Demirtaş: 'Ant olsun, hukuk önünde bana yaptığınız her şeyin hesabını soracağım'

AİHM’in Selahattin Demirtaş hakkında, “Derhal serbest bırakılsın” kararını verdiği ilgili dosyanın duruşması başladı.

16.03.2021, Sal - 12:53

Demirtaş: 'Ant olsun, hukuk önünde bana yaptığınız her şeyin hesabını soracağım'
Haberi Paylaş

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutuksuz yargılandığı ana davası Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülen duruşmaya Demirtaş, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.

Avukatların hazır bulunduğu duruşmaya, HDP milletvekilleri Serpil Kemalbay, Saruhan Oluç, Kemal Pekgöz, Hüseyin Kaçmaz, Züleyha Gülüm, Mahmut Toğrul, HDP PM Üyesi Doğan Erbaş ve parti yöneticileri ile basın mensupları katıldı.

Kimlik tespitinin ardından başlanılan duruşmada mahkeme başkanı, dava konusu olan fezlekeleri uzun uzun okudu. Bunun üzerine söz alan Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi’nin 22 Aralık 2020’de verdiği, “Derhal serbest bırakılsın” kararını hatırlattı.

Karaman, “Uzun uzun Van, Ankara’nın dosyalarını okuyorsunuz. AİHM’in kararı yokmuş gibi davranıyorsunuz. AİHM kararını dikkate almadan duruşmaya devam edeceğiniz anlaşılıyor. Ancak ben sizden AİHM’in kararını da zapta geçirmenizi beklerdim ama siz fezlekeleri okuyorsunuz hiçbir şey olmamış gibi” diye belirtti.

“Taleplerinizi daha sonra iletirsiniz” diyen mahkeme başkanı ise, fezlekeleri okumaya devam etti.

AİHM Büyük Dairesi’nin kararı üzerinde duran Demirtaş, mahkeme heyetinin kararı zapta geçirmemesine tepki gösterdi.

Demirtaş, tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

Mahkemeyi cesaretinden dolayı tebrik ediyorum. AİHM bu çabalarınızı tescil etti. Biz HDP’liydik. Partinin Eş Genel Başkanlarıydık. Açık siyasi kimlikle siyaset yürüttük. Kendimizi gizlemedik. Siz de siyasi faaliyet yürüttünüz. Ama gizleme gereği duydunuz. Bu bir yıldır duruşmaya çıkamadım. Bu bir yıllık süre zarfında Anayasa Mahkemesi Haziran 2020’de sizin hakkınızda ‘hak ihlali’ kararı verdi. AİHM en ağır hak ihlali kararı verdi. Avukatım da buna dikkat çekmek istedi. Ancak bu süre zarfında sanki hiçbir şey olmamış gibi bugüne kadar yürüttüğümüz faaliyet neyse onu yapalım diyorsunuz. Ama bu bizim açımızdan geçerli değil. Ulusal ve uluslararası mahkemenin verdiği ağır kararlar var. Bu nedenle o kararın zapta geçmesini beklemek bizim hakkımızdır.

Sarayda başdanışman olan Mehmet Uçum size talimat verdi. En geç üyeniz bile Mehmet Uçum’un hukuk bilgisini cebinden çıkarır. Adam Saraydan size talimat veriyor, siz de uyguluyorsunuz. ‘Sen kimsin Mehmet Uçum, sadece bir danışmansın ve bize talimat yağdırıyorsun’ diyemediniz. Neden? Mehmet şu anda sarayda olduğu için. Mehmet’i tanırım hukuk bilgisi berbattır. AİHM kararını dosyaya almadınız bile. İstanbul’daki, Mersin’deki mahkemeler bu kararı istedi, incelemeye alıyor. Kiminde biz talep ettik, kiminde biz talep etmeden istediler. Ankara’daki bizatihi ihlalin muhatabı olan mahkemeler olan siz bu kararı henüz istemediniz. Mehmet Uçum’un hukuk bilgisiyle hareket ediyorsunuz. Ama siz onun talimatlarını elinizin tersiyle itmeliydiniz.

AİHM kararını duruşmada açıklayarak, izah ederek ve bunları giderme konusunda mahkemenizin ne tür tedbirler alacağını madde madde saymasını beklerdik. İhlalle karşılanmışsa mahkemenin bu ihlalleri gidermesi beklenir. Ama yapamazsınız. Çünkü genel başkanınız Erdoğan, ‘Yargının işine müdahale etmek benim haddime değil ama Selahattin Demirtaş gibi teröristin, varsa, sözde hakkını koruyacak değiliz’ dedi. Erdoğan, hakkımın korunmayacağını ilan etti. Siz de bunu ilan ederek başladınız. Dolayısıyla sizi tebrik ediyorum. Bu açık aleni ihlal tavrınızdan dolayı sizi kutluyorum. Türkiye’ye son derece ağır bir hak ihlali kararı da kazandırdığınız için bu başarınızı kutlamak gerekir.

Peki hakkımızı koruyacak olan sizsiniz. Şu an bağımsız bir tarafınızın olup olmadığı tartışma haline geldi. Ankara’da olduğumuz için Atakule’yi örnek vereyim. Atakule’nin altında oturmuş tartışıyoruz. Biz Atakule var diyoruz, siz yok diyorsunuz ve bu tartışmayı Atakule’nin altında yapıyoruz. Siz siyasi bir faaliyet yürüttünüz. İki yıl önce AİHM’in bir kararı daha vardı. Bu karar kesinleşmemiş dediniz, bizi bağlamaz dediniz, uygulamadınız. Peki dedik. Öyleyse size bağlayıcı kesinleşmiş hukuk kararı getireceğiz dedik ve kararınıza itiraz ettik. Avukatlarımız AİHM Büyük Dairesi’nde savunma yaptı. 17 üye hakimin huzurunda yapılan duruşmada sizin yargısal faaliyetleriniz tek tek masaya yatırıldı.

Haksız olduğunuza karar verildi. 5 ayrı madde de ihlale yol açtığınıza karar verildi. Siyasi saiklerle hareket ettiğinize karar verildi. AYM de bu AİHM kararından birkaç ay önce ‘uzun tutukluluğa yol açarak, milletvekilliği konumumu gözetmeden her seferinde tutuklama devam kararları verdiğinizi’ söyledi. Bu iki mahkeme kararı yokmuş gibi, ne tür ihlallere yol açtık, yargılamanız denetlemeye tabi tutuldu. ‘Ne demişler, bunları nasıl gidereceğiz’ demiyorsunuz. Sanki AİHM; Bahçeli, Soylu ve Erdoğan’ı bağlayan bir karar verdi. Böyle bir karar yokmuş gibi davranıyorsunuz.

Bu yargılamada Anayasa’yı, CMK’yı değil; Seçim Kanunu’nu uygulayalım. Siz desteklediğiniz partilerin iktidara gelmesi için aleni siyasi faaliyet yürütüyorsunuz. Sistemin değişmesine yardımcı oldunuz. Tek adam diktatörlüğünün kurulmasına yardımcı oldunuz. Gelin Seçim Kanunu’nu uygulayalım ki beni tutuklayarak AKP ve Erdoğan’a verdiğiniz seçim kazanımını Türkiye’ye anlatın. Türkiye iradesine müdahale ettiniz. Siyasi sözcüleriniz Erdoğan, Bahçeli ve Soylu söylüyor, siz de bunun gereğini yapıyorsunuz.

Desteklediğiniz sistemin sonucu bu. Siz bu suça ortak oldunuz. Tam 4 yıldır yaptığınız siyasi faaliyet nedeniyle. Bari AİHM’in verdiği bu kararlar doğrultusunda hareket etmenizi beklerdik. Doğrudan ek iddianameleri okudunuz. Oysa AİHM, ‘Hayretle karşılıyorum ki başvurucu ve avukatları yargılamanın bütün aşamalarında Anayasa’nın sorumsuzluk maddesini hatırlatmışlar ama hiçbir mahkeme üyesi bunu dikkate almamış’ diyor. 17 üye size hayretle karşılamışlar.

Anayasa kararlarını takmıyorsunuz. Ama sizin adınıza Bahçeli, Erdoğan, Soylu söylüyor bunları siz de bunun gereğini yapıyorsunuz. Tek bir kararınızda ‘Anayasa ve AİHM kararları bağlayıcıdır, incelemeye alınmıştır, hak ihlalleri giderilecektir’ demediniz. 4 yıl oldu Türkiye nereden nereye geldi. Bu şekilde ülkenin batışına yardımcı olacaksınız. Lütfen hukuku uygulayın, adil davranın. Mevzu ben değilim. Sizin aldığınız her karar Türkiye’de yargı siyaset ilişkisini derinleştirecek. Devlet içindeki çeteleşmeyi artıracak. Yürütmenin ve hükümet adına hareket eden kurumların yargıya hesap vermesi imkansız hale gelecek. Ben tüm kimliklerimle barışığım, Kürt’üm ama milliyetçi değilim. Ama eminim siz milliyetçisiniz. Peki milletini sevmek bu mudur? Siz yargısal faaliyetlerinizle buna katkı sundunuz. Siz tarafsız kalmazsanız arkanızda yazılan mülk yıkılır. Şu anda devlet yok, kurumlar işlemiyor. Kaymakam tek başına karar alamaz hale geldi. Yargıtay, AYM karar alamıyor. Çünkü yürütme her şeye el koydu. Siz adaletli olun bari.

İktidar uğruna kendinizi feda etmeyin. İktidar bu seçimde yüzde 99 değişecek. Mecliste yargı komisyonuna çağrılacaksınız. Hakkınızdaki dosyalarımızı sonraki parlamento size soracak. Ant olsun, hukuk önünde bana yaptığınız her şeyin hesabını soracağım.

Duruşmanın seçimden sonra Temmuz 2023’e ertelenmesini istiyorum. Dosyayı erteleyip Bahçeli’ye de selam çakın bakalım, o sizin selamınızı alacak mı? Dokunulmazlıkların kaldırılması Anayasa’ya aykırı olduğu için AİHM kararında da bu durum tespit edildiğinden bu maddenin iptali için AYM’ye başvurmanızı istiyorum. Eğer umursamıyor ve seçime kitlenmiş durumdaysanız size fırsat vereyim. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosyamı da bu davayla birleştirin. Burada daha iyi bir seçim kanunu uygularsınız. Bunları da yapmazsanız ‘reddi hakim’ talebinde bulunuyorum.

Mahkemeye heyeti, Demirtaş’ın taleplerinin alınmasının ardından duruşmaya ara verdi.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 9752 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:04:33:43
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x