'Hamaney saklandığı yerden çıktığında çok farklı bir İran bulacak'

"Ali Hamaney muhtemelen İslam Cumhuriyeti'nin kelimenin tam anlamıyla son 'Ruhani Lideri' olacak."

26.06.2025, Per - 15:22

'Hamaney saklandığı yerden çıktığında çok farklı bir İran bulacak'
Haberi Paylaş

Ülkesinin İsrail'le savaşı sırasında İran'da gizli bir sığınakta yaklaşık iki hafta geçiren 86 yaşındaki dini lider Ayetullah Ali Hamaney, ateşkes fırsatını dışarı çıkmak için kullanmak isteyebilir.

İsrail tarafından suikasta uğrama korkusuyla dışarıyla iletişim kurmadan saklandığına inanılıyor. Görünüşe bakılırsa, üst düzey hükümet yetkilileri bile onunla hiçbir temas kurmadı.

ABD Başkanı Donald Trump ve Katar Emiri'nin arabuluculuğuyla imzalanan kırılgan ateşkese rağmen temkinli davranması yerinde olacak.

Başkan Trump'ın İsrail'e İran'ın dini liderini öldürmemesini söylediği bildirilse de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bu ihtimali dışlamadı.

Saklandığı yerden çıktığında -ya da çıkarsa- ölüm ve yıkımla dolu bir manzara görecek. Hiç şüphesiz, devlet televizyonuna çıkıp çatışmada zafer kazandığını iddia etmeye devam edecek. İmajını düzeltmek için planlar yapacak. Ancak yeni gerçeklerle, hatta yeni bir dönemle yüzleşecek.

Savaş ülkeyi ve Hamaney'i önemli ölçüde zayıflattı.

Tepede muhalif sesler

Savaş sırasında İsrail hızla İran hava sahasının büyük bölümünü kontrol altına aldı ve askeri altyapısına saldırdı. Devrim Muhafızları ve ordunun üst düzey komutanları hızla öldürüldü.

Orduya verilen zararın boyutu hala belirsiz ve tartışmalı olmakla birlikte, ordu ve devrim muhafızları üs ve tesislerinin tekrar tekrar bombalanması İran'ın askeri gücünün önemli ölçüde azaldığını gösteriyor. Militerleşme uzun zamandır ülkenin kaynaklarının büyük bir kısmını tüketiyordu.

İran'ın yaklaşık yirmi yıldır yaptırımlara maruz kalmasına neden olan ve tahmini maliyeti yüz milyarlarca doları bulan bilinen nükleer tesisleri hava saldırıları nedeniyle zarar görmüş olsa da bunun tam boyutunu değerlendirmek zor. Pek çok kişi şimdi tüm bunların ne için yapıldığını sorguluyor.

İranlıların büyük bir kısmı, 1989'da iktidara geldikten sonra ülkesini İsrail ve ABD ile çatışma rotasına sokan ve nihayetinde ülkesine ve halkına büyük bir yıkım getiren Ayetullah Hamaney'i tek başına sorumlu tutacak.

Hamaney'i ideolojik olarak İsrail'i yok etme amacını güttüğü için suçlayacaklar - ki bu pek çok İranlının desteklediği bir şey değil.

Onu budalalık olarak olarak gördükleri nükleer silahlara ulaşmanın rejimini yenilmez kılacağına olan inancı nedeniyle suçlayacaklar. Yaptırımlar İran ekonomisini felce uğrattı ve en büyük petrol ihracatçılarından biri olan ülkeyi eski halinin yoksul ve zor durumdaki bir gölgesine dönüştürdü.

Harvard Üniversitesi'nde misafir akademisyen olarak görev yapan Profesör Lina Khatib, "İran rejiminin bu kadar büyük bir baskı altında daha ne kadar ayakta kalabileceğini tahmin etmek zor, ancak bu sonun başlangıcı gibi görünüyor" diyor.

"Ali Hamaney muhtemelen İslam Cumhuriyeti'nin kelimenin tam anlamıyla son 'Ruhani Lideri' olacak."

Rejimin tepesinden de muhalif sesler yükseliyor. Savaşın doruk noktasında, yarı resmi bir İran haber ajansı, rejimin bazı üst düzey eski isimlerinin, ülkenin kutsal şehri Kum'da bulunan ve Ayetullah'tan farklı, daha sakin bir profil çizen din alimlerini müdahale etmeye ve liderlikte değişiklik yapmaya çağrısında bulunduklarını bildirdi.

St Andrews Üniversitesi İran Araştırmaları Enstitüsü'nün kurucu direktörü Profesör Ali Ansari'ye göre "Bir hesaplaşma olacak".

"Lider kadrosu içinde büyük anlaşmazlıklar olduğu çok açık ve sıradan insanlar arasında da büyük bir mutsuzluk var."

'Öfke kök salacak'

Son iki hafta boyunca pek çok İranlı, rejime duydukları derin nefrete karşı ülkelerini savunma ihtiyacı gibi çelişkili duygularla boğuştu. Rejimi savunmak için değil ama birbirlerine sahip çıkmak için, ülke için bir araya geldiler. Büyük bir dayanışma ve birliktelik olduğu yönünde haberler geldi.

Kentsel alanların dışındaki kasaba ve köylerdeki insanlar, şehirlerindeki bombardımandan kaçanlara kapılarını açtı, esnaf temel tüketim maddelerini ucuza sattı, komşular bir şeye ihtiyaçları olup olmadığını sormak için birbirlerinin kapılarını çaldı.

Ancak pek çok kişi İsrail'in muhtemelen İran'da bir rejim değişikliği peşinde olduğunun da farkındaydı. Rejim değişikliği pek çok İranlı'nın arzuladığı bir şey. Ancak yabancı güçler tarafından tasarlanan ve dayatılan bir rejim değişikliğine karşı çıkabilirler.

Dünyanın en uzun süre hüküm süren otokratlarından biri olan Ayetullah Hamaney, yaklaşık 40 yıllık iktidarı boyunca ülkedeki tüm muhalefeti yok etti. Muhalif siyasi liderler ya hapiste ya da ülkeden kaçtı. Ülke dışındaki muhalifler ise rejime karşı birleşecek bir duruş sergileyemedi.

Fırsat doğması halinde ülke içinde yönetimi ele geçirebilecek bir örgütlenme oluşturmakta etkisiz kaldılar.

Savaşın devam etmesi halinde rejimin çökmesinin de ihtimal dahilinde olduğu iki haftalık savaş süresince, pek çok kişi muhtemel senaryonun muhalefetin yönetimi ele geçirmesi değil, ülkenin kaos ve kanunsuzluğa sürüklenmesi olduğuna inanıyordu.

Prof. Khatib "İran rejiminin iç muhalefet yoluyla devrilmesi pek olası değil. Rejim içeride güçlü kalmaya devam edecek ve muhalefeti ezmek için içerideki baskıyı arttıracaktır" diyor.

İranlılar şimdi rejimin daha fazla baskı uygulamasından korkuyor. İsrail ile savaşın başlamasından bu yana geçen iki hafta içinde en az altı kişi İsrail adına casusluk yaptıkları suçlamasıyla idam edildi. Yetkililer bu suçlamayla yaklaşık 700 kişiyi tutukladıklarını söylüyor.

BBC Farsça'ya konuşan İranlı bir kadın, savaşın ölüm ve yıkımından daha çok korktuğu şeyin, yaralanmış ve aşağılanmış bir rejimin öfkesini kendi halkına yöneltmesi olduğunu söylüyor.

Prof. Ansari, "Rejim temel mal ve hizmetleri tedarik edemezse, öfke ve hayal kırıklığı artacaktır" diyor.

"Ben bunu aşamalı bir süreç olarak görüyorum. Yani bombardımanın bitmesinden çok sonrasına kadar kök salacak bir şey olarak değerlendirmiyorum."

İran'ın balistik füze siloları

İran'da çok az kişi Pazartesi günü sağlanan ateşkesin kalıcı olacağını düşünüyor ve pek çok kişi de İsrail'in İran'a karşı gökyüzünde tam bir üstünlüğe sahip olduğu için işinin henüz bitmediğine inanıyor.

Yıkımdan kurtulmuş gibi görünen tek şey, İsrail'in ülke genelinde dağların altındaki tünellere yerleştirildiği için yerini tespit etmekte zorlandığı İran'ın balistik füze siloları.

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, İsrail'in İran'a yönelik ilk saldırısını "İran'ın yaklaşık 2.500 karadan karaya füzeye sahip olduğunu" bilerek başlattığını söyledi. İran'ın ateşlediği füzeler İsrail'de önemli ölçüde ölüm ve yıkıma neden oldu.

İsrail, İran'ın muhtemelen elinde kalan 1500'ü konusunda endişeli olacak.

Ayrıca Tel Aviv, Washington ve diğer Batı ve bölge başkentlerinde İran'ın aceleyle nükleer bomba yapmaya çalışacağı yönünde ciddi bir endişe var. Tahran yönetimi niyetin bu olduğunu reddetmeye devam ediyor.

İran'ın nükleer tesisleri İsrail ve ABD'nin bombardımanları sırasında neredeyse kesin olarak geriletilmiş ve muhtemelen kullanılamaz hale gelmiş olsa da, İran yüksek düzeyde zenginleştirilmiş Uranyum stokunu güvenli ve gizli bir yere taşıdığını açıkladı.

Uzmanlara göre bu %60'lık Uranyum stoku, nispeten kolay bir adım olan %90'a kadar zenginleştirilirse, yaklaşık dokuz bomba için yeterli olacak.

Savaş başlamadan hemen önce İran, zenginleştirme için yeni bir gizli tesis daha inşa ettiğini ve bunun yakında faaliyete geçeceğini duyurmuştu.

İran parlamentosu, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ile işbirliğini keskin bir şekilde azaltma yönünde oy kullandı. Bunun için hala onay gerekiyor, ancak kabul edilmesi halinde İran, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan (NPT) çıkmaya bir adım daha yaklaşmış olacak. Çünkü dini lideri destekleyen sertlik yanlıları İran'ın bir bomba yapması için bastırıyor.

Ayetullah Hamaney şu anda rejiminin ayakta kaldığından emin olabilir. Ancak 86 yaşında ve hasta olan Ayetullah Hamaney, kendi günlerinin de sayılı olabileceğini biliyor ve iktidarın başka bir üst düzey din adamına ya da hatta bir liderlik konseyine düzenli bir şekilde geçişiyle rejimin devamlılığını sağlamak istiyor olabilir.

Her durumda, Devrim Muhafızları'nın geriye kalan ve dini lidere sadık kalan üst düzey komutanları perde arkasında gücü ellerinde tutmaya devam etmeye çalışıyor olabilir. (BBC)

 

 

Bu haber toplam: 4162 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:20:05:00
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x