Değişik nedenlerle Afganistan’dan kaçan bir grup göçmen, “Türkiye” diye Süleymaniye’ye getirildi. Afgan göçmenler, zor durumda kaldıklarını anlattı.
Afgan göçmen Şeyma (29) ile kız kardeşi Şabanu (23) Kabil’de insan hakları aktivisti olduklarını ve Taliban’ın ülkeyi ele geçirmesinin ardından hayatlarından duydukları endişe nedeniyle kaçmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Şeyma ve Şabanu, ülkeyi ter ettikten sonra İran’a geçtiklerini, Türkiye üzerinden Avrupa’ya çıkmak için kaçakçılarla anlaştıklarını belirtti. Ancak, kaçakçılar, aileyi Türkiye yerine Süleymaniye sınırına getirip bıraktı.
Göçmenlerden Cemile Hulami yaptığı açıklamasında, “Türkiye sınırında askerler bize İran’a geri dönmemiz gerektiğini söylediler. ‘Türkiye Afganların yeri değil’ dediler. Bu yüzden kaçakçılara güvendik ve bizi başka bir yoldan Türkiye’ye geçireceklerini sandık. Buraya geldiğimizde Türkiye olduğunu sandık, meğer Süleymaniye’ymiş. İnsanlardan sorduk, burası neresi diye. Bize Irak dediler” diye konuştu.
Şii mezhebine üye olduğu için Taliban tehdidi altında olduğunu anlatan Esadullah Şerifi de, ölümle tehdit edildiği için kaçmak zorunda kaldığını söyledi.
Açıklamasını devamında Şerifi, “Ben Şii mezhebine üyeyim, Hazariyim. Eşim ise Sünni ve Peştu. Zaten mezheptaşlarımız da evliliğimize karşıydı. Taliban geldikten sonra kaçıp Pakistan’a gittik. Sonra İran’a, oradan Türkiye’ye geçecektik. Buraya getirildik” dedi.
Resmi ikamet izinleri olmadığı için 5 gün boyunca açıkta kaldıklarını ve parklarda uyuduklarını belirten 19 yaşındaki Cafer Yusufi de, “Durumumuz çok kötüydü. Resmi kurumlar sadece geçici bri süre kalmamız için bize bir belge verdi. Üzerinde telefon numarası yazıyordu, kaç defa aradık, yanıt verilmedi” şeklinde konuştu.
Zor durumda kalan ailelere, Süleymaniye’li iş insanı Taha Salih sahip çıkarak otele yerleştirdi.
