ABD’nin Afganistan çekilmesinin etkilenen bölgelerin başında Ortadoğu geliyor. Suriye’deki siyasal ve diplomatik gelişmeler, Irak’ta genel seçimler ekseninde yaşananlar, Reisi’nin İran İslam Cumhuriyeti Devlet Başkanlığı’na seçilmesi, Türkiye’nin Suriye, Irak ve Libya politikasındaki çıkmazdan kurtulma arayışları bölgede kartların yeniden karıldığının işaretleridir.
Yaşanan son gelişmeler, bir yandan Güney Kürdistan Hükümeti’nin önemini artırıp, imajını güçlendirirken, Kürdlerin talepleri karşılanmadıkça bölgede huzur ve güvenin tesis edilemeyeceği gerçeğini daha görünür hale getirirken, öte yandan başta Kürdistan Bölgesi olmak üzere Kürdlerin kazanımlarına ve yurtsever hareketlerine yönelik karşıtlığı da güçlendiriyor.
Bu nedenle Güney Kürdistan’daki siyasal yapıları, ulusal kazanımların korunması ve geliştirilmesi, başlatılan reform sürecinin derinleştirilerek sürdürülmesi, Pêşmerge güçlerinin bir çatı altında birliğinin sağlanması için el ele vermeye, Irak genel seçimleri sırası ve sonrasında ortak bir Bağdat politikası belirlemeye çağırır.
PSK bir kez daha Batı Kürdistan’da başlatılan Kürd birliğini sağlama çabalarının tüm kesimlerin katılımıyla yürütülmesi talebini yineler ve tüm tarafları sorumlu davranmaya davet eder.
İran İslam Cumhuriyeti’nin Güney Kürdistan topraklarını bombalamasını, Kürdistan Hükümeti’ne yönelik tehditlerini mahkûm eden PSK, Kürdistan Bölge Hükümeti ve Doğu Kürdistanlı yurtsever parti ve örgütlere olan desteğini yineler.
Tek adam diktatörlüğüne son hızla ilerleyen AK Parti hükümetinin zenginleri koruyan, yoksulları daha fazla yoksulluğa mahkûm eden ekonomik politikaları nedeniyle, yoksulluk, açlık ve sefalet almış başını gidiyor.
Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadele şiarıyla iktidara gelen AK Parti hükümeti, uyguladığı politikalarla yoksul ile zengin arasındaki makasın daha da açılmasını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda sömürüye, zulme karşı çıkan, demokrasi ve haklarını talep edenlerin üstüne güvenlik güçlerini salıyor.
Hükümetin, başta Kürdler olmak üzere muhalif kesimlere yönelik saldırıları ise sınır tanımıyor. Kürd Siyasi partilerin çalışmalarının önüne engeller çıkartılıyor, yöneticileri tutuklanıp hapse atılıyor.
Kürdistan’ın militarize edilmesine hız veren, hemen her gün bir ad altında askeri operasyon düzenleyen hükümet, Güney ve batı Kürdistan’a yönelik saldırı ve işgal politikasını sürdürüyor.
Uyguladığı ekonomik politikalar, baskı ve zulüm deneniyle gittikçe taban kaybettiğinin bilincine olan AK Parti hükümeti, bir yandan Batı’da Kürdlere yönelik ırkçı saldırılara karşı sessiz kalarak Kürd karşıtlığını kışkırtırken öte yandan dini ve değerlerini araç olarak kullanıyor.
Ekonominin giderek bozulduğu, siyasi karmaşanın giderek artığı bir dönemde, yeni bir anayasanın hazırlanması ve “yeni bir çözüm sürecinden” bahsediliyor.
Önümüzdeki siyasal sürecin Kürdistan yurtsever hareketi acısından öneminin bilincinde olan PSK, tüm yurtsever parti ve örgütleri Kürdistanî bir odak oluşturmak için el ele vermeye çağırır.
Kürdistanî odağın Kürd yurtsever hareketine bir pusula olacağına, Kürdlerin Türkiye siyasetindeki etkisi ve önemini artıracağına inanan Partimiz, bu odağın oluşması için çaba safedecektir.
Bir kez daha 12 Eylül faşist askeri darbesini mahkûm ediyor, kurbanlarının önünde saygıyla eğiliyoruz.
19 Eylül 2021
PSK-Kürdistan Sosyalist Partisi