İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, HTŞ vemüttefiklerini kastederek, “Şam'daki rejim meşru bir hükümet değil, bir çetedir” dedi. Saar ayrıca mevkidaşları ile yaptığı görüşmelerde onlara “Filistine verdiğiniz ilginin yüzde birini Kürtlere verin” dediğini aktardı.
Gideon Saar, İsrailli sivil toplum kuruşlarının temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda, Suriye'deki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Suriye’de Beşar Esad rejiminin devrilmesinden sonra ülkenin bir biri ile rekabet eden gruplar ve aşırı ideolojilerle boğuşan parçalanmış bir devlet olduğunu söyledi.
Saar, "Şam'daki rejim esasen bir çetedir, meşru bir hükümet değil. İdlib gibi diğer bölgeler aşırı ideolojilere sahip İslamcı gruplar tarafından kontrol ediliyor” diye konuştu.
Esad rejiminin devrildiği bir zamanda Suriye ordusuna ait üslerin bombalanmasına değinen Saar, "Çünkü silahlarının radikallerin eline geçebileceğinden veya karaborsada satılabileceğinden endişeleniyordu" ifadelerini kullandı.
İsrail Dışişleri Bakanı, Suriye'deki devam eden kaos ortamında güvenliğini korumak için proaktif önlemler aldıklarını söyledi.
Sadece Türkiye ve Ürdün değil, aynı zamanda Avrupa'yı da etkileyen Suriyeli mülteci sorunu olduğunu belirten Saar, "Avrupa'da bu sorun muazzam siyasi sonuçlar doğuruyor. Amaçları açık: Durumun istikrarlı olduğunu iddia etmek, böylece mültecilerin Suriye'ye geri dönmesini sağlamak” diye konuştu.
Kürtlerin yanında durmak ahlak ve ilke meselesi
Jarusselam Post’un aktardığına göre İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar , İsrail'in Kürtleri desteklemedeki diplomatik müdahalesini vurgulayarak uluslararası toplumu sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı. "Dünya çapındaki dışişleri bakanlarıyla yaptığım görüşmelerde - [ABD Dışişleri Bakanı] Antony Blinken'dan diğerlerine kadar - uluslararası toplumun Kürtlere karşı sorumluluğunu vurguladım," dedi. Sa'ar, Kürtlerin IŞİD'e karşı mücadelelerinde yaptıkları fedakarlıkları vurguladı ve Kürt özerkliğini ortadan kaldırmanın tehlikeleri konusunda uyardı
İsrail Kürtleri savunmak için askeri bir eylemde bulunmamış olsa da Saar, onları desteklemenin ahlaki ve diplomatik zorunluluğunu vurguladı. "Kürtler Batı yanlısı ve dost bir gruptur ve biz onların yanında durmalıyız" dedi.
Ayrıca Kürt meselesini diğer meselelerle karşılaştırıldığında küresel ilgideki eşitsizliğe dikkat çekti. Saar, dışişleri bakanlarıyla yaptığı görüşmeleri anlatırken, "Onlar Filistinli değiller, ancak Filistin meselesine verdiğiniz ilginin yüzde birini bile onlara verin," dedi. İsrail'in Kürtlerle olan bağlarını Dürzi toplumuyla olan ilişkisine benzetti ve bu bağı ortak ilkelere dayanan bir bağ olarak tanımladı. "Onların yanında durmak bir ilke meselesidir - hem ahlaki hem de diplomatik olarak," diye vurguladı.