Erdoğan, Diyarbakır\'da toplu açılış töreninde açıklamalarda bulundu.
Erdoğan\'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Diyarbakır’ın rengi baskı zulüm, acı değildir, üreten istihdam eden fabrikalardır” diyen Erdoğan şöyle devam etti:
“Diyarbakır sembolü olduğu koca bir coğrafyayı ideolojik hezeyanların mezesi haline getirmek isteyenlere meydanı bırakmadık. Avrupa’dan Amerika’dan beslenen zehirli köklerini coğrafyamızın kalbine saplamaya çalışanlara eyvallah etmedik. Diyarbakır Anneleri’ni, Batı’nın şempanzelerine bırakmadık. Nerede insan hakları savunucuları? Bir kere gelip de Diyarbakır Anneleri’ni ziyaret ettiler mi?
Sur Kültür Yolu Festivali’nin tüm programlarıyla çok hareketli geçtiğini, Diyarbakır’a yakışan görüntülerle tamamlandığını biliyorum. Buradan tüm dünya ile tüm Türkiye ile altını çizerek paylaşmak istiyorum: Diyarbakır’ın rengi terör değildir, Başarıyla tamamlanan Sur Kültür Yolu Festivali’dir. Diyarbakır’ın rengi baskı zulüm, acı değildir, üreten istihdam eden fabrikalardır. Diyarbakır’ın rengi PKK’nın istismarı veya HDP’nin sapkınlığı değildir, bugün sergilediğimiz bu kardeşliktir, birliktir, beraberliktir. Diyarbakır’ın rengi bu şehrin halkını neredeyse zincirli kölesi gibi gören terör ve siyaset baronları değildir. Kökenine, inancına, medeniyetine sahip çıkan asil insanlardır. Diyarbakır’ı köklerinden koparmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.
Ey Diyarbakır, gel her güzelliği içinde barındıran rengine birlikte sahip çıkalım. Sen koskoca bir medeniyetin sembol şehrisin. Hazreti Ömer’in fethinden beri, 1383 yıldır bizim olan Diyarbakır’a göz diken iflah etmez. Göz dikenin iflah olmayacağı açıktır.”
HDP’ye yüklenen Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ah Diyarbakır’ın dili olsa da ağızlarından demokratik siyaset lafını eksik etmeyenlerin nasıl emperyalistlerin kucağından hiç inmediğini anlatsa. Her nutuklarını hak, hukuk, özgürlük lafıyla bitirenlerin nasıl baskının, zulmün, kan emiciliğin dibine vurduklarını anlatsa. Sürekli Kürt lafı ederek Kürtleri sömürenlerin, sizlerin evlatlarının canı ve kanı üzerinden kendilerine ultra lüks hayat kuranların riyakarlıklarını anlatsa.
Kandil’e benim Kürt kardeşlerimin çocuklarını kaçıranlar onlar değil mi? Onlara oralarda zulmedenler bunlar değil mi? Her türlü tacizi yapanlar bunlar değil mi? 7 ay sonra yapılacak seçimlerde bunlara bütün bunların hesabını sormaya var mıyız? Yasin Börü evladımızı Diyarbakır caddesinde şehit eden alçaklar bunlar değil mi? İşte bunun hesabını Diyarbakırlı kardeşlerim Allah’ın izniyle soracaklar. Bugün bir kez daha görüyorum ki Diyarbakırlıların yaşadığı karanlık günler de geride kalmıştır.”
DİYARBAKIR\'A 5570 KONUT, 450 SANAYİ SİTESİ
“Sadece Diyarbakır\'ın huzurlu olması yetmez, Irak\'ın da Suriye\'nin de huzurlu olması lazım” diyen Erdoğan şunları kaydetti:
\"Türkiye\'yi büyütüyoruz derken güvenliği ile huzuru ile işiyle, vizyonuyla velhasıl her şeyi ile büyütüyoruz. Biz bugüne kadar Diyarbakır\'ı 57 milyon liralık kamu yatırımı ile her alanda geliştirmenin gayreti içinde olduk. Batı\'ya ne yaptıysak Doğu\'ya, Güneydoğu\'ya da onu yaptık. İnşası süren Kayapınar Şehir Hastanemizi de ihalesini hızla yenileyerek sizlerin hizmetine sunacağız. Sporda ülkemizin en modern statlarından birini Diyarbakır\'a kazandırdık. Son kampanyamızla Diyarbakır\'a 5570 konut, 450 sanayi sitesi ve 30 bin konutluk arsa daha kazandıracağız. Kura neticesinde arsaları kim kazanırsa onlar alacak. Eski stadın yerine Millet Bahçesi yapıyoruz. Ulaştırmada 44 km\'lik bölünmüş yol uzunluğunu 456 km\'ye çıkardık.”
\"Eski Stadın Yerine Millet Bahçesi Yapıyoruz\"
Son kampanyamızla Diyarbakır\'a 5570 konut, 450 sanayi sitesi ve 30 bin konutluk arsa daha kazandıracağız. Kura neticesinde arsaları kim kazanırsa onlar alacak. Eski stadın yerine Millet Bahçesi yapıyoruz. Ulaştırmada 44 km\'lik bölünmüş yol uzunluğunu 456 km\'ye çıkardık. Silvan Barajı yakında su tutmaya başlıyor.
Diyarbakır Cezaevi Artık Müze Oluyor
Diyarbakır Cezaevi müze oluyor. Adalet Bakanlığı cezaevini tamamen boşalttı. Bugün itibarıyla cezaevi Adalet Bakanlığı\'mızdan Kültür ve Turizm Bakanlığı\'mıza devredildi. İçinde müzeden kütüphaneye, kültür ve sanat birimlerine kadar pek çok bölümün yer alacağı bu eserin hayırlı olmasını diliyorum.\"