Askeri kaynaklar, Bağdat ve Washington arasındaki stratejik diyaloğun başlamasından ve ABD Başkanı Joe Biden ile Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi arasında beklenen görüşmenin gerçekleşmesinden günler önce, Irak ordusu ile "Haşdi Şabi güçleri" arasında, ortak bölgelerdeki ilişkiyi düzenlemek için bir takım hızlandırılmış tedbirleri uygulamaya koydu. Bu tedbirler, Haşdi Şabi güçlerinin askeri ve diplomatik tesislere yönelik düzenlediği sıklıkla gerçekleşen ve haftalarca süren saldırılardan sonra geldi.
Yeni tedbirler arasında, Haşdi Şabi güçlerinin faaliyetlerine daha fazla kontrol getirilmesi ve orduya ait askeri bölgelerin, askeri üslere ve yabancı misyonlara karşı düşmanca saldırılar düzenlemek için kullanılmalarının önlenmesi yer alıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, Bağdat hükümetini "Iraklı milislerle yüzleşmeye ve unsurlarını adalete teslim etmeye" çağırarak, "iki ülke arasındaki stratejik diyalok, Bağdat'ta kimin hüküm sürdüğüne ve komşularının ne istediğine bakmaksızın işbirliğini genişletmeye odaklanacaktır" açıklamasını yaptı.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamalarda, Başkan Biden'ın 26 Temmuz'da Washington'da Irak Başbakanı’nı kabul edeceği ve bu ziyaretin iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın onaylamasına imkan sağlayacağı ifade edildi. ABD başkanlığı, Biden'ın "Irak ile siyasi, ekonomik ve güvenlik konularında ikili işbirliğini güçlendirmeyi dört gözle beklediğini" belirtti. Bağdat ve Washington arasındaki stratejik diyaloğun, DEAŞ’a karşı savaşan uluslararası koalisyonun geri çekilmesi için bir takvim belirlenmesinde önemli bir rol oynayacağı düşünülüyor. Irak topraklarında halen 2.500'ü Amerikalı olmak üzere yaklaşık 3.500 yabancı asker bulunuyor. Ancak geri çekilme sürecinin tamamlanması yıllar alabilir.
Yılbaşından bu yana Irak'taki ABD güçlerine karşı yaklaşık elli füze veya silahlı insansız hava aracı (SİHA) saldırısı düzenlendi. Herhangi bir tarafça üstlenilmeyen bu saldırılar, Irak hükümet güçleri içinde bulunan İran yanlısı grupların bir ittifakı olan Haşdi Şabi güçlerine isnat edildi. Son olarak 7 Temmuz'da Irak'ın batısındaki Ayn el-Esed askeri üssüne 14 füzenin düştüğü büyük bir saldırı düzenlendi. Bu saldırıda herhangi bir can kaybı yaşanmadı. ABD ise Haziran ayının sonunda Irak ve Suriye'deki Haşdi Şabi bölgelerine saldırılar düzenleyerek İran'a bağlı yaklaşık 10 savaşçıyı öldürdü. Bu gelişmeler, Irak'ta, Bağdat'ın iki müttefiki olan ABD ve İran arasında açık bir çatışma korkusunu artırıyor.
Irak kaynakları Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamalarda, askeri durumlarda yeni bir gelişmenin yaşandığını, bunun, askeri birliklerin çoğunda açık olarak görüldüğünü ve yasadışı faaliyetleri etkisiz hale getirme hususunda mesafe kat edildiğini belirtti. İsminin açıklanmasını istemeyen kaynaklar, "hizipler, hava saldırılarından kaçınmak için şehirlerin eteklerinde veya sınırlara yakın yeni konumlara yerleşerek veya Irak ordusu veya federal polisle ortak üslerde bulunmalarının sağladığı kamuflajdan yararlanarak saha stratejilerini değiştirdiler" bilgisini verdiler.
Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre, Silahlı Kuvvetler Başkomutanlığı, yakın zamanda ordu üsleri içindeki Haşdi Şabi tugaylarının faaliyetlerinin izlenmesi ve yasadışı bir faaliyette bulunmalarının engellenmesi için yeni tedbirler aldı.
DEAŞ'a karşı verilen kurtuluş savaşlarının sona ermesinden bu yana, Irak ordusu ile Haşdi Şabi grupları arasında özellikle ortak bölgelerde temkinli ve alışılmamış bağlantılar ortaya çıkmış ve Haşdi Şabi’nin Amerikan güçlerini hedef almasıyla Irak ordusu ile Haşdi Şabi arasında gerilim artmıştı. Kerkük bölgesinde (Bağdat'ın kuzeyinde) büyük bir gruba liderlik eden bir Haşdi Şabi lideri, “Irak ordusundaki yeni önlemler, Irak ordusuyla Haşdi Şabi arasında bazen krizler yaşanmasına sebep oldu. Bunun nedeni Haşdi Şabi gruplarının son iki ay içinde diğer güvenlik kurumlarına üstünlük sağlamış olmasıdır” dedi.
Saha kaynaklarına göre, Bağdat’ın kuzeyindeki askeri bir hava üssünden patlayıcı ekipman taşıyan bir SİHA’lardan ateş açılmasına karşı üste görev yapan Iraklı subaylar ile Haşdi Şabi’nin önde gelen bir tugayı arasındaki büyük görüş ayrılıkları artık tartışma noktasına ulaştı.
Hava üssünün subayları, Haşdi Şabi güçlerini fırlatma rampalarını kaldırmaya ve füze taşıyan SİHA’ların görevine son vermeye çağırdı. Ancak Haşdi Şabi tugay komutanları ordunun taleplerine uymayı reddetti ve konu üssün içinde bir tartışmaya dönüştü. Irak hükümeti, Bağdat, Anbar ve Erbil'deki hayati bölgelere yönelik saldırıların artmasıyla bağlantılı olarak resmi ordu bölgeleri üzerinde daha fazla kontrol sağlamak istiyor.
Iraklı gruplar kuzey Musul, Selahaddin ve Anbar bölgelerinde düzinelerce kamp kuruyor, ancak ABD ile çatışmanın getirdiği zaruretlere göre zaman zaman bunları değiştiriyorlar. Başbakan Mustafa El-Kazımi, bu ayın sonundaki Amerikalılarla stratejik diyaloğun dördüncü turunda bir sonuçlar elde etmek istiyorsa, Iraklı gruplara daha fazla güç uygulamak zorunda.
