Avrupa Birliği’nin (AB) Irak Büyükelçisi Patrick Simonetta başkanlığındaki heyet, Kürdistan’daki temasları çerçevesinde Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani ile bir araya geldi.
AB ülkelerinin Erbil başkonsolosları ve Irak büyükelçilerinin yer aldığı heyetle gerçekleşen görüşmede bağımsızlık referandumu geniş olarak değerlendirildi.
“Tek taraflı kararlardan çekinilmeli”
Görüşmede ilk önce Büyükelçi Simonetta, 19 Haziran tarihinde Brüksel’de gerçekleşen AB Dışişleri Bakanları toplantısında değinerek, Avrupa Birliği’nin mesajını Başkan Barzani’ye iletti. Büyükelçi, AB’nin Erbil ile Bağdat arasındaki sorunların çözümünde her iki tarafı desteklediğini belirtti.
Kürdistan halkının terörle mücadeledeki rolüne de değinen konuk heyet, Permerge’nin kahramanlıklarını öven ifadelerde bulundu.
Erbil-Bağdat ilişkilerinin AB için çok önemli olduğunu da dile getiren Büyükelçi Patrick Simonetta, Irak halkının teröre karşı mücadelede ve barışın sağlanmasında birlik olması gerektiğini belirtti. “Tek taraflı kararlardan da çekinilmeli” diyen Büyükelçi, tartışmalı bölgeler sorununun barışçıl bir şekilde çözüme kavuşturulması gerektiğini kaydetti.
AB’nin diğer bir mesajını ileten Büyükelçi Simonetta, “AB’nin bir diğer mesajı, bölgedeki siyasi sorunların son bulması ve reform sürecinin başarıya ulaşması için çelişkilerinizi bir tarafa bırakın ve birlik olundur” ifadesinde bulundu.
Simonetta son olarak, ziyaret amaçlarının AB’nin mesajlarını birinci elden iletmek ve Kürdistan halkının taleplerini yerinde dinlemek olduğunu söyledi.
“Irak yönetimleri Kürtleri katlederken kimyasal silah bile kullandı”
Kürdistan Demokrat Partisi (PDK), Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK), Kürdistan İslam Birliği (YEKGIRTU) temsilcileri ile Kürdistan Demokrat Sosyalist Partisi (PSDK) Genel Sekreteri ve Komünist Partisi (PK), İslami Hareket, Kürdistan Emekçiler Partisi ve Türkmen ile Hıristiyan grupların temsilcilerinin katıldığı görüşmede Başkan Barzani, Kürdistan halkını bağımsızlık referandumuna iten nedenler hakkında konuk heyeti aydınlattı.
Başkan Barzani ilk önce Irak devletinin kuruluş yıllarına giderek, şunları söyledi:
“Irak devleti kuruluş aşamasındayken, Kürdistan halkı bu devletin sınırları içinde eşitçe ortak yaşamayı tercih etti. Fakat devletin kurulduğu 1921 yılından 2003 yılına kadar ne eşit haklar nede ortaklık ilkeleri uygulandı. Bu yetmezmiş gibi Kürdistan halkının vatandaşlık hakları bile elinden alındı. Bu süre içerisinde 4 Bin 500 köy yakıldı, 180 Bin Kürt insanı Enfal katliamı sırasında katledildi. 12 Bin Feyli Kürt genci ile 8 Bin Barzani alıkonuldu ve bir daha onlardan haber alınamadı. Halepçe ve daha birçok yerde kimyasal silahla Kürdistan halkı katledildi.”
Tüm insanlık dışı saldırılara ve katliamlara rağmen Kürdistan halkının 1991 yılındaki 1. körfez savaşı sonrası yeni bir sayfa açmak istediğini belirten Barzani, “Irak’ın toprak bütünlüğünü çerçevesinde, Kürdistan halkına soykırım uygulayan taraflarla oturmayı tercih ettik. Fakat ne yazık ki o çabalarda boşa çıktı. Çünkü Bağdat’ta yerleşen düşünce kültürü gerici ve Kürt karşıtıydı” dedi.
“Madem birlikte ortak yaşamayı beceremiyoruz, o zaman iki komşu ülke olalım”
“2003 yılında yeni Irak hükümeti kurulurken, bütün gücümüzde bu yeni demokratik, federal, anayasal ve ortak hükümeti destekledik. Fakat ne yazık ki yeni yönetim, anayasada dahil tüm prensipleri çiğnendi. Hatta Kürdistan halkını siyasi olarak cezalandırma yoluna bile gitti.”
Kürdistan halkının Irak devletiyle olan geçmişinin çok kötü anılarla dolu olduğunu söyleyen Barzani, Irak’ın toprak bütünlüğünün korunması için her türlü yolun denendiğini ancak hiçbirinde başarılı olunamadığını söyledi. Barzani, “Madem birlikte ortak yaşamayı beceremiyoruz, o zaman bir iç savaşın çıkmasını önlemek ve büyük sorunların önüne geçmek için iki ayrı komşu ülke olarak yan yana yaşayalım diyoruz” dedi.
“Hiçbir şekilde referandumdan geri adım atılmayacak”
Bağımsızlık referandumu için belirlenen 25 Eylül tarihi hakkında da çok net konuşan Başkan Barzani, AB heyetine hiçbir şekilde referandumdan geri adım atılmayacağını ve Kürdistan halkının belirlenen tarihte sandığa giderek geleceği hakkında karar vereceğini belirtti.
“Referandumdan çıkacak sonuca göre Bağdat’la diyaloğa geçeceğiz” diyen Barzani, diyalog yoluyla sorunların çözümüne çalışacaklarını kaydetti.
“Bağdat yönetimi ambargoyla Ezdi soykırımının önünü açtı”
IŞİD’e karşı yürütülen mücadele hakkında da konuşan Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani, Kürdistan halkının bu mücadelede çok büyük bedeller ödediğini belirtti.
Barzani, “Daha önce imzalanan anlaşmalara göre Peşmerge Kuvvetleri, ülke savunmasının bir parçasıdır. Fakat ne yazık ki bu anlaşmada uygulanmadı ve çiğnendi. Hatta Peşmerge’nin üzerine askeri ambargo bile uygulandı ve bu ambargo yüzünden Peşmerge, eline son teknolojik silahlar geçiren teröristler karşısında zayıf kaldı. Ezdilerin maruz kaldığı soykırımın en büyük nedeni bu askeri ambargoydu. ırak hükümeti hem ambargo uygulayarak Peşmergeyi silah gücü olarak zayıflattı, hem de Kürdistan ve ırak halkını teröristlerin saldırılarına karşı koruyamadı. Terörden kaçıp Kürdistan’a sığınanlara bile sahip çıkmadı” ifadelerinde bulundu.
Barzani, Musul operasyonu hakkında ise” Operasyonun her aşamasında Peşmerge, Irak ordusuna yardımcı olmuştur. Bununla birlikte terörle mücadelede Irak ordusuyla tam bir işbirliği içerisine girmiştir” dedi.
“AB’den Kürdistan halkının doğal ve yasal haklarına karşı çıkmamasını istiyoruz”
Başkan Barzani, Avrupa Birliği’nin (AB) Irak Büyükelçisi Patrick Simonetta başkanlığındaki heyeti kabulünde son olarak, AB ve uluslararası kamuoyuna seslenerek, Kürdistan halkı ile Irak arasındaki diyalogda yer almalarını istedi. Barzani, “AB’den Kürdistan halkının doğal ve yasal haklarına karşı çıkmamasını istiyoruz. Kürdistan halkı AB’den haklarını savunmasını beklemektedir” dedi.