Rûdaw'a bağlanarak soruları yanıtlayan Doğu Perinçek, görüşmeye ilişkin açıklamalarda bulundu.
“Eylül ayında Şam’a gideceğiz”
Önümüzdeki ay Suriye'ye gideceklerini belirten Perinçek şunları ifade etti:
“Önümüzdeki Eylül ayında bir heyet halinde Şam’a gidiyoruz.
Şam’a bizi davet eden sayın Cumhurbaşkanı Beşar Esad’dır. Onun da önümüzdeki zaman diliminde birtakım gezi ve görüşmeleri var. O yüzden bizim takvimimizle onun takvimini onunla uydurmaya çalışıyoruz.
Beşar Esad’la görüşeceğiz. Karşılıklı görüş alışverişi yapacağız. Suriye’nin kuzeyinde hem PKK, YPG var hem de birtakım İslam adı altında sahte İslamcı terör örgütleri var. Bu terör örgütlerinin temizlenmesi sayesinde misafirimiz olan Suriyeli vatandaşların tekrar dönmelerini konuşacağız."
"Bunlar Suriye’nin toprak bütünlüğüne karşı olan örgütler"
"Kürtler, YPG'yi terör örgütü olarak görmüyor. Üstelik Türkiye'ye yönelik herhangi bir saldırıları da yok. Türkiye ile iyi komşuluk ilişkisi içinde olmak istiyorlar. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz" yönündeki yorum ve soruya yönelik ise Perinçek şunları aktardı:
"Bölücü örgütlere karşıyız. YPG, PYD, PKK; bunlar aynı örgüt. PKK Birleşmiş Milletler ve dünya tarafından ve en önemlisi Türkiye ve Kürt halkı tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir. PYD ve YPG de tamamen PKK’nin kontrolünde olan örgütlerdir.
Bunlar Suriye’nin toprak bütünlüğüne karşı olan ve Suriye’yi bölen örgütler. En önemlisi de bunlar ABD emperyalizmi ve İsrail ile ilişkileri olan örgütlerdir. Dolayısıyla bölge halklarına ve bölge devletlerine karşılar. Bu örgütler Kürt halkına ve geleceğine de çok büyük zarar veriyor. ABD’nin bölgedeki çıkarlarına hizmet eden örgütler ve ABD bunlardan benim kara kuvvetim diye bahsediyor.
ABD subayları bunları eğitiyorlar. Kürt halkı da dahil tüm halklar bunlardan zarar görüyor.”
“Hükümetten izin almadık”
Hükümetin Vatan Partisi’nin ziyaretinden haberdar olup olmadığına ilişkin soruyu Perinçek şöyle yanıtladı:
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin de bilgisi var ama biz hükümetin yönettiği bir parti değiliz. Biz bağımsız, hükümetten emir almayan Vatan Partisi’yiz.
Kararlarımızı kendimiz veririz. 2 kez Suriye’yi ziyaret ettim. Ziyaretlerimde de hükümetten izin almış değilim. Bu sefer de hükümetten izin almadık.
“Suriye’ye giderken hükümetin fikirlerini alacağız”
Kendimiz hükümet olacağız, Türkiye’yi yöneteceğiz.
Suriye’ye kendi kararlarımızla gidiyoruz. Türkiye hükümeti de bilgi sahibidir. Giderken hükümet yetkilileri ile de görüşüp onların da fikirlerini alacağız.”
Perinçek şöyle devam etti:
“Suriye Kürtleri, Irak Kürtleri, Türkiye Kürtleri bizim halkımız. Kendi halkımızı düşman görmüyoruz. Bizim programımızda şöyle diyor:
Türk de biziz, Kürt de biziz. Hepimiz Türk milletiyiz. Biz Kürt’ü kendimizden farklı görmüyoruz.
Suriye Kürtleri konusu Suriye’nin kendi anayasasıyla kendi hukukuyla belirlenecek hususlar. Suriye’ye herhangi bir şey dayatamayız.
“Öcalan da bunu böyle kabul ediyordu”
Türkiye’de çok insanımızın anası Kürt, babası Türk. Babası Kürt anası Kürt. Türkiye’de bir olmuşuz, bizi bölmenin bir manası yok.
Türk kavramı farklı bir kavramdır. Irk değil, siyasi bir kavramdır. Bir devlet içinde toplanan insanların hepsinin birlikteki adıdır Türk. Hatta bizim görüşmelerimiz sırasında Öcalan da bunu böyle kabul ediyordu.
Bizim Vatan Partisi’nde de Kürtlerin oranı yarıya yakındır. Güneydoğu kentlerinde de Kürt vatandaşlarımız Vatan Partisi’ne katılıyorlar. Dolayısıyla Vatan Partisi Kürtlerin, Türklerin partisidir. Biz Kürt’ten bahsederken farklı bir kavimden değil, kendimizden bahsetmiş oluyoruz.”
“Suriye’nin kendisi Kürtlerin geleceği ile ilgili düzenlemeleri kendisi yapar”
“Suriye’de Kürtler için nasıl biz çözüm istiyorsunuz” sorusunu Perinçek şöyle yanıtladı:
“Biz Suriye’nin sorunlarına karışamayız. Suriye’deki Kürtlerle ilgili çözüm Suriye’nin karar vereceği bir konudur. Biz onların kararına saygı duyarız. Suriye’ye iki kez gittim. Uzun incelemelerde bulundum. Suriye’de devletin hoşgörüsü örnek alınacak bir düzeyde.
Suriye’de insanlar huzur içinde barış içinde yaşıyorlar. Hristiyanlar, Aleviler, Sünniler, hepsine karşı bir saygı var.
Suriye’nin bizim yardımımıza ihtiyacı yok. Suriye’nin kendisi, Kürtlerin geleceği ile ilgili düzenlemeleri kendisi yapar.”
Sayın Cumhurbaşkanı Esad ile görüşmemizde Suriye anayasasının yine Suriye devleti ve halkı tarafından yapılması gerektiğini söyleyeceğiz. Onun için Suriye’nin dışında Cenevre’de şurada burada Suriye için anayasa yapma girişimlerine kesinlikle karşıyız.
“Türkiye’nin Suriye’nin iç işlerine karışmasına karşıyız”
Türkiye’nin de Suriye’nin iç işlerine karışmasına karşıyız. Türkiye hükümetinin de Suriye ile ilgili anayasal çözümlere müdahale etmesini kesinlikle doğru bulmuyoruz. Bırakalım Suriye kendi anayasasını kendi yapsın. İçindeki milliyetler sorununu kendisi karara bağlasın.”
“Suriye’de Kürtlerin statü kazanmasına niye karşı çıkalım”
Suriye’de Kürtlerin statü elde etmesine ilişkin soruyu cevaplayan Perinçek, şunları ifade etti:
“Niye karşı çıkalım? Eğer Suriye devleti ve milleti bu yönde bir karar verirse biz niye karşı çıkalım? Suriye devleti ve milletinin kararına saygı gösterilir.
Ama biz bölgemizde bölünmeler istemiyoruz. Özerklikler, federasyonlar değil devletlerin birlik halinde hem millet olarak hem devlet olarak birlik olarak çözümlerinin önemli olduğu kanısındayız.
“Suriye’nin kuzeyinde niçin ABD üsleri var”
Bölgemizde gelin hep beraber ABD ve İsrail müdahalesine karşı çıkalım. Burada şunu konuşmalıyız:
Suriye’nin kuzeyinde niçin ABD üsleri var. Bu Amerikan üslerinin hepsi temizlenmeli. Niçin İsrail Suriye’yi bombardıman ediyor?
Biz Vatan Partisi olarak Türkiye’nin NATO’dan ayrılmasını savunuyoruz. Türkiye’nin NATO’dan çıkmasını savunan tek partiyiz. Amerika’yı müttefik olarak görmüyoruz. Amerika’yı Fars, Kürt, Türk, Arap halkının düşmanı olarak görüyoruz.
ABD’nin Türkiye’deki üslerinin de TSK’nin kontrolüne geçmesini savunuyoruz. Yani yalnızca Suriye’nin kuzeyindeki ABD üslerine karşı değiliz. Biz İncirlik gibi, Kürecik gibi tüm Amerikan üslerinin de tasfiye edilmesini ve TSK’nin kontrolüne geçmesini savunuyoruz.”
“Epey Kürtçem var. Kürtçe öğreniyorum”
Bültenin sonunda ise Perinçek, Diyarbakır Cezaevi’nde kaldığı zaman Kürtçe öğrendiğini belirterek Kürtçe olarak “Tüm Irak Kürdistan halkına selamlarımı gönderiyorum” dedi.
Perinçek devamında, “Diyarbakır Cezaevi’nde kaldığımda epeyi Kürtçe öğrendim. Bayağı biliyorum. Cezaevinden çıkarken veda konuşmalarımı hep Kürtçe yaptım. Epey Kürtçem var. Kürtçe öğreniyorum” şeklinde konuştu.