Şaddadi’yi başarılı bir operasyonla Irak ve Şam İslam Devleti’nden (IŞİD) kurtaran güçlerin yüzde 60’ının Kürt ve yüzde 40’ının Arap olduğunu hatırlatan Mark Toner, bunun ABD Savunma Bakanlığı tarafından verilen eğitimin bir sonucu olduğunu, 200 Arap’tan oluşan bir birliğin eğitimini bitirerek savaşa aktif olarak katıldığını, 200 kişilik bir diğer birliğin ise eğitiminin devam ettiğini dile getirdi.
Özgürleştirilen bölgelerdeki toplumsal duyarlılığı göz önüne alarak, ihtiyaç duyulan güçlerin çeşitlendirilmesi gerektiğinin farkında olduklarını dile getiren Mark Toner, Kürtlerin de başta Rakka olmak üzere bazı bölgelerdeki politik bölünmeler nedeniyle Arapların ön planda olmaları gerektiğini kamuoyuna deklare ettiklerini belirtti.
Suriye’de Arapların nüfuzun çoğunluğunu oluşturduğu bölgeleri özgürleştiren güçlerin ağırlıklı olarak Araplardan oluştuğuna dikkat çeken Mark Toner, bu popülasyonların duyarlılığı noktasında oldukça hassas bir bakış açısına sahip olduklarını yineledi.
Sözcü, Suriye Demokratik Güçlerine (QSD) Amerika yapımı araçlar ve TOW füzeleri (Tüpten fırlatılan, optik olarak izlenilen, kablo güdümlü füze) tedarik ettikleri iddialarını dolaylı olarak yalanladığı konuşmasında şunları dile getirdi:
“Daha önce de söylediğimiz gibi, orada kurtarılmış bölgelerde, savaş alanında kullanılmış ekipmanlar olduğunu söyleyebiliriz. Bizim için bu ekipmanların nereden veya hangi kaynaklar aracılığıyla geldiğini söylemek imkânsız. Bu konuda bir netleşme söz konusu değil.”
Rakka Operasyonu’nu gözlemleyen kaynakların verdiği bilgilere göre, operasyona katılan güçlerin yarısı Kürtlerden, diğer yarısı da Arap savaşçılardan oluşmuş durumda.
ABD öncülüğündeki Koalisyon sözcüsü Albay Steve Warren 25 Mayıs 2016, Çarşamba günü yaptığı açıklamada 200 Arap savaşçıdan oluşan bir grubun ABD ordusu tarafından gelecek Rakka operasyonlar için eğitildiğini açıklamıştı.