Danon, İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN'a yaptığı açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın dün akşam açıklanan 2018 İnsan Hakları Raporu'nda Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Golan Tepeleri için "işgal altındaki" ifadesinin kullanılmamasını değerlendirdi.
ABD yönetiminin İsrail'in Golan Tepeleri'ni ilhakını tanıması için şartların elverişli hale geldiğini belirten Danon, "ABD'nin de bu meseleye ilişkin tavrında olumlu bir yönelim var. Dolayısıyla İsrail'in Golan Tepeleri'ni ilhakını tanıması için şartlar elverişli hale gelmiş durumda." ifadelerini kullandı.
Sağcı Partiden "Batı Şeria'yı da ilhak" Çağrısı
İsrail Eğitim Bakanı Naftali Bennett ile Adalet Bakanı Ayelet Shaked'in liderliğini yaptığı Yeni Sağ Partisi de ABD Dışişleri Bakanlığı'nın bu adımının işgal altındaki Batı Şeria'nın yüzde 60'ını oluşturan C bölgesinin İsrail tarafından ilhak edilmesinin yolunu açtığı yorumunda bulundu.
Haaretz gazetesinin haberine göre, Eğitim Bakanı ve Yeni Sağ Partisi lideri Bennett, "ABD'nin Yahuda ve Samara'yı (Talmudik Batı Şeria) işgal edilmiş topraklar olarak addetmemesinin ardından beklemek için herhangi bir sebep kalmamıştır. C bölgesini ilhak etmenin zamanı gelmiştir." ifadelerini kullandı.
Kanal 13 Televizyonu'nun salı günkü haberine göre ise Benny Gantz ile Yair Lapid liderliğindeki Mavi-Beyaz İttifakı, ABD Başkanı Donald Trump'ın bu ay içinde Başbakan Binyamin Netanyahu ile yapacağı görüşmede Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ndeki İsrail ilhakını tanımasını bekliyor. Habere göre Mavi-Beyaz İttifakı liderleri, böyle bir tanımanın İsrail seçimleri arifesinde Netanyahu'ya puan kazandıracağına inanıyor.
Bu bağlamda, ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham da pazartesi günü KAN'a yaptığı açıklamada, "Beyaz Saray'da İsrail'in Golan Tepeleri'ni ilhakını destekleme konusunda olumlu bir atmosfer var." demişti.
ABD yönetiminin ilhaka "evet" demesini beklediğini belirten Graham, "Golan Tepeleri, İsrail açısından stratejik ve canlı bir bölgedir. Bundan vazgeçmesimümkün değildir." ifadelerini kullanmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı,bu yılki dünya insan hakları raporunda İsrail işgali altındaki Batı Şeria ile Golan Tepeleri ve İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi ve için "işgal altındaki" sözcüğünü kullanmamıştı.
Amerikan siyasetinde benzeri görülmemiş bir gelişme olarak değerlendirilen raporda "işgal altındaki" ifadesinin kullanılmaması, yeni ABD yönetiminin önceki yönetimlerin politikalarından koptuğu yorumlarına yol açtı.