İran ve Rojhılat’ta koronavirüsü vakkası 9 bini aştı. Virüs nedeniyle şu ana kadar 354 kişi hayatını kaybetti. Ancak doktor ve sağlıkçılar virüsün yayılmasının asıl nedenini yeterli tıbbi malzeme bulunmamasına bağlıyor.
Rojhılat’ın Sine vilayetine bağlı Sakız kentinde koronavirüsü hasta ve şüphelilerinin tutulduğu İmam Hümeyni Hastanesi’nde çalışan kadın personellerden biri, kentte yaşananları Rûdaw’a anlattı.
“Burada durum sandığınızdan daha kötü” diyen kadın personel, yaşadıkları zorluğu şu sözlerle anlattı.
“Aziz vatandaşlarıma dışarı çıkmamalarını tavsiye ediyorum. Arkadaşlarım bir bir korona virüsüne yakalanıyor. Burada iş bittikten sonra eve gitmeye korkuyoruz. En sevdiğimiz insanlara bizden virüs bulaşmasından korkuyoruz.”
Resmi açıklamalara göre şu ana kadar Sakız kentinde 8 kişi virüsten hayatını kaybetti. Salgın nedeniyle pazar yerlerinin büyük bölümü kapalı.
Sine’deki Tevhidi Hastanesi’nde hemşire olarak çalışan bir peronel de hastanenin bahçesinde kurulan çadırda gelenleri karşıladıklarını, korona virüsüne yakalandığından şüphelendiklerini uzman doktorlara gönderdiklerini söyledi.
Hemşire, “Tahlil yaptımız kişilerde virus olup olmadığını bilmiyoruz. Ayrıca bizim özel üniformamız, n95 maskelerimiz ve gerekli techizatımız da yok. Hastanenin acil bölümünde bile mask eve lediven sıkıntısı var” dedi.
80 Yaşında Koronavirüse Yakalandı
İran’da koronavirüsü hakkında haber yapmak kadar salgın hakkında konuşmak da sakıncalı. Bu nedenle basına konuşanlar, isimlerinin saklı tutulmasını istiyor.
Korona virüsüne yakalanan 80 yaşındaki “Nesrin” isimli kadın da virüsü kaptığı ilk günlerde hastalığının basit bir soğuk algınlığı olduğunu zannettiğini ancak daha sonra kendisine Covid-19 teşisi yapıldığını söyledi.
Rûdaw’da yer alan habere göre, Nesrin, “Hastalık ilerleyince zar zor nefes alıyordum, birşey yiyemiyordum, ne yesem kusuyordum. Tahlil sonuçlarım geçikti ancak doktorlar virüse yakalandığımı anladı. Bu yüzden iyi müdahale ettiler” dedi.
Hastalıktan kurtulmasını hastanede değil, evde karantinaya alınmaktan kaynaklandığını ifade eden Nesrin, “Hastalar evde daha rahat hissedebilir, hastane psikolojik baskı da yaratıyor. Ben evimde daha rahat atlattım” ifadelerini kullandı.
Nesrin, en küçük oğlu ile birlikte yaşıyor. Hastalandığı dönemde ona refakat eden oğlu da virüse yakalandı.
Yaşlı ninenin en büyük oğlu, kardeşi ve annesini evde karantinaya aldıktan sonra durumlarının daha iyi olduğunu ve hızla iyileştiklerini belirterek, “Biz annemin iyileşeceğine ihtimal vermiyorduk. Umudumuzu kesmiştik. Ama şimdi herşey değpişti. Annem ve kardeşim tehlikeli aşamayı atlattılar. Şimdi çok daha iyiler” dedi.
Dr. Yusufpur: İran’daki Korona Salgını Çin’dekinden Daha Şiddetli
Nesrin’e korona teşisi koyan doktor Rahim Yusufpur da test sonuçlarının Tahran’dan dönmesini beklemeden yaşlı kadını karantinaya aldığını ve erken davrandığını belirtti.
Dr. Yusufpur, “Evlerinde karantinaya aldığım yüzden fazla hastam var. Ben insanlık adına, gidip tek tek onları ziyaret ediyor, tedavi ediyorum” diye konuştu.
Hastaların kendi evlerinde daha iyi izole edilebileceklerini belirten Dr. Rahim Yusufpur, “Böyle bir imkan varsa bu hastanın psikolojini, neslenmesini ve tedavisini de etkiliyor, hasta daha çabuk iyileşebiliyor” şeklinde konuştu.
Çin’de ortaya çıkan virüsün İran’daki hastalarda daha şiddetli göründüğünü belirten Dr. Yusufpur, “Virüs mutasyon geçirmiş olabilir. Çünkü burada hastalar daha şiddetli ağrı hissediyor ve daha çok ölüyor. Bunun araştırılması lazım ancak İran’ın bu imkanı yok” ifadelerini kullandı.
