İngiltere: İran, El Kaide liderlerini barındırıyor

İngiltere Parlamentosu Güvenlik ve İstihbarat Komitesi, İran’ın El Kaide’nin üst düzey kadrosuna ev sahipliği yaptığını ve bu düzenlemenin İngiltere’deki hayatlar için artan bir tehdit unsuru oluşturduğunu açıkladı.

Komitenin raporuna göre, İran ve El Kaide arasında uzun süredir devam eden “işbirliği” örgütün uluslararası ağını sürdürmesine olanak sağladı. İran’da bulunmanın, El Kaide’nin farklı coğrafyalardaki kolları üzerinde denetimini korumasına yardımcı olduğu, İran’ın Batı için daha az erişilebilir bir ortam olması nedeniyle bu durumun tehdidi artırdığı belirtildi.

Raporda, 2022’de İran’da konuşlanmış olan “Hattin Komitesi” adlı El Kaide lider kadrosunun Batı’nın terörle mücadele çabalarından korunduğu ifade edildi. MI6 Başkanı Richard Moore’un komiteye verdiği bilgiye göre, “İran rejimi, ABD, Batı ve özellikle İsrail gibi ortak düşmanlara karşı çalışmaya hazır olan taraflarla işbirliği yapma konusunda yıllardır son derece pragmatik.”

El Kaide liderliği, Usame bin Ladin’in 2011’de öldürülmesinin ardından ciddi darbeler almış, ancak 2022’de Ayman el Zevahiri’nin ölümüyle yerine geçen ve İran’da bulunduğu bildirilen Seyf el Adl ile örgüt yeniden bir odak noktası kazanmıştı.

Komite, İngiliz hükümetine İran üzerindeki baskıyı artırma ve İran’ın El Kaide ve Hizbullah’a desteğini sonlandırmaya zorlama çağrısı yaptı. Raporda şu ifadeye yer verildi: “Hükümet, İran’ın El Kaide ve Lübnan Hizbullah’ı gibi terör örgütlerini koruma çabalarını açıkça ifşa etmeyi de içerecek şekilde, elindeki tüm araçları kullanarak bu ilişkiyi zayıflatmalıdır.”

Komite Başkanı Lord Beamish, İran’ın İngiltere’deki faaliyetlerinin sızma, casusluk, siber saldırılar ve doğrudan insan hayatını tehdit etmeye kadar uzandığını belirtti: “İran, Birleşik Krallık, vatandaşlarımız ve çıkarlarımız için geniş kapsamlı, sürekli ve öngörülemez bir tehdit oluşturuyor.”

241 sayfalık raporda ayrıca, İngiliz hükümetinin İran Devrim Muhafızları’nı terör örgütü olarak ilan etmesinin yasal olarak mümkün ve uygulanabilir olup olmadığını değerlendirmesi ve parlamentoya bu konuda açıklama yapması önerildi.

Rapor, İran’dan kaynaklanan fiziksel tehdidin son 12–18 ayda “önemli ölçüde arttığını”, bunun özellikle rejim karşıtı muhaliflere, Yahudi ve İsrail hedeflerine yöneldiğini ve “Rusya’nın yarattığı tehdit ile karşılaştırılabilir” hale geldiğini ortaya koydu.

2022 başından itibaren en az 15 cinayet ya da kaçırma girişimi yaşandığını belirten komite, İngiliz hükümetinin Tahran’a bu tür eylemlerin “Birleşik Krallık’a yönelik bir saldırı” olarak kabul edileceğini ve buna uygun yanıt verileceğini net şekilde bildirmesi gerektiğini vurguladı.

Öte yandan, İran’ın Londra Büyükelçiliği iddiaları reddederek yaptığı açıklamada, “İran’ın İngiltere topraklarında veya İngiliz çıkarlarına karşı şiddet, casusluk ya da siber saldırı faaliyetlerinde bulunduğu yönündeki iddialar tamamen asılsız ve tehlikelidir. Bu tür suçlamalar gereksiz gerilimleri körüklemekte ve diplomatik teamülleri zedelemektedir” dedi.