Fransa’nın Erbil Başkonsolosu Dominique Mass’ın Kürdistan Bölgesi’ndeki görevi tamamlandı ve ülkesine geri dönüyor.
Görev süresinin bitmesiyle son röportajını Rûdaw’la yapan Mass, Kürdistan Bölgesi’nde kaldığı sürede zengin bir kültüre tanıklık ettiğini söyledi.Mass, Fransa’nın Kürtlere olan desteğinin devam edeceğini vurgulayarak, ülkesinin çıkar ilişkileri kurmadığını bu yaklaşım ile Kürtlerle dost kalacağını söyledi.
Dominique Mass, Rûdaw’ın sorularını yanıtladı:
Çok sayıda vatandaşımız Fransa vizesi almamaktan şikâyetçi. Fransa hükümetinin bu taleplere karşı olmuşuz yanıt vermesinin altında yatan nedenler nelerdir?
Kürdistan Bölgesi’nde çok sayıda kişi Fransa ve Avrupa’ya seyahat etmek istiyor. Öncelikle bu durum bizi mutlu ediyor. Vize almak söylendiği kadar da zor bir işlem değil. Hergün yüzden fazla vize başvurusu alıyoruz. 2014 yılında 2 bin 500 vize başvurusu aldık, 2019 yılında ise 15 bin vize başvurusu alacağız. VFS Global şirketi ile daha fazla vize başvurusu almak için yakın işbirliği içindeyiz. Konsolosluğumuza gelen başvuruların yüzde 50’si olumlu yanıtlanıyor. Biz Kürdistan Bölgesi vatandaşlarına daha fazla vize vermek istiyoruz. Ama genel olarak iki sorun ile karşılaşıyoruz; birincisi dosyalarda çok sayıda sahte evrakla karşılaşıyoruz. Bir diğer sorun ise Fransa vize başvurusu yapan bazı kişiler vize aldıktan sonra Fransa değil de Almanya’ya veya İsveç’e seyahat ediyor. Gençler de son zamanlarda Fransa’da ikamet almak ve göçmen kanunlarından yararlanmak için başvuru yapıyorlar. Dankerk kentinde bir kampı ziyaret ettim, orada çok sayıda Kürt mülteci ile karşılaştım. Yasa dışı bir şekilde oturum izni almak istiyorlardı. Bir grupta İngiltere’ye gitmeyi amaçlıyordu.
Bahsettiğiniz sahte belgeler nelerdir?
Sahte belgelerle ilgili bence Dış İlişkiler veya İçişleri ile konuşmanız daha doğru olur. Çünkü bu konuda gereken araştırmayı onlar yapıyorlar ve dolayısıyla hangi belgelerin sahte olup olmadığı hakkında da bilgi sahibidirler. Aynı zamanda hangi turizm acentesinin sahte belgeyle işlem yaptığıyla ilgili araştırmaları vardır. Bazı acenteler ya da kötü niyetli insanlar sahte belgelerle başvuruda bulunuyorlar. Diğer taraftan seyahat amaçlı Fransa’ya gitmek isteyen bazı iyi niyetli insanlar da bu tür sahte belgelerle çalışan acentelerin emellerine alet oluyor. Bu nedenle de vize alamıyorlar. Acenteler vize alma karşılığında insanlardan 2 bin dolar gibi bir meblağ talep ediyor. Halbuki biz başvurusunda toplamda 90 dolarlık bir masrafınız oluyor. Bunun dışında alınan her para hırsızlıktır. Bazı kötü niyetli insanlar bu yolla insanlardan para alıyor. Kürt kardeşlerime tavsiye bu tür insanlara itimat etmesinler. Biz garanti bir şekilde size vize veriyoruz. Sadece Fransa Cumhuriyeti size vizeyi garanti bir şekilde verebilir.
Kürdistan Bölgesi’nde kaç Fransız şirket bulunuyor?
Elimizde detaylı bir sayı yok ama çok sayıda Fransız şirket burada faaliyet yürütüyor. Uzun zamandır burada aktif bir şekilde çalışan şirketlerimiz var. Ancak Kürdistan’da ofisleri yok. En önemlisi nedir biliyor musunuz? IŞİD savaşı süreci ve akabinde yaşanan sıkıntılar zamanında hiçbir Fransız şirket Kürdistan’dan çekilmedi. Şirketlerimiz çalışanlarını işten çıkarmamak için bütün çabalarını ortaya koydu. Aksine Kürdistan Bölgesi gençlerine daha fazla iş imkânı sağlamak için çalıştılar. Fransız şirketlerin burada yükselip büyümesi bizim için mutluluk verici bir durum. Irak ile yaptığımız ticaretin yüzde 50’si Kürdistan Bölgesi ile yapılmaktadır. Bu da bizim için memnuniyet verici bir durum. Ancak şöyle bir durum da söz konusu; buradaki arkadaşlarımız lafa gelince “Fransızlar bizim dostumuz ve onları seviyoruz bu nedenle Fransız şirketlerle çalışmak istiyoruz” diyorlar. Hâlbuki icraata gelince öyle değil başka yerlerle çalışıyorlar. Kürdistan Bölgesi’nde durumlar düzeldikçe ve gelişme sağlandıkça çok sayıda Fransız şirketin burada yatırım yapacağını umuyorum. Aynı şekilde Kürt şirketlerinin de Fransa’da ortak ticari iş yapmalarını bekliyorum.
Fransız şirketler en çok hangi alanda aktif çalışıyorlar?
Farklı alanlarda aktif faaliyet yürütüyorlar. Kozmetik alanda Yves-Rocher markası, marketler zinciri olarak Carrefour burada aktif rol almaktadır. Aynı zamanda tarım alanında Fransız şirketler burada faaliyet yürütüyorlar. Renault marka araba firması burada yerini almış durumda. Giyim markası Lacost, Lavarc çimento markası ile Danon ve tatlıcı firması burada faaliyetlerini yürütüyor.
Kürdistan Bölgesi’ne ait hangi firmalar Fransa’da çalışıyor?
Şu ana kadar herhangi bir firma yok. Ancak ileride Kürt firmalarının da Fransa’da çalışmalarını sağlayacak projelerimiz var. Fransız hava yolu şirketlerinden birinin Kürdistan’a getirilmesi için başlattığımız bu diyaloğu benim yerime gelecek yetkilinin devam ettirmesini umuyorum. Fransa ile Kürdistan arasında direk uçuşların olmasını istiyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Kürdistan Bölgesi’nde yeni hükümet kuruldu. Bu konudaki görüşünüzü merak ediyoruz?
Son dönemde Kürdistan Bölgesi’nde yaşanan sorunlar nedeniyle, IŞİD savaşı olsun, Kürdistan’a karşı uygulanan ambargolar olsun, Kürdistan vatandaşları zor bir dönemden geçti. Şimdi yeniden refahın geri döndüğünü görüyoruz ve ekonomik durum normalleşmeye doğru gidiyor. Bundan sonra daha aydınlık bir geleceğin onları beklediğini söyleyebiliriz. Yine de yeni hükümete düşen sorumluluğun zor olduğu görünüyor. Çünkü seçim mitinglerinde daha iyi hizmet edeceklerine dair vaatler de bulundular. Vatandaşlar yeni hükümetin verdiği vaatleri yerine getirmesini bekliyorlar. Aynı zamanda Bağdat ile Erbil arasında başlayan bu olumlu atmosfer daha da ileriye taşınmalı. Bu diyalog bu şekilde devam edecek ki daha iyi hizmetler verilebilsin. Son zamanlarda dikkatimi çeken şey, gençlerin kendi hükümetlerine olan inancının azalması oldu. Çok sayıda Kürt genci Avrupa’ya gitmek için iltica hakkı talebinde bulundu. Aynı şekilde çok sayıda genç yapılan seçimlere katılmadı. Bu nedenle bu gençlerin inancını kazanmak yeni hükümetin başlıca görevlerinden olmalı. Bu vesileyle Kürdistan Bölgesi’nde ifade özgürlüğünün daha ileri taşınması ve konumunun daha güçlü olması için gençlerin politikada daha aktif rol almaları gerekiyor. Bizler de bu süreçte özellikle sanatsal çalışmalar ile gençlere umut olmak istedik.
Fransa ve Kürdistan Bölgesi’nin geleceğe dönük ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kürt halkı ile Fransız halkı birbirlerinin dostudur. İyi ve kötü günde hep dost olmaya devam edecekler. Dostluk ilişkilerimiz Başkan Şarıl Digol dönemine kadar uzanıyor. Bizler çıkarlarımız doğrultusunda politikamızı değiştirmiyoruz, dostluğumuz sürecektir. Kürdistan Bölgesi ile dostuz. Aynı zamanda Irak ile dostluğumuz var ve iyi ilişkiler yürütüyoruz. 2017 yılının Kasım ve Aralık aylarında Irak Başbakanını ağırladığımız zaman daha iyi bir diyalog zemininin oluşması için dönemin Başbakanı Neçirvan Barzani’yi de Fransa’da ağırlamayı doğru bulduk. Aynı masada toplanarak diyalog etmelerini sağladık. Erbil ve Bağdat arasında diyaloğun sürmesi için gereken kolaylığı ve desteği vermek için bizler hep burada olacağız.
Kürdistan’ın bağımsızlığı için yapılan referandumdan sonra 16 Ekim saldırıları nedeniyle Irak hükümeti ile Kürdistan Bölgesi arasında ortaya çıkan gerginliği azaltma konusunda Cumhurbaşkanı Sayın Emmanuel Macron büyük bir rol almıştır. Fransa, Erbil-Bağdat arasında bu önemli misyonunu sürdürecek mi?
Bütün sinyaller şuanda sorunların çözülmesi için iyi bir atmosferin olduğunu ortaya koyuyor. Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi anlayışlı bir insan. Kürdistan Bölgesi’nin yeni hükümeti de Bağdat ile sorunları çözme kapasitesine sahip bir idaresi var. Bu nedenle olumlu görüyorum. Erbil ve Bağdat’ın ortak bir paydada buluşması için attın çağı olarak nitelendireceğimiz biz süreç içerisinde olduğumuzu unutmamak lazım. Çünkü Bağdat da sorunları çözüme kavuşturacak bir iradeye sahip, Erbil’de. Siz de biliyorsunuz ki bu ülkelerde hızlı değişimler söz konusu. Yeni gelişmeler bu süreci baltalayabilir. Bu nedenle herkesin dikkatlice hareket etmesi gerekiyor. Anlaşmak için bu altın çağda bir fırsat var. Mevcut durumda anlaşamazlar ise bu fırsat kaçacak ve uzun bir süre aynı fırsatlar söz konusu olmayacaktır.
Fransa IŞİD’e karşı oluşturulan uluslararası Koalisyon’ da önemli bir ortaktı. IŞİD’in yeniden faaliyetle başlayacağına dair bilgiler var. Fransa hükümetinin Peşmerge Güçlerine destek vermek için planı var mı? Fransa hükümetinin bu konudaki planı nedir?
IŞİD’in tehditleri devam ettiği bilgisi doğrudur, silahlı güçlerimiz Irak ve Kürdistan Bölgesi’nde varlığını sürdürüyor. Irak ve Kürdistan Bölgesi hükümetlerinin ülkeden çıkma talebi oluncaya dek güçlerimiz burada Irak ordusu ve Peşmerge Güçleri’ne eğitim vermeye devam edecektir.
Irak ordusunun tartışmalı bölgelere saldırması üzerinden 2 yıl geçti. O dönemden şimdiye kadar bölgede istikrar sağlanamadı. Bölgenin istikrarsızlığı ve belirsizliği kamuoyunda güvensizliğe yol açmasıyla birlikte bölgede güvenlik zafiyetinin oluşmasına neden oldu. Bu zafiyet IŞİD’in yeniden faaliyete geçmesine olanak tanıyor. Fransa’nın söz konusu bölgeler hakkında yaklaşımı nedir ve bu sorunun çözümü için hangi yol haritası izliyorsunuz?
Bölgedeki gelişmeleri tabi ki izliyoruz, özellikle güvenlik açısından. Birleşmiş Milletler’in (BM) bu bölge hakkında verdiği kararları destekliyoruz. Burada bütün yetkililere anayasa ve yasaların çizdiği çerçeveye saygı duymalarını hatırlatıyoruz. Bağdat yönetimi 2017 yılında anayasaya bağlı kalınmasını ve saygı duyulması gerektiğini söyledi. Biz de 2019 yılında aynı söylemi destekliyoruz ve anayasaya saygı duyulması gerektiğini savunuyoruz. Şahsi görüşüm şu yönde; yetkililer yeni bir çözüm yolu arayışı içerisine girmeli. Çünkü 140’ıncı Maddenin uygulanması bir evet oyu veya bir hayır oyu ile uygulanıp çözülmez. Uygulanması zor gibi görülüyor.
ABD ve İngiltere hükümetleri Kürt öğrencilerinin orada okuması için burs ve kontenjan imkânı veriyor. Fransa’nın böyle bir programı var mı?
Öğrencilerin Fransa’daki üniversitelerde okuma imkanına sahip olması için yakın bir tarihte, bunun Eylül’de olacağını tahmin ediyorum, Kürdistan Bölgesi Yüksek Öğrenim Bakanlığı ile Fransa arasında bir mutabakat protokolü imzalanacak. Yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin harçlıklarını bir kısmı Fransa hükümeti tarafından karşılanacak.
Şu ana kadar çok sayıda Ezidi Kürt’ü göçmen hayatı yaşıyor. IŞİD’in zulmüne uğrayan Ezidilerin acılarını azaltmak için ne gibi adımlar attınız?
Fransa 2014’ten bu yana yaklaşık 6 bin Hıristiyan ve Ezidiyi ağırladı. Ezidi ve Hıristiyanları ağırlamaya devam edeceğiz. Ancak önceliğimiz tabi ki ihtiyaç sahibi olanlar olacak. Fransa’nın bu konudaki öncelikli politikası Irak ve Kürdistan Bölgesi’nde refah içerisinde bir hayat sürmelerine destek olmaktır. Bu nedenle geçtiğimiz süreçte Musul ve çevre ilçelerde iş imkânı sağlamak için merkezler oluşturduk. Nadia Murad Yardım Vakfı ile birlikte Şengal hastanesini onaracağız.
Kürdistan Bölgesi’nin Erbil Kalesi’ni tanıtma amaçlı tür çalışmalar yapmasını öneriyorsunuz?
Ben Kürdistan Bölgesi hükümeti adına böyle bir karar veya öneride bulunamam. Bizim için önemli olan kültürel aktivitelerdir. Eskiden olduğu gibi yine aynı strateji ile yolumuza devam edeceğiz, daha fazla gence umut olmak için aktivite sayımızı arttıracağız. Erbil Kalesi Dünya Kültür Mirası içerisinde yer alıyor. Fransa olarak kültürel açıdan değerli olan bir evin restorasyon sorumluluğunu üstlendik. Kürdistan’da bulunan 7 ayrı turistik yer hakkında araştırmalar devam ediyor. Süleymaniye ve Duhok müzeleri ile çalışmalarımız sürüyor.
Kürdistan’da kaldığınız yıllar boyunca Kürt dili ve kültürü hakkında edindiğiniz izlenimler nelerdir?
Kürdistan Bölgesi’nde zengin bir kültür bulunuyor. Oldukça zengin kültürel aktörlerimiz de var ama ne yazık ki IŞİD savaşı ve Kürdistan Bölgesi’ne karşı uygulanan ambargolar nedeniyle birçoğu köşesine çekildi. Yaptığımız kültürel çalışmalar sırasında burada zengin bir kültürün olduğunu gördük. Müzik festivali düzenlediğimiz sırada başarılı koro grupların olduğunu gördük. Aynı zamanda Kürdistan Bölgesi’nde rock grubu bile var. Süleymaniye ve Duhok’ta birkaç sanat galerisi var, bütün bunlar umut vericidir.
Uzun zamandır buradasınız ve Kürt yemekleri yemişsinizdir, en çok hangisini beğeniyorsunuz?
Makbule en beğendiğim yemeklerin başında geliyor. Burada bir anne beni devamlı dolma yemeğe davet ediyordu. Bence dünyanın en güzel yemeklerinde bir tanesi. Ya da dünyanın en güzel dolmasını yedim diyebilirim.