Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) Politbüro Üyesi ve 70 Birlikleri Komutanı Cafer Şeyh Mustafa Amerika’nın Sesi Radyosu’na yaptığı açıklamada, YNK içerisinde Kerkük ihanetini yapan grubun Süleymaniye ve çevresindeki maaşlarla ilgili gösterileri provoke edip Irak Ordusu ve Haşdi Şabi milislerinin Kürdistan’ın içerisine müdahil olmasını istediğini belirtti.
YNK içerisinde Kerkük ihaneti yapan grubun YNK içerisinde sivrilip yönetimi ele geçirmek istediklerinin altını çizen Cafer Şeyh Mustafa, “YNK içerisindeki bu grubunun Irak hükümeti ve Haşdi Şabi ile anlaşması var. Kerkük’ü onlara teslim ettikleri gibi Süleymaniye, Erbil, Duhok ve tüm Kürdistan’ı teslim etmek istiyorlar. Bu şiddet olaylarını halk yapmadı. O şiddet olayları sadece bu grubun eseridir” dedi.
İhanet grubunun gösteri yapanların içerisine yerleştirdikleri kişiler yoluyla Hükümet ve parti binalarını yaktıklarını kaydeden Cafer Şeyh Mustafa şunları söyledi: “Bu ekip olayları kızıştırıp darbe yapmak istedi. Bu ekibin arkasında Irak hükümeti ve bazı bölge ülkeleri var. Maalesef Kürdistan’ın içerisinde bulunduğu bu sıkıntılı ortamda o kişilerin ve ülkelerin adını veremeyeceğim.
Bu ekip YNK’de olduğu sürece Kürdistan tehlike altındadır. Çünkü daima Irak güçleri ve Haşdi Şabi ile işbirliği içerisindeler ve Kürdistan’ın kazanımlarının yok edilmesini istiyorlar. Şimdi Kürdistan’da birlik umudu var. Aksi takdirde bu kişilerin tümünün ismini açıklarız. Onlar Haşdi Şabi ve Irak ordusunun elinden tutup Kürdistan’ın şehirlerine getirmek istiyorlar. Kerkük ihanetinin bedeli olarak yüksek miktarlarda petrol parası alıyorlar.
Saygıdeğer Mesud Barzani ve diğer partilerin de bu durumdan haberi var ama Kürdistan’ın içerisinde bulunduğu sıkıntılı durumdan ötürü bir şey yapılamıyor.
Aras Şeyh Cengi’nin 16 Ekim’deki ihanetinden, Irak ordusu ve Haşdi Şabi ile yaptığı anlaşmadan bahsetmesi gerekirdi. Biz Kerkük olayları sırasında onun hain olduğunu bilmiyorduk.
Şimdi yaraları deşme zamanı değil, iyileştirme zamanıdır. YNK içerisindeki bu grup Şahlık döneminde Irak hükümetine yardım etselerdi hepsi öldürülürdü. Mam Celal Talabani’nin zamanında bu olsaydı hepsini cezalandırırdı.”
