Pentagon Sözcüsü ve Deniz Piyadesi Komutanı Anton Semmelroth, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Savunma Bakanlığı’nın Ortadoğu ve Arap (Basra) Körfezi’ndeki konumunu değerlendirmeye devam ettiğini söylerken, “Bu durum, operasyonel gereksinimler ve riskler arasında bir denge sağlamak ve küresel taahhütlere hazırlanmak için ele alınıyor” dedi.
Semmelroth, Savunma Bakanı Lloyd Austin’nin geçen hafta Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’ne verdiği ifadesine atıfta bulunarak, Suudi Arabistan’ın Ortadoğu’da ABD’nin önemli bir ortağı olduğunu ve bölgesel güvenlik yapısının önemli bir ayağını oluşturduğunu belirtti. Austin, Savunma Bakanlığı’nın, İran’ı caydırmak ve bölgesel istikrarı desteklemek için gerekli yetenekleri belirlemek üzere Ortadoğu’daki bölgesel ortaklarıyla görüşmelerine devam edeceğini söylemişti.
Suudi Arabistan’a silah satışlarının ve nakliyatının durdurulmasının yanı sıra eski Başkan Donald Trump yönetiminin izin verdiği doğrudan ticari satışlarla ilgili olarak ise Semmelroth, bu durdurma faaliyetinin geçici olduğunu belirtti. ABD’li yetkili, “Bu durum, yeni yönetime inceleme fırsatı vermektedir. Bu idari prosedür, geçiş sürecinde rutin ve örnek niteliğindedir. ABD silah satışlarının, ortaklarımız için daha dayanıklı ve sağlam bir güvenlik sistemi oluşturma hedeflerimizi karşılamasını sağlıyor ve idarenin, şeffaflık ve iyi yönetile bağlılığını gösteriyor” dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise ABD’nin, Sana’yı işgal eden ve Washington’un doğrudan müttefiki Suudi Arabistan’ı hedef alan Husilerin eylemlerine odaklanacağını söyledi. Blinken, geçen çarşamba günü düzenlediği ilk basın toplantısında, Husilerin çok sayıda insan hakkını ihlal ettiğine dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanı, Suudi Arabistan’ın Yemen’e çok sayıda insani yardım yaptığına dikkati çekerken, ülkesinin de burada yardım dağıtmaya istekli olduğunu vurguladı.
Antony Blinken, “Tahran geri adım attığı yükümlülüklerini yeniden yerine getirene kadar, ABD de İran’ın nükleer programına ilişkin anlaşmaya geri dönmeyecek” diyerek, İran’ın anlaşmadaki taahhütlerine geri dönmesinin ve ABD’nin de yaptırımları kaldırmak için bunu teyit etmesinin zaman alacağını belirtti.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenneth F. McKenzie, Pentagon’un Riyad’la ülkenin batı bölgelerindeki çeşitli hava üslerini ve deniz limanlarını kullanmak ve İran ile herhangi bir savaşta mücadele etmek için bir ön düzenleme yaptığını açıkladı.
McKenzie, Ortadoğu turunda kendisine eşlik eden gazetecilere, bu hafta başlarında, İran ile herhangi bir anlaşmazlık olması durumunda, ABD’nin batıdan bölgeye kuvvet transfer edebileceği Suudi Arabistan’daki ABD üslerini ziyaret ettiğini belirtti. Komutan, Suudi Arabistan’daki Yenbu, Taif ve Tebük’teki yeni üsleri incelediğini de dile getirdi.
Orgeneral Kenneth McKenzie, “Arap (Basra) Körfezi, İran’la herhangi bir silahlı çatışma senaryosunda tartışmalı sular olacaktır; Bu nedenle, ihtilaflı alanda bir anlaşmazlığa girildiğinde kuvvetlerimizin nakledileceği yerlere bakıyoruz” diyerek, Suudi Arabistan’ın Kızıldeniz’e kıyısı olan batı bölgesinin, ABD askeri varlığı açısından birçok fırsata sahip olduğuna dikkati çekti.
McKenzie, bu genişleme girişiminin en az bir yıldır devam ettiğini, ancak ilgili açıklamanın yeni Biden yönetiminde geldiğini belirtirken, ABD- Suudi Arabistan ilişkilerinin askeri düzeyde derinleştiğini de vurguladı. ABD’li General ayrıca, Ortadoğu’daki tüm ABD kuvvetlerini yöneten CENTCOM’un askeri komutanlarının her zaman Tahran’la savaş olasılığını akıllarında tuttuğunu kaydetti.