Ankara Gölbaşı 3. Asliye Ceza Mahkemesi, bakan ve milletvekilliği görevlerinde bulunan HDP'li Müslüm Doğan’a, 2017 yılı Nevruz kutlamalarında polis tarafından arkadan vurulan Kemal Kurkut’la ilgili konuşmasında, açlık grevinde hayatını kaybeden PKK’nın ilk kurucularından olan Kemal Pir’i kastettiği gerekçesiyle 5 ay hapis cezası verdi.
Mahkemenin dün verdiği kararı T24’e değerlendiren Müslüm Doğan, “2017 Newroz’unda Kemal Korkut davasının takipçisi olacağız, arkadan kalleşçe öldürülen Kemal yoldaşın hukuk önünde hesabını soracağız’ dememi savcı ve hakim Kemal Pir’i kastettiğimi tespitiyle hakkımda 5 Ay hapis cezası verildi” dedi.
Doğan, Kemal Pir iddiasıyla ilgili mahkemede, “Kemal Pir açlık grevinde hayatını kaybetmiştir. Kemal Kurkut arkadan vurulmuştur. Bu alakanını doğru olmadığını belirttim" diye konuştu.
2017 Newroz’unda Kemal Kurkut davasının takipçisi olacağız. Arkadan kalleşçe öldürülen Kemal yoldaşın hukuk önünde hesabını soracağız sözlerimi savcı ve hakim Kemal Pir’i kastettiğimi tespitiyle hakkımda 5 Ay hapis cezası verildi. Tam bir hukuksuzluk hali. Kemal Kurkut polis tarafından arkadan vurulmuştu. Adıyamanlı olduğu için halk çok hassastı bu yüzden dile getirmiştim. Mahkemeye Kemal Pir’ i kastetmem mümkün değil! Kemal Pir açlık grevinde ölmüş, Kemal Kurkut’ u kastettim açık dememe rağmen ceza verilmiş. Tam bir tutulmuşluk. Hukuk tükenmiş. Hakim ve savcılar benim Kemal Pir’i kastettiğimi söylemişler. Bu gerçekten tükenmiş bir hukuk. Ben Kemal Pir’i niye kastedeyim. Açlık grevinde yıllar önce ölmüş biri. Bu konuşmadan ötürü hakkımda dava açıldı. Bu nasıl hukuk insanlığı ki; söylemediğim bir şeyden varsayım çıkarıyor. Müneccim olmak gerekiyor. Hukuk insanı müneccim olmaz. Belge üzerinden somut şeyler üzerinden karar verir. Savcı müneccimlik yapmış demiş ki yok Müslüm Doğan, Kemal Korkut’u değil, Kemal Pir’i kastediyor. Bu hukuk dışı bir şey. Böyle hukuk insanlığı olur mu?
21 Mart 2017'de Diyarbakır'a Newroz kutlamasına gelen Malatya İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü öğrencisi 23 yaşındaki Kemal Kurkut, polis kontrol noktasında vurulmuştu. Olaydan hemen sonra Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan açıklamada sırt çantalı, elinde bıçak olan ve canlı bomba olması değerlendirilen bir şahsa polislerce müdahale edildiği söylenmişti. Olayla ilgili kamuoyuna yansıyan kamera kayıtlarında ise Kemal Kurkut'un sırt çantası olmadığı, üstü çıplak bir şekilde elindeki bıçakla polis bariyerlerini aşmaya çalıştığı görülüyordu.
Olayın polis kontrol noktasında gerçekleşmesi dolayısıyla vurulma anını gösteren birçok kamera kaydı mevcut. Bu görüntülerden birinde, Kemal Kurkut kontrol noktasına yaklaştığı anda bazı polisler havaya ateş ediyor, Kurkut bariyerleri geçip koşmaya başladığında ise polisler doğrudan Kurkut'a ateş etmeye başlıyor. Bariyerleri birkaç metre geçen Kurkut, sol yanını tutup sendeliyor. Olaya dair bir başka görüntüde ise Polis aracının arka kamerasına yansıyan iki polis kendi arasında konuşuyor ve bir polis diğerine "Adamı vurmaya gerek yok ki..." diyor.
İddianamede savcı polis memuru Y. Ş.'nin olası kastla öldürmekten yargılanmasını istedi. Diğer polis memuru O. M. hakkında da kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi. Mahkeme sanık Y. Ş.'nin tutuksuz yargılanmasına karar verirken, Diyarbakır Valiliği sanık Y. Ş.'yi üç ay görevden uzaklaştırdıktan sonra görevine devam etmesine karar verdi.