Araştırmacılar, Ben-Gvir, Smotrich ve diğer aşırı sağcı isimlerin Başbakan Netanyahu’nun savaşı sona erdirmeyi istediğini vurgulamasıyla, Gazze Şeridi'nin daha yoğun çatışmalara sahne olacağını düşünüyor
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 11 Ekim 2023 tarihinde İsrail'in Hamas'a karşı yürüttüğü savaşı yönetmek üzere kurulan Savaş Kabinesi'ni dramatik bir şekilde feshetti. Peki, bu kararın Gazze Şeridi'ndeki olaylar üzerindeki etkileri neler? Bu hamle bir ateşkes kararı alınmasını mı kolaylaştıracak, yoksa şiddetin artmasına zemin mi hazırlayacak?
İsrail Savaş Kabinesi, Netanyahu’nun mevcut hükümetinden farklı bir yapı. Çünkü Savaş Kabinesi’nin İsrail'de yasal bir statüsü yok ve feshedilmesi Tel Aviv'deki genel durumu etkilemez. Ancak bu gelişme, İsrailli taraflar arasındaki anlaşmazlıkların boyutunu açıkça yansıtıyor.
Savaş Kabinesi’nin İsrail'de birliği temsil etmesi gerekiyordu ama öyle olmadı. Savaş Kabinesi üyeleri arasında, özellikle de üyelerinden biri olan Benny Gantz'ın istifasının ortaya koyduğu üzere derin anlaşmazlıklar olduğu anlaşıldı. Gantz, Netanyahu'nun görevde kalmak gibi kendi siyasi çıkarlarına hizmet eden politikalar izlediğini ve Gazze'de yürütülen savaşın hedeflerini yerine getiremediğini, rehinelerin kurtarılması için yapılan müzakerelere ilişkin bir planı olmadığını ve Gazze'deki savaşın ertesi gününe dair bir plan geliştiremediğini söyledi.
Karar mercii Bakanlar Kurulu
Nihayetinde, özellikle Gazze'deki savaşı yönetmek üzere kurulan İsrail Savaş Kabinesi feshedildi. Ancak Gazze Şeridi’ndeki savaş sona ermedi. Gazzeliler, ‘olağanüstü hal (OHAL) hükümeti’ olarak kurulan Savaş Kabinesi'nin feshedilmesi kararından cesaret aldı. Bazıları bunun askeri operasyonların yürütülmesini bir şekilde etkileyeceğine inanıyordu.
Savaş Kabinesi’nin feshedilmesi, Netanyahu'nun, özellikle aşırı sağcı kanattan gelen baskı altında değilmiş gibi görünmeye çalıştığı anlamına geliyor. Yeni danışmanlara sahip olacağı için Netayanhu, savaşı bu kez daha akıllıca sürdürecektir. ABD Başkanı Joe Biden, yeni danışmanlarının Netanyahu’ya savaşı durdurma konusunda anayasa çerçevesinde olmak kaydıyla yeni tavsiyelerde bulunmalarını umuyor.
İsrail yasalarına göre savaş ya da askeri operasyonlarla ilgili her türlü karar, hükümetin güvenlik kabinesi tarafından alınmalı. Buna ‘Mini Bakanlar Kurulu’ ya da ‘Kabinet’ deniyor ve İsrail parlamentosu Knesset’ten temelde farklılık gösteriyor.
Knesset, yasama organını yönetmek ve cumhurbaşkanı ile başbakanı seçmek gibi en önemli görevlere sahip iken, Kabinet, savaşla ilgili kararlar almaktan ve İsrail'in ulusal güvenliği ile ilgili politikaları uygulamaktan sorumludur. Başbakanın yanı sıra dışişleri, savunma, ulusal güvenlik, maliye ve adalet bakanları olmak üzere daimî üyelerden oluşur.
Netanyahu hükümetindeki aşırı sağcı isimler olan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich de Kabinet üyeleridir. ABD Başkanı Joe Biden daha önce Netanyahu'ya bu isimleri görevlerinden alması çağrısında bulunmuştu.
İsrail basınında yer alan haberlere göre Netanyahu, kendisini sürekli olarak hükümetten çekilmekle tehdit eden Ben-Gvir ve Smotrich tarafından esir alınmış durumda. Böylece Gazze’deki savaşın gidişatına ilişkin karar alma sürecinin ortağı oldular ve bunun ciddi yansımaları olacağı şüphesiz.
İsrail'de durumun normale döndüğünü belirten siyasi analist Ragıb Sayfi, Kabinet’in savaş operasyonları ve savaş sırasında hükümetin genel çalışmalarıyla ilgili kararlar alacağını, bunun da tüm sorumluluğun İsrail Başbakanı Netanyahu'ya ait olacağı anlamına geldiğini söyledi. Bu yeni değişikliğe göre Ben-Gvir ve Smotrich’in Gazze'de yürütülen savaşın gidişatında söz sahibi olacağını ifade eden Sayfi, Netanyahu’nun isterse onları dinleyip fikirlerini uygulayabileceğini isterse tüm yetkiler artık kendi elinde olduğu için onları görmezden gelip uygun gördüğü kararı alabileceğini vurguladı.
Bir sonraki büyük adım
Sayfi, Ben-Gvir ve Smotrich gibi Hamas ile anlaşma yapılmasına ve çatışmaların durdurulmasına defalarca karşı çıkan aşırı sağcı isimlerin Kabinet’te yer aldığını ve bu isimlerin Gazze Şeridi'ndeki çalışmalara ilişkin önemli kararların alınmasında rol oynayabileceğini belirtti.
İsrail’deki hükümet sistemine göre savaş kararlarının tüm sorumluluğu başbakana aittir. Arabia’nın aktardığına göre Başbakan, ordunun ve istihbaratın başındaki yetkililer, Savunma Bakanı ve Ulusal Güvenlik Bakanı ile Maliye Bakanı da dahil olmak üzere kabinenin geri kalanına danışır, ancak nihai kararı her zaman o alır.
Sayfi’ye göre İsrail'de Ben-Gvir'in esiri olarak tanımlanan Netanyahu, aşırı sağcı kanat tarafından kendisine dikte edilenleri uygulayacak. Bu ise Gazze’deki savaşta şiddetin dozunun artacağı ve Gazze’nin daha korkunç katliamlara sahne olacağı anlamına geliyor, çünkü Ulusal Güvenlik Bakanı bunu istiyor.
Netanyahu'nun mevcut hükümetinin savaşı durdurmayacağını, herhangi bir esir takası anlaşmasını reddedeceğini ve savaşın ertesi günü için bir plan geliştirmeyeceğini düşünen Sayfi, İsrail’deki mevcut hükümetin Gazze'yi yeniden sömürgeleştireceğini ve Batı Şeria'daki ordu yönetimine benzer şekilde, Gazze Şeridi'nde askeri ve sivil yönetimi onaylayacağını belirtti.
İsrailli yazar Shlomo Ganor ise aksini düşünüyor. Ganor, Savaş Kabinesi'nin feshedilmesinin arkasındaki başlıca nedenin, aşırı sağcı Smotrich ve Ben-Gvir'in İsrail siyaset sahnesini yöneten OHAL hükümetine katılmasını önlemek olduğunu söyledi.
Netanyahu’nun ABD'ye, aşırı sağın nüfuzu olmadan işleri kendi başına yürüttüğü ve artık aşırı sağcı kanattan gelen ek taleplerin içinde boğulmadığı mesajını vermek istediğini düşünen Ganor, “Bu da başbakanın kararları kendisinin vereceği anlamına geliyor ve Hamas'la bir anlaşmaya varması ve ardından savaşın bittiğini duyurmadan önce savaşın ertesi gününe ilişkin planı onaylaması bekleniyor” değerlendirmesinde bulundu.
Gazze’deki savaşın sona ermek üzere olduğuna ve Netanyahu'nun bunu istediğine, ancak hükümetinin çökmemesi ve kendisinin görevde kalması için bunun ABD'nin baskısı altında gerçekleşmiş gibi görünmesini beklediğini vurgulayan Ganor, bunun da ordu, muhalefet ve İsrail halkı tarafından destekleneceğini sözlerine ekledi.(Kaynak)