Şah, Saddam’ın Humeyni suikastı teklifini neden geri çevirdi?

1970’lerde Saddam Hüseyin, İran Şahı’na Ayetullah Humeyni’yi öldürme teklifinde bulundu. Şah, bu teklifi “Biz din adamı öldürmeyiz” diyerek reddetti. Bu sessizce alınan karar, İran’ın kaderini ve Orta Doğu’nun dengesini kökten değiştirdi.

08.07.2025, Sal - 16:28

Şah, Saddam’ın Humeyni suikastı teklifini neden geri çevirdi?
Haberi Paylaş

 

Orta Doğu'da sayısız ölümden sorumlu olan Iraklı diktatör Saddam Hüseyin'in İran Devrimi’nin lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni’yi ortadan kaldırma fırsatı vardı. Eğer bu teklifi gerçekleştirseydi, bölge belki de 46 yıllık İslam Cumhuriyeti’nden, rehine krizinden ve İran-Irak Savaşı’ndan kurtulabilirdi.

1970'lerde Saddam Hüseyin, İran Şahı Muhammed Rıza Pehlevi’ye olağanüstü bir teklifte bulunduğu iddia ediliyor: Necef'ta sürgünde olan rejim karşıtı din adamı Humeyni’nin suikasta uğratılması. Şah bu teklifi geri çevirdi. “Biz din adamlarını öldürme işinde değiliz” dediği aktarılıyor.

Humeyni, 1964’te İran’dan sürgüne gönderildikten sonra Irak'ın Necef kentinde yaşadı. Oradan yayımladığı vaaz kasetleri İran'a kaçırılarak camiler ve çarşılarda dağıtıldı. Bu kayıtlar kısa sürede siyasi bir bombaya dönüştü.

Saddam Hüseyin, Humeyni’nin Irak’taki Şii nüfusu üzerindeki etkisinden endişe ediyordu. Bu nedenle Şah’a ya sınır dışı etme ya da ortadan kaldırma teklifinde bulunduğu, bazı kaynaklara göre BM'deki bir arka kanal görüşmede iletildi.

Gazeteci Amir Taheri’nin aktardığına göre, 1978’de Saddam’ın istihbarat başkanı ve üvey kardeşi Barzan el-Tikriti, sürpriz şekilde Tahran’a uçarak Şah’a fiziksel tasfiye önerdi. Şah teşekkür etti ama suikast fikrini reddederek yalnızca sınır dışı edilmesini istedi.

1978 sonbaharında Saddam, İran’daki baskılar nedeniyle Humeyni’yi Irak’tan sınır dışı etti. Ancak bu, Humeyni’nin etkisini azaltmak yerine artırdı. Fransa’da Neauphle-le-Château kasabasına yerleşen Humeyni, dünya medyasıyla yoğun temas kurarak görüşlerini hızla yaydı.

Sonuçta dört ay içinde Şah devrildi.

Humeyni’nin fiziksel olarak zayıf ama ideolojik olarak güçlü oluşu, Şah rejimini tehdit ediyordu. İslamî saflık üzerine kurulu söylemi, farklı toplumsal kesimleri bir araya getiriyordu. Şah, ahlaki ya da imaj endişeleriyle suikastı reddetti. Ancak karar, İran tarihinin seyrini tamamen değiştirdi.

1980’de Saddam İran’ı işgal ettiğinde devrim sonrası rejimin hızla düşeceğini düşündü. Ancak savaş sekiz yıl sürdü ve bir milyon kişinin ölümüne yol açtı.

Şah 1980’de sürgünde öldü, ülkesine bir daha geri dönemedi. Saddam’ın teklifini kabul etseydi İran farklı bir yola mı girerdi? Demokrasiye mi yaklaşırdı? Cevabı bilinmez, ancak alınan o bir kararın bölgeyi kökten değiştirdiği kesin.

 

Bu haber toplam: 2730 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:20:15:12
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x