Amerika'nın Sesi'ne konuşan Amerikan Alman Marshall Fonu (GMF) Ankara Ofisi Direktörü Özgür Ünlühisarcıklı, pek çok gerilimli konuda Biden'ın Türkiye'ye NATO müttefiki gibi davranacağını belirtti.
“Biden'ın aslında dış politikadaki belki de baskın olarak şu anda öne çıkan tek politik yaklaşımı Avrupa ile ilişkileri yeniden yakınlaştırmak. Yani Transatlantik işbirliğini yeniden güçlendirmek. Dolayısıyla ABD olarak bu yönde çalışırken diğer müttefiklerden de yani Türkiye dahil Avrupalı müttefiklerden de benzer bir yaklaşım sergilemelerini bekleyecek. Bu çerçevede tabi Türkiye'den Transatlantik uyum ve güvene zarar verdiğini düşündüğü politikalarını değiştirmesini isteyecek. Bunların arasında savunma sanayinin, Rusya'yla yakınlaşmasından Doğu Akdeniz'de NATO üyeleriyle Türkiye'nin yaşadığı gerilime kadar Türkiye'den talepleri olacaktır. Bunun yanı sıra tabii Kıbrıs bir NATO ülkesi olmasa da yine bu konuda da Biden'ın Trump'tan daha aktif olması ve Kıbrıs'ta gerilimi düşürmek üzere tarafları yeni bir sürece teşvik etmesi de beklenebilir. Hatta belki de göreve gelmesinin ilk birkaç ayı içinde bir Kıbrıs özel temsilcisi bile atayabilir, Biden.”
Biden'ın Demokrat Parti geleneğini sürdüreceğini belirten Ünlühisarcıklı, ABD'nin Türkiye'den öncelikle Rusya ekseninden uzaklaşmasını isteyeceğini söyledi.
CAATSA kararlarının Donald Trump hükümet zamanında alınmış olmasının ve yaptırımların bu dönemde yürürlüğe girmesinin Biden için artı olduğunu aktaran Ünlühisarcıklı, "Her yeni başkan müttefik kaybetmek değil, kazanmak ister. Bu sayede Türkiye ile beyaz bir sayfa açılması ihtimali yüksek" yorumu yaptı. Ünlühisarcıklı Türkiye'nin de yaptırım kararlarına karşın ilişkileri iyileştirmek için mesajlar verdiğine değindi.
Halkbank konusunun bu dönemde de önemli olacağını belirten Amerikan Alman Marshall Fonu (GMF) Ankara Ofisi Direktörü, davanın jüri seçimleri sonrası Mart ayında başlamasının planlandığını aktardı.
Ayrıca Türkiye'nin YPG ve Fethullah Gülen'in iadesi dosyalarını da masaya koymaya devam edeceği kaydedildi.