsınlar” dedi.
Kürdistan Bölgesi’nin Bağdat’tan hiçbir zaman anayasal bütçe payını alamadığını kaydeden Başbakan, yüzde 17 olan bütçe payının yüzde 12.6 olarak gönderildiğini ve Kürdistan Bölgesi’nin alt yapısının bütçenin iyi idare edildiğini bir göstergesi olduğunu söyledi.
Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarını hiçbir şekilde Irak hükümetinden almadığından Irak halkının haberdar olmasını istediğini belirten Başbakan, 2005 yılında Irak Anayasası’nın kabul edilmesinin ardından şimdiye kadar Bağdat’taki federal hükümetin anayasayı uygulamaya yanaşmadığını ve bugün yaşanan birçok sorunun temelinde anayasanın uygulanmamasının olduğunu ifade etti.
Başbakan, Irak Anayasası’nın ilk yazım sürecinde Irak Hükümeti ile eşitlik, uzlaşı ve ortaklık esası üzerine anlaştıklarını ancak sonraki süreçte bunu görmediklerini vurguladı.
IŞİD’in 2014 yılında Musul ve Tikrit’i işgal ettiği süreçte Peşmerge’nin olmaması durumunda Kerkük ve Kerkük’teki petrol kaynaklarının IŞİD’in eline geçecek olduğunu söyleyen Başbakan, “Çünkü Irak kalmamıştı. O bölgelerdeki federal güçler hiçbir şekilde kalmamıştı. Peşmerge sadece Kerkük’ü değil, tartışmalı bölgeler ve petrol kuyularını da korudu. Belki IŞİD’i yenerek Irak hükümetine örgütlenme imkanı verdi. Petrol gelirlerine gelince, Kürdistan Bölgesi’nin Bağdat tarafından ödenmeyen mali haklarıyla kıyaslanmalı ve bu durumda kimin borçlu olacağı ortaya çıkacaktır” dedi.
\"Kürtlerin Arap milletiyle sorunu yok\"
Erbil ile Bağdat arasındaki sorunlara değinen Başbakan, “Kürtlerin Arap milletiyle sorunu yok. Ölümsüz Barzani de, şimdi Başkan Mesud Barzani de her zaman Kürtlerin Arap milletiyle sorununun olmadığını dile getirmiştir. Bunu tüm Iraklı kardeşlerime hatırlatmak istiyorum. Sorun Kürdistan halkının haklarını haksızca yiyen yönetimlerle. Kürdistan’ın kapıları Iraklı tüm kardeşlerimize açık. Kürdistan Bölgesi’ne göç etmiş Iraklılar, Kürdistan Bölgesi’ni kendileri için huzurlu bir sığınak olarak görüyorlar” ifadelerini kullandı.
Başbakan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer Kürdistan Bölgesi ve Irak’ın diğer bölgeleri arasında kıyaslama yapacak olursanız, çok ciddi bir farklılık olduğunu görürsünüz. Bunun nedeni Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarının fazlasına sahip olması değildir. Kürdistan Bölgesi’nde daha iyi bir yönetimin olması nedeniyle Kürdistan Bölgesi’ndeki bu gelişim gerçekleşti.
Irak’ın diğer bölgelerine bakacak olursanız, o bölgelerin gelirlerinin yüzde 95’i Irak hükümetinin elindeydi. Ne yapıldı?”
Enfal, kimyasal saldırılar ve Kürdistan Bölgesi’ndeki 4500 köyün yıkılmasından ötürü Bağdat’ın Kürdistan Bölgesi’ne tazminat ödemesi gerektiğini bildiren Başbakan, Irak’ın şimdiye kadar bu görevini yerine getirmediğini belirtti.
IŞİD’le mücadele sürecinde Irak ve Suriye’den 2 milyona yakın sığınmacının Kürdistan Bölgesi’ne geldiğini kaydeden Başbakan, Irak hükümetinin mülteci kamplarına destek konusunda da herhangi bir adım atmadığını ifade etti.
Başbakan, Peşmerge’nin Bağdat’a doğru ilerleyen IŞİD efsanesini yendiğini hatırlatarak, Irak hükümetinin bunun karşılığında Kürdistan Bölgesi’nin mali haklarını vermek yerine Erbil yönetiminin bütçesini kestiğini dile getirdi.
IŞİD’le mücadele sürecinde Bağdat yönetiminin Peşmerge’ye askeri destek sunmadığını kaydeden Başbakan, gelen askeri yardımları da engelleme yoluna gittiğini belirtti.
