Her iki baronun avukatlarından oluşan heyetin hazırladığı raporda, 4 Eylül'de Kocaali ilçesine bağlı Ortaköy Mahallesi’nde saldırıya uğrayan Demir ailesinin ifadeleri yer aldı. Heyet, tespit ve değerlendirmenin sonucunda bir dizi öneride bulunarak, "ülkede yaşanan gelir adaletsizliği", "kötü çalışma koşulları" ve "çocuk işçi çalıştırılması" gibi sorunların iyileştirilmesinin altını çizdi.
Raporda, "mağdurların çalışmaya başladıkları ilk günden itibaren kendilerine karşı aşağılayıcı ve sözlü tacizde bulunulduğunu ve aralarında Kürtçe konuşmalarının sorun haline getirildiğini ifade ettiği" yazıldı.
"Bu saldırıların temel sebeplerinden birinin Türk Ceza Kanunu’nda nefret suçunun ve ırkçı saiklerle yapılan saldırılarının suç olarak düzenlenmemiş olması faillerin rahat hareket etmesine yol açmaktadır." ifadesini kullanan heyet, "İdari makamların olayın üstünü örtme ve gerçeği çarpıtma yönündeki yaklaşımları ile yargı makamlarının cezasızlık politikasındaki ısrarları bu ve benzeri saldırıları körüklemekte, hatta teşvik etmektedir." dedi.
Raporda, "Faillerin; “devlet biziz, jandarma da bizden yana” gibi söylemleri ceza almayacağını bilme pervasızlığı ve cezasızlık politikaların çok net bir sonucudur." tespitinde bulunuldu.
"Çocukların çalıştırılması çocuk hakkı ihlali"
Avukatlar saldırıya ilişkin raporda ayrıca çocukların çalıştırılmasına da değinerek, "Mağdur çocuklarının tamamının okul çağında olduğu halde mevsimlik işçi olarak evlerinden uzak şehirlerde eğitim hayatlarından tamamen koparılarak çalıştırılması çocuk hakkı ihlali niteliğindedir. Çocukların işçi olarak çalıştırmanın, çocukluluklarını yaşamaktan alıkoyan potansiyellerini ve saygınlıklarını fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar verici nitelikte olmasının önüne geçilmesi için gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir." diye yazdı.
"Heyetin çalışmaları engellendi"
Barolardan rapora ilişkin yapılan basın açıklamasında da "Mevsimlik tarım işçilerine yapılan saldırıya ait görüntülerin çeşitli medya organlarında ve sosyal medyada paylaşılması üzerine ilk andan itibaren Baromuz, Mardin Barosuyla birlikte olayı aydınlığa kavuşturmak, mağdurlara hukuki destek sunmak ve adli mercilere gerekli ihbarları yapmak için harekete geçmiştir. Irkçı saldırıya uğrayan aile ile irtibata geçilmiştir" denildi.
Barolar, raporu hazırlayan heyetin güvenlik güçlerinin engellemelerine, hakaret ve tacizlerine maruz kalıp, görevlerini yapmalarının engellenmeye çalışıldığını kaydetti.