MGRK ve ENKS'in karşılıklı Cenevre eleştirileri bitmiyor

Cenevre’de bulunan, Hamid Derwiş başkanlığındaki 5 kişilik Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) Erbil’deki mutabakata göre kendilerinin tüm Kürtleri temsil ettiğini iddia etmekte.<br><br>PYD’nin de içinde yer aldığı Batı Kürdistan Halk Mecli.

13.02.2014, Per - 07:30

MGRK ve ENKS'in karşılıklı Cenevre eleştirileri bitmiyor
Haberi PaylaÅŸ
Cenevre’de bulunan, Hamid Derwiş başkanlığındaki 5 kişilik Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) Erbil’deki mutabakata göre kendilerinin tüm Kürtleri temsil ettiğini iddia etmekte.

PYD’nin de içinde yer aldığı Batı Kürdistan Halk Meclisi (MGRK) ise yine Hewler’de varılan anlaşmaya göre ENKS’nin kendileri yarı yolda bıraktığını öne sürmekte. MGRK, anlaşma gereği eğer muhalefet tek heyet ile Cenevre’ye katılırsa, Kürtlerin her iki meclisinden de eşit katılımla muhalefet ile birlikte gideceğinin kararlaştırıldığını ama ENKS’nin buna uymadığını dile getiriyor.

Biz de bu konuya daha iyi anlamak ve var olan sorulara cevap aramak için MGRK Eşbaşkanı Abdülselam Ahmed ve ENKS adına Cenevre’de yer alan, Yekiti Partisi Sekreteri İbrahim Biro ile görüştük.

Sayın İbrahim Biro, Cenevre Konferansı’nın ilk turu sizin açınızdan nasıl geçti?

İbrahim Biro: İlk turda çok şey görüşüldü, çok şey belirlendi ama hiçbiri yerine getirilmedi, rejim durumu biraz ertelemeye bırakmak istedi; özellikle şehirlerin kuşatılması hem insanların durumu, elbette bunlar önemli. Bizim Cenevre’ye gitmemizdeki amaç, Suriye’nin geleceğini sağlayabilecek bir kurulun, komisyonun oluşturulması idi. Eğer o heyet kurulabilirse, bu tür sorunların çözümü için somut şeyler olabilir. Ama ilk turda bu gerçekleşmedi. Rejim temsilcilerinin Cenevre’deki tutum ve söylemleri çözüm odaklı değildi. Kendini tek taraf olarak görüyor ve hala fiili olarak yönetimi elinde tutuyor, isterse insanları yargılayıp, tutuklayabilir, kendini hala o şekilde görüyor. Toplantının son günlerinde, Cenevre’de çıkacak kararların bağlayıcı olması için daha ılımlı davranabilirlerdi, ama hem muhalefetin hem de rejimin tutumları birbirinden farklı. Rejim, sorunlar çözüldükten sonra, ortak bir geçiş hükümeti oluşturulmasından yana. Cenevre toplantısında bir kurulun oluşturulup, bütün sorunların çözümünün bu kurul üzerinden devam etmesi gerektiğini düşünüyor.

Rejimin temsilcileri Cenevre’de Esad’ın gidişi ya da rejimin değişmesi ile ilgili herhangi bir şey söylemiyor, mevcut durumun değişmesi yönünde tutum değiştirmiyorlar, peki bu haliyle kurulacak heyet, neyi sağlayabilir? Lakdar İbrahimi ikinci tur için nelerin görüşüleceğini belirleneceği bir liste oluşturacak. Toplantıya katılacak kişiler de buna göre hareket edecek. Suriye’nin geleceği için kurulacak kongre ya da heyetin nasıl olması gerektiği görüşülecek ve o heyetin üzerinde hiçbir güç olmayacak. Esad tarafı bunun böyle olmasını istemiyor.

Resmi Cenevre belgelerinde sizden hiç Kürt heyeti olarak bahsedilmediği yönünde eleştiriler var.
Cenevre’de rejim ve muhalefet var ve biz de muhalefet içinde temsil yer alıyoruz. İlk turun bazı oturumlarında Kürtlerin sorunlarından söz açabilme imkânı olmadı zira Suriye’nin genelini kapsayan sorunlar tartışıldı. Mesela Humus‘ta rejim güçleri tarafından kuşatılan, 2500 insanın durumu tartışıldı.

Biz o oturumda kalkıp Kürtlerin sorununu ortaya atmamız pek de uygun kaçmazdı. Bu tür genel sorunların tartışıldığı bir platformda Kürtlerin sorunundan söz açmak pek de doğru olmayacaktı.

Son gün Lakdar İbrahimi her iki tarafın da siyasi görüşlerini ifade ettiklerini söyleyince biz, ortaya konan siyasi ifadeler içinde Kürtlerin temsil edilmediğini söyledik. Herhangi siyasi bir kararda Kürtleri dışarda bırakacak hiçbir çözüm içinde olmayacağımı, hem muhalefet, hem rejim, hem de toplantıyı gerçekleştiren taraflar orada net bir şekilde görmüş oldu. Cenevre, Kürt sorununun çözümü için toplanmadı! Suriye’nin geleceğinin tartışılması ve var olan sorunun çözüme için yapıldı. Ama oradakiler şunu iyi biliyor ki biz muhalefet içinde yer alsak da, Kürt halkını sorunlarının çözümü için oradayız. Biz de Suriye\'nin içinde bir halkız, kendimize ait topraklarımız, var, dilimiz, kültürümüz farklı.

Sayın Abdülselam Ahmed sizin bu konuda düşünceleriniz nelerdir?

Abdülselam Ahmed: Maalesef ENKS tarihi bir yanlışlık yaptığını düşünüyoruz. Hewler’deki anlaşmaya göre her iki meclis de bağımsız bir taraf olarak Cenevre’de temsil edileceğimizi konferansı düzenleyen güçlere iletecektik. Ama ne yazık ki bazı Kürtler muhalefet içinde Cenevre’ye gittiler.

Şunu açık söyleyeyim ki ne rejim, ne de muhalefet Kürtleri temsil etmiyor. Oradakiler kesinlikle Batı Kürdistan Halk Meclisi (MGRK)’yi temsil etmiyor. ENKS, böylesi tarihi bir dönemde Kürtlerin elini zayıflattı. Ne İbrahim Biro ne de diğerleri asla Kürtlerin temsilcisi değildir.

İbrahim Biro: Hewler anlaşmasında eğer bağımsız bir heyet gidemese de her iki meclisten bir heyet giderse Kürtleri temsilen gidecek kararı vardı. Kürtlerin bağımsız olarak gitmesi için, toplantıdan üç gün önce Rusya’ya gittik. Mevcut durumdan rahatsız olduğumuzu net bir şekilde Rus yetkililere söyledik. Hatta biz Kürtlerin bağımsız olarak gitmesi yönünde bize çok ümit verdiklerini ama daha sonra neden tutumlarını değiştirdikleri konusunda da onları eleştirdik. Ama maalesef Kürtlerin bağımsız olarak gidip gitmeyeceğine dair bize herhangi bir garanti vermediler. Onlar da bu konu hakkında net bir cevaba sahip değillerdi.

Doğru. Biz bütün Kürtleri temsil etmiyoruz ama Kürt siyasi hareketi içinde belli bir kesimin temsilcisiyiz. Bu hareketin içindeyiz yani. Biz Cenevre Konferansı’nın çok önemli olduğunu düşünüyoruz bu yüzden biz sonuna kadar devam edeceğiz.

Biz Cenevre’de Salih Müslim, Sinem Hanım ve İlham Ahmed ile de görüştük, onlara da Hewler Anlaşması’nda alınan “hangi taraf giderse gitsin, Kürtleri temsilen orada olacak\" maddesine bağlı kalmaları hususunda konuştuk. Hatta bize destek vermelerini ve bu çalışmanın içinde yer almalarını istedik.

Sayın Ahmed, İbrahim Bey Hewler Anlaşmasına atıfta bulunuyor. Ama siz öyle bir kararın olmadığını söylüyorsunuz, bu anlaşmanın aslı nedir?
Abdülselam Ahmed:
Ordaki görüşmelerde eşit sayıda üyeden oluşturulacak, bağımsız bir Kürt heyetinin kurulması ve bu çalışmayı yürütmesi için de Danışma Komitesi kurulması kararlaştırılmıştı.

Ben Sayın Biro’ya sormak istiyorum; Kendisini, Abdülhakim Beşar’ı ve diğerlerini kim temsilci olarak belirledi? Bu isimler belirlenirken bize soruldu mu, görüşümüz alındı mı? Öyleyse nasıl olur da bizi temsil edebilir bu insanlar?

Biro, Humus’un kuşatmasından söz ediyor ama aylardır muhalefet kuşatması altında bulunan Afrin ve Kamışlı gibi Kürt kentlerinden söz etmiyor! Humus için gözyaşı dökeceğine, Suriye Ulusal Koalisyonu (SUK)’a bu durumu sorabildi m kendisi?

Peki, Kürtlerin daha geniş katılımla gidebilme ihtimali olursa siz gider misiniz Cenevre\'ye?
Abdülselam Ahmed: Bu işin esas tarafları Suriye’de yaşayanlar. Eğer biz gidersek SUK çatısında gitmeyiz. Ne oradaki Kürt heyetinin, ne de SUK’un herhangi bir gücü yok alanda! Muhalefetin Suriye’de hükümet kurma gücü yok çünkü içerde halk desteği yok ve kökleri dışarda.

Sayın Biro, Abdülselam Bey sizin Humus için üzüldüğünüzü ama Afrin’den söz etmediğinizi, aynı zamanda da Cenevre’de bulunan 5 ENKS üyesinin nasıl belirlendiğini soruyor.
İbrahim Biro: Biz aynı gün Afrin’in uzun zamandır süren kuşatmasının da dile getirilmesi gerektiğini muhalefete söyledik. Ben ve diğer dört arkadaşım ENKS tarafından belirlendi, başka kimse tarafından değil. Anlaşma konusuna gelince, ben ENKS yönetimine Hewler Anlaşması’nın içeriğinin açıklaması için çağrıda bulunacağım ki kamuoyu da gerçekleri bilsin.

Abdülselam Ahmed: Hewler Anlaşması nüshası elimde duruyor. Müsaade derseniz size okumak istiyorum.
Cenevre 2 Konferansı için:

‘a- Eğer muhalefet bir heyetten fazla giderse Kürtler de ortak bir heyet ile kongreye katılmak için girişimlerde bulunacak;
b- Eğer muhalefet tek heyet ile giderse, Kürtlerin iki meclisinden de eşit katılımla muhalefet ile birlikte gidilecek.’

Yani biz bu heyetin iki meclisin temsili olması gerektiğini söylüyoruz. Hatta bu heyetin çalışmalarını düzenleyip takip edecek bir komisyon da kurulacaktı. Ama ENKS bizi haberdar etmeden tek başına kalkıp Cenevre’ye gitti. İbrahim Biro da gelmiş ‘biz MGRK’yi de temsil ediyoruz’ diyor!

Biro, ayrıca Rusların sözlerinden döndüklerini ifade etti. Kendisine soruyorum: Sizler kendi verdiğiniz sözde durmadınız! Ruslar neden size verdikleri sözde dursunlar ki? Şunu açıkça belirteyim ki Amerika da, Rusya da Kürtleri işin içine katmadan çözüme ulaşamaz. Biz Kürtler kendi topraklarımızda güçlüyüz, neden kendi gücümüzü küçümseyip başkalarının uydusu oluyoruz, onu anlamıyorum! Bakın işte Cenevre’de Kürtler üzerine iki kelime bile konuşulmamış!

Bugün kendi bölgemiz özgür ve kendimiz idare ediyoruz. Biz çözümü dışarda değil, beraber yaşadığımız halklarla içerde arıyoruz. Biz Cenevre 2,3, 10 bile olsa herhangi bir sonuç çıkacağına inanmıyoruz çünkü orada halk yok. Ahmed Carba’nın Suriye’de hiçbir gücü yok. Biz Kürtler büyük bir kuvvetiz ve herkes Suriye’nin özgür ve demokratik geleceği için Kürtleri muhatap almalı.

Kürtler savaşta değil diplomaside kaybediyor eleştirisine ne dersiniz?
İbrahim Biro: Evet biz diplomatik çalışmalara hız vermeliyiz. Bizim sorunumuz şu, Kantonların oluşumunda Kürtlere dair herhangi bir şeyin olmaması Kürtleri kaygılandırıyor. Biz Kürtlerin taleplerinden geri adım atılmaması gerektiğini söylüyoruz.

Peki, siz neden bu Kanton oluşumlarında yer almadınız?
İbrahim Biro: Biz bu arkadaşlarla mevcut oluşum için ortaklaşamadık. Umarım Kürt bakış açısına göre bir idare oluşur, somut bir şey gerçekleşir.
Abdülselam Ahmed: El Parti lideri Abdülhakim Beşar, Kanton ilanları için bu bir savaş ilanıdır dedi, ‘Araplar arasında rahatsızlığa neden oluyor’ diye! ENKS, Rojava Kürdistanı’nın adının değişmesi gerektiğini, Arapları kızdıracak söylemlerden sakınılması gerektiğini söylüyordu. Şimdi Sayın Biro ve ENKS kalkmış ‘Kantonlarda Kürt vurgusu yok’ diyerek eleştiriyorlar. Kürt, Arap, Süryani, Ermeni, Çeçen beraber, sabırla bölgemizi idare ediyoruz. İbrahim Biro ve diğer arkadaşlar İstanbul ’da ama biz bölgede, halkımızla savaşın içindeyiz.
Nerina Azad
Bu haber toplam: 2717 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:03:48:03
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x