Fransa Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian Pazar günü (dün) basına yaptığı açıklamada Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani’nin, Peşmerge güçlerinin, IŞİD’in fiili başkenti olarak kabul edilen Rakka’nın özgürleştirilmesine yönelik ABD destekli askeri operasyona katılma isteğini gündeme taşıdı.
Geçtiğimiz Cuma günü (20 Kasım 2015) Fransa’nın Toulon limanından demir alarak Doğu Akdeniz’e doğru hareket eden Fransa’nın uçak gemisi Charles de Gaulle’nin Pazartesi günü (bugün) terör örgütüne saldırıya ev sahipliği yapmak için hazır olacağını belirten Bakan Le Drian , Rakka ve Musul’da IŞİD pozisyonlarına yönelik saldırıların artacağını belirtti.
Olası Rakka operasyonu ile ilgili görüşlerini dile getiren Le Drian, “Kürtlerin ve Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) sahada IŞİD’e karşı zafer kazanabilmek için saldırıların vurucu gücünü oluşturabileceğini” vurgulayarak Peşmergenin karadaki askeri operasyonlarda olası bir rol üstlenebileceklerinin sinyallerini verdi.
Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani’nin sözlerine atıfta bulunarak “Rakka’ya gitmeye hazır olduklarını ve bir sonraki hedef olarak belirledikleri Rakka’yı almak için kendilerini hazırlamak zorunda olduklarını” söyleyen Le Drian, “IŞİD karşıtı savaşın uzun-soluklu bir savaş olduğuna” dikkat çekti ve ABD ve Rusya’nın her ikisine de IŞİD terör örgütünü mümkün olabilecek en kısa süre içinde yenilgiye uğratmak için hava saldırılarını yoğunlaştırma çağrısında bulundu.
Fransa, IŞİD karşıtı savaştaki tutumunu, IŞİD’in geçtiğimiz hafta Paris’i hedef alan ve çok sayıda sivilin katledildiği ölümcül saldırıların ardından sertleştirerek IŞİD’in Suriye’deki kalesi Rakka’ya yönelik çok sayıda hava saldırısı düzenlemişti.
Kürtler bu tarihi fırsatı kaçırmamalı
Kürtler ile her zaman olumlu ilişkiler geliştiren ve Kürt dostu olarak bilinen Fransa’nın Savunma Bakanı Le Drian’ın, Mesut Barzani’ye atfen dile getirdiği Rakka’nın özgürleştirilmesi operasyonuna Kürdistan Peşmergelerinin de dahil edilmesinde kastedilen Peşmerge gücünün uzun süredir Kürdistan Bölgesi’nde eğitim almış ve buradaki operasyonlara aktif olarak katılan donanımlı Rojava Peşmergeleri olduğu biliniyor.
Batı Kürdistan’da savaşı sürdüren YPG ile onun politik partisi PYD yönetimi, Suriye’de çok sayıda Arap ve muhalif örgütle ittifak içinde hareket ederken, Rojava Peşmergelerinin Batı Kürdistan’a geçmesine ısrarlı bir şekilde karşı duruyorlar.
Fransa Savunma Bakanı\'nın yaptığı açıklamaları Ara News\'e yorumlayan Kürt politikacı ve avukat Ferid Hisso, Kürtlerin önlerine çıkan bu tarihi fırsatı heba etmeyerek, yaşanan savaş ortamından elleri boş çıkmamaları için birleşmelerini ve IŞİD\'e karşı yürütülen savaşın,bir bütün olarak Kürt davasına hizmet edecek olumlu sonuçlara ulaşmasını umut ettiğini söylüyor.
Sahadaki savaşçılar arasında birlik sorun değil
Kürtlerin birleşmeleri uzak bir ihtimal değil. Bu birlik savaş cephesinde bir çok alanda fiili olarak gerçekleştirildi. IŞİD teröristlerinin Kobanê\'yi işgal ettiği ve YPG\'nin muazzam bir direniş sergilediği savaşta Ağır Silahlarla 150 kişilik Kürdistan Peşmergeleri YPG gerillaları ile omuz omuza IŞİD\'e karşı savaşarak Kobanê\'nin kurtuluşuna katkı sundular.
Halihazırda Kerkük cephesinde bir çok bölgede HPG gerillaları ile Peşmergeler birlikte IŞİD\'e karşı savaşta oldukça başarılı operasyonlar düzenliyorlar.
Mahmur\'da IŞİD\'in saldırılarının ilk gününden bu yana HPG gerillaları ile Peşmergeler arasında uyumlu bir işbirliği söz konusu.
Şengal\'in IŞİD\'in eline geçtiği 2014 yılı Ağustos ayından bu yana, arada sırada HPG gerillalarının Şengal\'in yönetimi konusundaki çatlak sesleri dışında buradaki askeri güçler arasında yine Ezidiler\'in savunulmasında işbirliği gerçekleşti. Şengal\'in Özgürleştirilmesi Operasyonu\'na gerillalar da aktif olarak katıldılar.
Sorun, sahada savaşan güçler arasında değil, savaşı yöneten politikacıların, bilhassa KCK yöneticilerinin ulusal kaygılarla değil, örgütsel kaygılarla hareket etmeleri ve kendilerini dayatmalarında yatıyor. Bu tarihi süreçte Kürt Birliği tarihte olmadığı kadar önem kazanıyor ve başta KCK olmak üzere Kürdistan davasının lokomotifi olan örgütler üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmek zorundalar. Aksi taktirde tarihe Kürt Birliği\'nin önünde engel olan örgütler olarak yazılacak ve bu utanç ile anılacaklardır.
