PKK, 12 Mayıs'ta yaptığı açıklama ile silahlı mücadeleyi bıraktığını duyurdu.
Böylece MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekim 2024'te yaptığı çağrıyla başlayan süreçte yeni bir aşamaya gelindi. İktidar partisi AK Parti ve MHP'den gelen ilk tepkiler olumlu oldu. Ana muhalefetteki CHP silahların susmasından memnun olacağını söyledi ancak yasal süreçle ilgili temkinli bir yaklaşım sergiledi.
Peki milliyetçi tabana seslenen, bazıları MHP'den kopmuş siyasi partiler gelişmelere nasıl yaklaşıyor?
İYİ Parti, Zafer Partisi ve Büyük Birlik Partisi'nden (BBP) gelen açıklamalarda PKK ile yürütülen görüşmelere yönelik sert ifadeler yer aldı. Partiler, PKK açıklamasının samimiyetini sorgularken duyuruda Lozan Anlaşması'na referans verilmesini de eleştirdi.
Dervişoğlu: 'Lozan, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedidir'
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve büyük Türk milleti bu ihanet açıklamasını kabul etmez edemez" dedi.
Dervişoğlu aksi bir durumun Türkiye'nin PKK ile mütekabil hale getirilmesi anlamına geleceğini savundu.
Dervişoğlu, PKK'nin fesih açıklamasındaki "Partimiz PKK; kaynağını Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasasından alan Kürt inkâr ve imha siyasetine karşı, halkımızın özgürlük hareketi olarak tarih sahnesine çıktı" ifadelerini de eleştirdi.
Dervişoğlu "Lozan, Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedidir" dedi ve şöyle devam etti:
"Bir terör örgütü, Lozan'a karşı zafer ilan ediyorsa, Türk devletini ve bu süreci yönetenler, kalkışmanın failleri olmaktan kaçamazlar. Okuduğunuzu anlamıyor musunuz? Kazanan PKK'ysa, kaybeden Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir."
Zafer Partisi: 'Yeni bir bölücülük süreci'
Zafer Partisi yönetimi, PKK'nin son açıklamasını "yeni bir bölücülük süreci" olarak değerlendirdi. Parti açıklamada silahların nerede ve nasıl teslim edileceği ile ilgili muğlak ifadeler olduğunu vurguladı:
"PKK daha önce de kendisini feshetmiş, KADEK veya KONGRA-GEL adıyla yeniden yapılanıp faaliyete devam etmiştir. Bu bakımdan fesih ve silah bırakma hususu tamamen şüpheli ve karanlıktır."
Açıklamada ayrıca "Bu bildiri, Lozan Antlaşması'na ve 1924 Anayasası'na açık bir meydan okumadır. Ulus-devlet yapımıza yönelik açık bir tehdit içermektedir" eleştirileri yer aldı.
Zafer Partisi, partinin genel başkanı Ümit Özdağ'ın açılım sürecine karşı çıktığı için tutuklandığı savundu. Özdağ da sosyal medya hesaplarında "1989'dan bu yana mücadele ettiğim terörist örgüt ve onun siyasi kadroları şimdi alkışlanırken, ben Silivri cezaevinde, Öcalan'dan çok daha ağır şartlarda, suçsuz şekilde rehin tutuluyorum. Tarih bunu yazacak" dedi.
BBP: 'Büyük bir iftira'
Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) başkanlık divanı, PKK'nin silah bırakmasını örgütün yenilgisi olarak değerlendirdi:
"Örgüt, silahlı mücadelenin geldiği çıkmazı görerek devletimiz karşısında diz çökmüş, siyasal alanda pozisyon almaya çalışmaktadır."
BBP, PKK'nin açıklamasında, Lozan Anlaşması ve 1924 Anayasası ile birlikte "inkar", "imha", "soykırım" ve "asimilasyon" ifadelerine yer vermesini "sadece ideolojik değil, büyük bir iftira ve hukuki bir terör saldırısı" olarak nitelendirdi.
"PKK kendini fesih mi etti, yoksa ismini ve yöntemini değiştirerek mücadeleyi başka bir evreye mi taşıdı?" diye soran parti, açıklamanın KCK, PYD ve YPG gibi unsurları kapsamadığını savundu.
