Bülent Arınç 'İşler iyi gitmiyor' dedi, yeni parti için 'Erdoğan çağrı yapsın' önerisi getirdi

Eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç, yeni parti kurma girişimlerine üstü kapalı gönderme yaparak, "Biz burada Türkiye’yi, AK Parti’yi konuşuyoruz, kim nereye giderse gitsin biz AK Partiliyiz" dedi. Ancak Arınç, "Öbürleri bizim eteklerimize ulaşamıyor ama bir yerde de işler iyi gitmiyor pek" diyerek öz eleştiride de bulundu.

30.04.2019, Sal - 06:41

Bülent Arınç 'İşler iyi gitmiyor' dedi, yeni parti için 'Erdoğan çağrı yapsın' önerisi getirdi
Haberi Paylaş

Süper Haber'den Hülya Okur'a konuşan Arınç, "AK Parti’de ayrışmayı bekliyor muydunuz çünkü 'Kurarken bu tür geçişlerin olacağını hiç düşünmedik' gibi bir ifadeniz oldu" sorusu üzerine "Ayrılıklar olur da. Çok idealist, çok samimi, çok hasbi şeylerdi bunlar. Ama işin doğasında varmış bu demek ki. Fransız İhtilali'nde bile ihtilalciler sonradan birbirlerini yediler. Veya bir başka partide, bir başka toplulukta. Zaman içerisinde değişimler olabiliyor. Bizde de arzu edilmeyen ayrılıklar, küskünlükler olabilir. Bunun telafisi çok kolay, yeter ki bunu istesin" yanıtını veriyor.

Arınç, yeniden bir araya gelme konusunda, "Nasıl olacaksa olur, siz bana söyleyin yeter ki. Kolları bir sıvarız ki, AK Parti’yi bugünkü gücünün 10 katına ulaştırırız" görüşünü dile getiriyor.

Arınç, "O çağrıyı Cumhurbaşkanı yapmalı gibi mi görüyorsunuz? Abdullah Gül, Davutoğlu için..." sorusuna "Başımızda o var. Hep bu isimler üzerinde kalmayalım. Ben 50 yılın siyasetçisiyim. İkinci kitapta 2001’den başlayacak, muhteşem 10 yıl ve ondan sonra 2011’den, Allaha ısmarladık dediğim güne kadar. Bestseller olacak o kitap" cevabını veriyor.

- Bu noktada “Siyasette en büyük güç gücünü ve bildiklerini gizleyebilmektir” sözünüzü hatırladığımızda gücü elinizde tutmaya kararlı görünüyorsunuz. Peki AK Parti gücü elinde nasıl tutabilir?

"Benim çağrım AK Parti’nin bu güzel gövdesi, güçlü gövdesi varken en az yüzde 40’lık kocaman bir gövde var" diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürüyor:

''Öbürleri bizim eteklerimize ulaşamıyor ama bir yerde de işler iyi gitmiyor pek. Bu gövdeyi çok daha güçlendirelim. Yine bir aile fotoğrafı olsun ki, millet bu fotoğrafa bakarak AK Parti’ye oy versin. Çünkü bizim zamanımızda iki fotoğraf vardı. Bir Demirel’in 'benim aile fotoğrafım' dediği bir fotoğraf, millet bunu bir kenara attı. İkincisi, bizim fotoğrafımız, on, on beş, yirmi, otuz tane adamın birlikte çektirdiği fotoğraf. Hepsi birbirinin eksikliğini tamamlayan, hepsi birbirine güç katan, hepsi birbirinden değerli, hepsi birbirinden kıymetli. Millet oraya baktı; beni sevenler beni gördü, Tayyip Beyi sevenler Tayyip Bey’i gördü. Abdullah Bey’i daha yumuşak daha akılcı bulanlar onu gördü. Daha cesur, cengaver görmek isteyenler Tayyip Bey’di. 'Ah tam benim aradığım adam' dedi. O fotoğraf bize 17 senelik iktidar sağlıyor ama o fotoğrafta bir eskime, bir yıpranma, bir solukluk meydana gelmişse bu fotoğrafı tekrar canlandırmamız lazım. İşin özü bu.''

''Arınç, isim vermiyor ama Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ima ederek, "Yumuşak huylu ve tatlı dilli olmak. Buna İslam’da 'Kavli Leyyin' derler. Ayetlerde, hadislerde geçen şey budur. Peygamberimize hitaben Cenabı Hak buyuruyor ki: Sen sert olsaydın ağır kelimeler konuşsaydın, etraftakiler senden kaçardı. Sen onları yumuşak dille güzel huyla davet et, Rabbinin yoluna. Yumuşak huylu, tatlı dilli doğruları söyleyen bir yapıya tekrar kavuşmamız lazım" mesajını gönderiyor.''

Seçim döneminde ortaya atılan beka söylemine de değinen Arınç, şunları söylüyor:

''Beka meselesi, Türkiye için her zaman vardır. Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nde daha çok bu konular üzerinde durulur. Ben MGK’dan sorumlu olduğum için üç defa Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ni değiştirdik ve içerisine çok önemli şeyler koyduk. Türkiye’nin güney meselesi vardır o ülkelerle ilgili bir güvenlik meselesidir. Güvenlik bir beka sorunudur. İç politikada toplumsal barış kurmak zorundayız. Terör meselesi, bir beka meselesidir. Kıbrıs meselesi, bir beka meselesidir yerine göre. Bunun sadece seçim sandığına indirgemek doğru değildir. Beka meselesi, olmazsa olmaz varlık ve yokluk arasında seçilecek bir meseledir. Beka meselesinin ne olduğunu herkes çok iyi bilir. Bu seçimlerde çok kullanıldığı için söylüyorum; bir seçim, beka meselesi olmaktan çok daha ötede bir şeydir.''

Nerina Azad
Bu haber toplam: 11248 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:13:18:02
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x