Londra’da yayınlanan Al Arab Gazetesi’nin iddiasına göre Türkiye’deki gelişmeleri yakından takip eden uzmanlar Erdoğan’ın komutanlara güvenmediği gibi yıllarca Kürtlerle savaşmasına rağmen ordunun tecrübesi ile ilgili şüpheleri de bulunduğunu belirtiyor.
Erdoğan Çarşamba günü yaptığı açıklamada “Askerlerimize en küçük bir zarar gelmesi durumunda havadan ve karadan her yerden vuracağız. Şubat ayı sonuna kadar rejimi Soçi Muhtırası sınırları dışına yani gözlem noktalarımızın dışına çıkarmakta kararlıyız” demişti.
Ancak Erdoğan’ın bu tehditlerine rağmen Esad güçleri iki kez Türk askerlerini hedef alarak 14 asker ve sivili öldürürken, Erdoğan’ın tehditlerini yerine getirememesi dikkat çekti.
Ancak Al Arab gazetesine göre gözlemciler Erdoğan’ın Türk ordusunun Rusya ve Esad güçleri ile savaşa girebilecek kapasitede olmadığını düşündüğünü, 15 Temmuz 2016’daki darbeden sonra komutanların çoğunu tutuklatması, görevden alması ve küçük düşürmesinden dolayı mevcut komutanların sadakat ve bağlılıklarına güvenmediğini de belirtiyor.
Habere göre uzmanlar yeni komutanların atanmasında saha tecrübesi ve savaş kabiliyetinden çok iktidar partisinin memnuniyeti ve şahsi ilişkilerin ağırlık kazandığını, bundan dolayı da Ankara’nın ordudan çok muhalif grupları savaşmak için sahaya sürdüğünü öne sürüyor.
Ahval yazarlarından İlhan Tanır, Türkiye’nin 2016’daki sınır ötesi operasyonlarından itibaren büyük sayıda Suriyeli militanı hazırladığını, bunları son Libya operasyonlarında kullandığını, aynı taktiği ise bugün İdlib’de kullandığını, ancak bu kez takviye amacıyla zırhlı araç desteği verdiğini belirtiyor.
Erdoğan hükümetinin Suriyeli savaşçıların üzerine oynadığını ve onlara daha fazla güvendiğini belirten Tanır, bu şekilde Erdoğan’ın kendi siyasi kırılganlığını daha da artıracak asker ölümlerinin önüne geçmeye çalıştığını belirtiyor. Tanır’a göre Türk halkı Suriyeli savaşçıların ölümüne üzülmüyor.
Habere göre Erdoğan’ın, Rusya’dan taviz koparmak için İdlib’e gönderilen Türk ordusunun gösterdiği dayanıklılık ve istikrardan memnuniyet duyduğu ancak durumun kontrolden çıkması durumunda başvurmak istediği yöntem ise hava ve topçu saldırıları.
Türkiye’nin zayıflığının farkında olan Rusya ve Suriye’nin bundan dolayı hızla İdlib’i temizleme gündemini yürürlüğe koyduklarına dikkat çekilen haberde kontrol noktalarındaki askerlerin güvende olmadıklarına dair Erdoğan’a güçle mesajlar gönderdikleri de vurgulanıyor.
Rusya Çarşamba günü yaptığı açıklamada Türkiye’nin militanları etkisizleştirme sözünü tutmadığını belirtmişti. Erdoğan’a cevap veren Kremlin Sözcüsü Dimitriy Peskov, Suriye ve Rusya birliklerinin bölgede sürekli ateş altında kaldıklarını da ifade etti.
Moskova’nın Ankara ile yapılan anlaşmalara bağlılığını bildirdiğine de işaret eden Tanır, ancak İdlib’de devam eden saldırıların kabul edilemez olduğunu da vurguladığını aktarıyor.
Rusya Savunma Bakanlığı da Türk ordusunun İdlib’de bulunmasının, sınırdan mühimmat ve silah sevkiyatı yapılmasının durumu daha da kötüleştirdiğini açıklamıştı.
İki ülke 2018’de İdlib’in silahsızlandırılması için anlaşmalar yapmıştı, ancak bölgede tansiyonun yükselmesi ile bu anlaşmaların da risk altında kaldığı belirtiliyor.
Suriye Dışişleri Bakanlığı Çarşamba günkü açıklamasında Suriye hükümet güçlerini 'her yerde vurma’ uyarısında bulunan Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'gerçeklerden kopuk' olduğunu söyledi. Açıklamada Erdoğan'ın açıklamasının içi boş ve gerçeklikten kopuk bir açıklama olduğu da vurgulandı.
