ABD Başkanı Donald Trump’ın IŞİD ile mücadele özel temsilcisi Brett McGurk, 2018 yılında Suriye Demokratik Güçleri ile çalışmaya devam edeceklerini ancak onlara verdikleri askeri desteğin seviyesinde yeni düzenlemelere gidileceğini söyledi.
2017 yılındaki gelişmeleri değerlendirdiği basın toplantısında Brett McGurk, ülkesi ABD’nin SDG’ye giden silahlar konusunda her zaman Türkiye’ye karşı çok şeffaf olduğunu ve olmaya devam edeceğini belirtti.
SDG'ye gönderilen silahlar konusuna değinen McGurk; "Rakka çok kuvvetli bir şehir savaşı olacaktı bunun için Başkan kararı gerekti. Çünkü çok sınırlı da olsa bu silah için silah göndermemiz gerekecekti ki bu konuda NATO müttefikimiz Türkiye’ye karşı çok şeffaf olduk. Ama sonuçta Rakka’ya gidecektiysek bu kararın alınması gerekiyordu ve alındı. Bugün artık operasyonun ana aşaması tamamlandığı için gönderdiğimiz askeri desteğin seviyesinde düzenlemeler yapılacak" dedi.
Konuşmasının devamında SDG ile çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Brett McGurk, şunları belirtti;
Yerel güçlerle çalışmak için Suriye’de kalmayı sürdüreceğiz. Eğitmekte olduğumuz Rakka’nın iç güvenlik gücü Suriye Demokratik Güçleri ile çalışmaya devam etmemizi sağlayacak bir güç. Ancak yıllar geçtikçe kampanya başlarken verdiğimiz desteğin biçiminde yeni düzenlemeler olacaktır. Bu çok olağan bir durum. Zaten plan her zaman buydu. Bu önümüzdeki yıl da bir şekilde devam edecek.
Ancak Suriye’de kalmaya devam ettiğimiz sürece SDG ile çalışmayı sürdüreceğiz. Yerel halkın kendi yaşadıkları bölgelerde söz sahibi olmasını istiyoruz.
Suriye içinde küçük ceplerde IŞİD’le ciddi çatışmalar devam ediyor. Bu iş henüz bitmiş değil. 2017 yılında önemli başarı kaydetmiş olsak da bu konuda çalışan kimse şampanya patlatmaya başladığımızı söyleyemez. Hala çok yolumuz var. Suriye’de sahada muhtemelen hala aylar sürecek operasyonlar olacak. Sadece geçen hafta koalisyon 31 hava saldırısı düzenledi. Bu saldırılarda üst düzey IŞİD yöneticileri öldürüldü.
Suriye’deki aktörleri bir araya getireceği söylenen Soçi toplantısı için Ruslarla görüşüyoruz. Önce kasımda yapılacak dendi, sonra aralık dendi, şimdi ocak hatta şubat deniyor. Rusya bize Soçi’nin doğrudan Cenevre’ye katkı sağlayacak bir şey olacağını söylüyor. Eğer öyleyse nihayetinde Cenevre sürecine katkı sağlayabilir. Ancak biz şunu kesinlikle desteklemeyiz; Cenevre’ye paralel tamamen başka bir süreç. Bu tür bir sürecin meşruiyeti de olmaz. Siyasi uzlaşmanın yapılacağı yer Cenevre. Bu sadece ABD’nin politikası değil Rusların da Da Nang açıklamasıyla kabul ettiği bir şey. Dolayısıyla Soçi meselesinin nereye varacağını bekleyip görmek gerekecek.
İranlıların garantör olduğu her şeye gerçek bir şüpheyle baktığımızı da söylemek isterim. Astana sürecine katılmamamızın sebebi de bu tür bir inandırıcılık sorunu olmasıydı.